Dini yeniden ihyâ adına mücedditlik vazifesini bihakkın îfa eden Bediüzzaman Said Nursî’yi hâla tanımayanlara tanıtmak adına yapılan çalışmaların, gösterilen çaba ve gayretlerin yetersiz kaldığı gün geçtikçe daha çok fark ediliyor.
Bunu da; müslim olsun gayrimüslim olsun Bediüzzaman’ı tanıdıktan sonra hemen eserlerini temin edip dikkatle okuyup anlamaya çalışmaları esnasında kimilerinin, bu eserlere neden geç ulaştıklarına hayıflanmalarından ve o zatı önceden tanıyanlara serzenişte bulunmalarından anlıyoruz.
Bediüzzaman’ı çok öncesinden tanıyıp, eserlerinden bir ders usûlü çerçevesinde azamî istifade azmiyle gayret gösterenlere şöyle denildiğine çokça şahit olmuşuzdur:
-Siz bu eserleri kendiniz okuyup kendiniz anlamaya çalışırken, bizim gibi habersiz olanlara o eserleri ulaştırma noktasında yetersiz kaldığınızı şimdi anlamış bulunuyoruz.
İşte tanıtma ve muhtaçlara duyurma noktasında yapılan faaliyetlerden biri de, hiç şüphesiz Bediüzzaman ve talebeleri adına okutulan mevlîdler olduğunu ifade edebiliriz.
12 Mayıs 2024 Pazar günü Bursa Ulu Camii’nde tertiplenen Mevlid-i Şerif de bu kabilden bir mevlîd olarak mevlîdlerimiz silsilesindeki yerini aldı.
**
Kocatepe Ankara mevlidleri, her ne kadar göze batarak birilerinin ve bir yerlerin uykusunu kaçırtıp zaman zaman kesintiye uğratılsa da, birlik ve barış mesajlarıyla daima önemini muhafaza etmiştir.
Isparta mevlidlerini, Nurs mevlidlerini, Elazığ mevlidlerini ve buna mümasil diğer bazı mevlidleri de unutmamak lazım.
**
Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin 1960 yılında Urfa’da Ramazan-ı Şerif ayında vefat etmesinden sonra her yıl düzenlenen Şanlıurfa Bediüzzaman Mevlidlerinin daima Ramazan-ı Şerif ayına denk gelmesi, bu ulvî faaliyet silsilesine apayrı bir mübarekiyet katar.
Henüz ortaokulda iken İttihad Gazetesi’ni ve devamında Yeni Asya’yı takip ile aşina olduğumuz Nurlar ve nurlu simâlar ve mevlidler..
Henüz çiçeği burnunda gençler olarak; Üstad Hazretlerinin birinci dereceden hizmetkârlarını ve bir çok son şahitleri, Bekir Berkleri, Nazım Gökçekleri ve daha ismini sayamayacağımız nice nurlu simaları, mevlid vesilesiyle bir arada görmenin, onlarla müşerref olmanın ulvî hisleri hâla bütün tazeliğiyle ruhlarımızı mest etmektedir.
**
Üç gün sonra, yani 29 Haziran Cumartesi günü öğlen namazını müteakiben Van’da okutulacak mevlid-i şerif de bu kabilden icra edilecektir inşaallah.
Van’da ilk mevlid programı 1967’nin Ağustos ayında gerçekleşmiştir. Muzır maniler sebebiyle sıkıntılı ve maceralı geçen bu mevlid başlı başına bir kitaba ancak sığar. Nitekim o yıllarda Van’da hizmete amâde olan Rahmi Erdem, “Dâvam” adlı kitabında bu mevlid macerasına uzun uzun yer vermiştir.
Her neyse, 1980 ihtilali sonrası inkıtaa uğrayan Van Mevlidlerinin, 2008’den itibaren yeniden icrasına başlanmıştır.
Bu yılki mevlid için güzel Van’ımıza teşrif edenler, aynı zamanda Yeni Asya Nur hizmetlerine ait yepyeni bir külliyenin açılışına da katılmış olacaklardır.
Mevlidten bir gün önce akşam vaktinde külliyede organize edilecek olan panelde ise, değerli panelistlerimiz, Bediüzzaman’ın Van Hayatı hakkında önemli bilgiler vereceklerdir.
Emeği geçmiş ve geçecek olan herkesten Allah razı olsun.
Buluşmak dileğiyle.