İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde, Beyazıt Meydanı'nda düzenlenen etkinlikte sahne alan Sadri, ramazanın son günleri olduğunu vurgulayarak, "İnşallah ramazanın bereketi, sevinci, coşkusu, heyecanı ile rabbimiz, bayrama sağlıkla, sıhhatle, sevdiklerimizle kavuşmayı nasip eder inşallah. Mazlumların yüzünün güldüğü, zalimlerin ellerinin kuruduğu bir bayramı umarız hep birlikte paylaşırız" diye konuştu.

Sadri, aşkın, sevdanın çok güzel olduğunu dile getirerek, "Şiire belki de en çok yakışan terim, kavram, o. Aşkın binbir çeşidi var belki. Fakat hepsinin üstünde, zirvesinde şüphesiz ilahi aşk duruyor" ifadelerini kullandı.

Dünya edebiyatının en büyük şiir akımı, naatlardır

Bazı şiirlerde yer alan "peygamber aşkı"na da değinen Sadri, şöyle konuştu:

"Yüzyıllardır, Müslüman şairlerin yüreğini kasıp kavurmuş bir aşk. Peygamber aşkından, Efendimiz'e duyulan aşktan bahsediyorum. Özellikle edebiyatta, o aşk çok büyük bir şiir akımına dönüşmüş. Naat-ı şerifler yani hazreti peygamberi övme maksadıyla yazılmış şiirler. Biliyor musunuz, dünya edebiyatının en güçlü ve en büyük şiir akımı, hem sayısı hem de süresi itibariyle naatlardır. Asr-ı Saadet'ten bugüne dek, kesintisiz bir ırmak olarak, naat-ı şerifler akmaya devam ediyor. Müslüman şairler, dünyanın neredeyse bütün dillerinde naat-ı şerif örnekleri vermişler."

İbrahim Sadri, "Merhaba" şiiriyle başladığı dinletide, Nurullah Genç'in "Siyah Gözlerine Beni de Götür", Yunus Emre'nin "Gel Gör Beni Aşk Neyledi", Yaman Dede olarak bilinen Diyamandi'nin "Yandım" ve Abdurrahim Karakoç'un "Mihriban" isimli eserlerini de yorumladı.

Çok sayıda şiirin yanı sıra şiir kitapları ve şiir albümleri bulunan Sadri'ye konserde, Kubilay Doğan yönetimindeki dört kişilik orkesta eşlik etti.

Beyazıt Meydanı'ndaki faaliyetler, yarın akşam gerçekleştirilecek Kadir Gecesi etkinliği ile sona erecek. 

AA