Yüksek mimar ve şehir bilimci Ahmet Vefik Alp Kanal İstanbul projesinin çevre, tabiat, deprem, şehircilik, ekolojik açıdan hep sıkıntılar getireceğini belirterek, “Bu proje bir yapay afet” dedi.
İlk defa dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2011 yılında “Çılgın Proje” olarak duyurulan Kanal İstanbul Projesi’yle ilgili tartışmalar büyüyor. İstanbul’un Karadeniz kıyısıyla Marmara Denizi kıyısını birbirine bağlayarak Boğaz’a alternatif olarak gemilere geçiş yolu açmayı amaçlayan Kanal İstanbul projesiyle ilgili kamuoyu da ikiye bölünmüş durumda.
The Independent’in haberine göre Kanal İstanbul projesiyle ilgili yüksek mühendis, kent bilimci Prof.Dr. Ahmet Vefik Alp şunları söyledi, “Kanal İstanbul stratejik açıdan sakıncalı. Buradan gemiler geçecekse 60 metre yükseklik lazım. Zeminin sıfır olduğu yerlerde en az 60 metre köprüler yapacaksınız. Tepe olan yerlerde yükseklik 50 metreye çıkıyor. İki yanı sıfır kot olan yerleri çok uzaktan başlayan rampalarla geçmek lâzım. Bunun ulaşım açısından olduğu gibi Trakya’nın savunulması açısından sakıncalı da olduğunu askerler benle de paylaştılar” Kanal İstanbul projesine karşı görüşlerini ifade eden Ahmet Vefik Alp, “ En son da söyleyeceğimi en baştan söyleyeyim. Bilim ve mantığa aykırı, akıllara ziyan bir projedir. Bir megalomanidir. Tahribatı çok büyük olacaktır, geri dönüşümü yoktur. Birçok açıdan tartışılmaz biçimde olumsuz sonuçlar doğurabilecek ve bir faydası da olmayan projedir” dedi.
“Çöplük Marmara’ya akacak, Marmara Denizi bitecek”
Alp konuşmasına şöyle devam etti, “Bu proje yapılırsa Türkiye çok şey kaybeder. Bu bir yapay afet. Marmara Denizi, Avrupa’nın lağımı olacak. Tuna Nehri bütün Orta Avrupa’nın pisliğini Karadeniz’e boşaltıyor. Zaten Boğaz’dan bir kısım geçiyor ama Boğaz’da yılların oluşturduğu bir doğa olayı var. Karadeniz’in suları üstten, Marmara’nın suları ise alttan diğer tarafa akıyor. Bu sayede çok fazla pislik Marmara’ya akmıyor. Buna rağmen Marmara Denizi komada bir deniz. Şimdi burayı açarsak hem Tuna’ya yakın hem de daha dar alan olduğu için debisi fazla olacak. Bütün Tuna’nın pisliği ve Küçükçekmece Gölü’nün altında olduğu belirtilen çöplük Marmara’ya akacak, Marmara bitecek.
Kanal, İstanbul’u olumsuz etkileyecek
Projenin finansal açıdan da sıkıntılar içerdiğine değinen Alp, maliyetinin bilinmediğini, 75 milyar dolar denildiğini kaydetti. Kanal İstanbul’un deprem ve su sorununa etkisi nasıl olur sorusunu ise şöyle cevapladı, “İstanbul’un ciddi bir deprem riski var. Ulaşım sorununu çözemiyoruz. Bir deprem olduğunda insanlar panikle İstanbul’dan kaçmaya çalışacak. Kanal İstanbul set oluşturacak. Yine diğer vilayetlerden burada yakınları olanlar gelmek isteyecek. Onlara da engel. Ulaşımın olası bir depremde açık olması lâzım. Araziyi yardığınız zaman su akışını, yer altı su sistemini de kesip bozuyorsunuz. İstanbul’un ciddî su sıkıntısı var. Sürdürülebilir bir şehir olmaktan İstanbul çıktı. İstanbul’un su ihtiyaçlarını karşılamak için başka yerlerin su kaynaklarını kullanıyoruz. Melen’den Sakarya tarafından, Istıranca dağlarından suyu getirmeye çalışıyoruz. Melen’e baraj yapıldı daha açılmadan gövde çatladı. Kaldık Istıranca dağlarına. Kanal İstanbul ile burayı da kesince orası da sıkıntı olacak.