Son yıllarda gittikçe artan sayıda Türkiye vatandaşı siyasi ve ekonomik nedenlerden dolayı, daha iyi yaşam koşulları, çalışma, iş kurma, ya da eğitim gibi gerekçelerle başka ülkelere göç ediyor.
Bu kişiler arasında çok sayıda akademisyen, doktor, mühendis ve sanatçı gibi nitelikli insan gücü bulunuyor. Türkiye’yi terk eden akademisyenlerin bilimsel çalışmalarını sürdürmek üzere göç ettiği ülkelerin başında ABD ve Avrupa ülkeleri geliyor. Doç. Dr. Maya Arakon, çalıştığı Süleyman Şah Üniversitesi’nin 2016 yılında Kanun Hükmünde Kararname’yle kapatılmasının ardından Türkiye’nin beyin göçü macerasına adım atanlardan. Amerika’da halen Ohio eyaletindeki Denison Üniversitesi’nde geçici öğretim görevlisi olarak çalışan siyaset bilimci Arakon, ulusal ve uluslararası terör konusunda Türkiye’de ve Avrupa’da bilinen bir isim.
Sadece iyi maaş vermek yetmez
Siyaset bilimci Doç. Dr. Maya Arakon, Türkiye’de yaşanan ‘beyin göçünü’ anlattı. Arakon, “Bilimsel bir özgürlük sağlandığında dönerim” diyor. Arakon, “Bülbülü altın kafese koymuşlar yine vatanım demiş. Bilimsel bir özgürlük sağlandığında dönerim. Şu anda Türkiye öyle bir hale geldi ki eğer öğrenci sizi sevmiyorsa sizi ihbar ediyor ve sizin hakkınızda soruşturma açılıyor. Bir ara iktidar Türkiye’ye geri dönecek bilim insanlarına çok maaşlar vereceklerin söylemişti. Sadece iyi maaş vermek yetmez ki. Ders anlatırken kendine oto sansür uygulayacaksan kendine, özgür bilim ortamı olmayacaksa nasıl eğitim vereceksin? Baştan sona bu eğitim sisteminin değişmesi lazım. Kısa vadede dönmek ister miyim? Tabii dönmek isterim. Özgür bir akademik ortam sağlansın dönerim. Bütün akademisyenlerin istediği tek şey budur” ifadelerini kullanıyor.
Gidebilen herkes gidiyor
Maya Arakon, yaşanan süreci Amerika’nın Sesi’ne şöyle anlatıyor; “Düşünün, Türkiye’yi şu an dolar milyonerleri bile terk etmek istiyorsa ülkemizin geldiği durum çok vahimdir. Türkiye’deki haberlere bakıyorum Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, ’Yıllardır yetişmiş insan kaynağımızı bir beyin göçüyle maalesef kaybediyoruz’ demiş. Hükümet de ne kadar büyük bir beyin göçünün olduğunun farkında. Bilmiyorum bunu ne kadar önemsiyorlardır ama bu gidişle Türkiye çok zor duruma düşer. Göçen sadece akademisyenler değil, eğitim düzeyi yüksek insanlar, iş insanları, sanatçılar gidebilen herkes gidiyor. Herkes çok sevdiği vatanını terk etmek zorunda kalıyor. Bir çok insan çocuklarımız için burada gelecek yok diye endişeleniyor. Türkiye’nin hızla başka bir yere savrulduklarını gördükleri için ülkeyi terk ediyorlar. Bazıları mal varlıklarının tamamını satıp Türkiye’yi terk ediyor. Çok yüksek bir beyin göçü var. Bütün bunları Türkiye’den çıkartırsanız Türkiye’ye ne kalacak? Kalan insanları kim eğitecek? Çocukları kim eğitecek? Üniversitede dersleri kim sürdürecek?”