Yeni Asya’nın öncüsü, Risale-i Nur’un matbuat lisanındaki ilk güçlü dili olan İttihad’ın kuruluşunun 50. Yılı coşkusu devam ediyor. O programlardan biri de 25 Kasım Cumartesi akşamı Eskişehir’de gerçekleştirildi. Eskişehir Temsilciliği tarafından düzenlenen programa, Yeni Asya Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Yavuzyiğitoğlu, Yeni Asya Gazetesi Yazıişleri Müdürü İbrahim Özdabak ve yazarımız Abdil Yıldırım katıldı. Program, gazetemiz Yönetim Kurulu Üyesi İzzet Atik’in kısa bir açış konuşmasıyla başladı. Atik, çevre il ve ilçelerden gelen davetlilere de hoş geldiniz dedikten sonra, mikrofona Ömer Yavuzyiğitoğlu’nu davet etti.

İttihad limanı

Yavuzyiğitoğlu, İttihad’ın bir ihtiyaçtan doğduğunu ve rehberinin de Rahmetli Zübeyir Gündüzalp Ağabey’in olduğunu ifade ederek, konuşmasına şöyle devam etti:

“Asırların rüyası, büyük davaların biricik şartı, birlikte çarpması gibi anlamları içinde barındıran İttihad, bundan 50 yıl önce Üstadımız Bediüzzaman Said Nursî’nin iman hakikatlerini matbuat lisaniyle neşretmek arzusunun güçlü bir sesi oldu. Risale-i Nur prensiplerini gazete yoluyla muhtaçlara ulaştırmak, İslam alemine bir pusula olabilmek sevdası 50 yıl önce büyük bir dâvâ şuuruyla, İttihad’la gerçekleşti.

İttihad gazetesi… Bir dâvânın adı olan bu gazete büyük dâvâ adamlarının limanıydı. Kimler yoktu ki… İttihad gazetesinin Başyazarı ve Genel Yayın Yönetmeni, Nezihî Mustafa Polat… Allah rahmet eylesin… (...) Yeni Asya’yla devam eden bu kudsi çizginin en önemli temsilcisi, muhterem ağabeyimiz Mehmet Kutlular… Galip Gigin, Av. Bekir Berk, Dr. Sadullah Nutku, Gürbüz Azak, Zeynep Münteha Polat, Nuriye Karahisarlı, Hekimoğlu İsmail, Ahmed Şahin, Şule Yüksel Şenler, Abdurrahim Karakoç, Vehip Sinan, Ali Ulvi Kurucu ve daha nice genç ve fedâkâr kalemler...

“Gayemiz vatan sathını mektep yapmaktır” şuuruyla yola çıkan Yeni Asya kara rejim dönemlerinde Üstadından aldığı dersle Kur’ân hakikatlerinin sesi olmaya devam etti. Bu bir dâvâdır! Dün bu dâvânın susturulamayan sesi İttihaddı, Zülfikardı… Bugün Yeni Asya’dır… İsimler değişebilir; ama hakikat değişmez… Hakikat iman hakikatleridir, Kur’ân dâvâsıdır. Cenâb-ı Hak, bu ulvî, kudsî istikametten ayırmadan hizmetlerimizi idame ettirsin inşallah.”

***

Ömer’i veriyorum

Eskişehir okuyucularından İttihad’ı gören, okuyan ve onunla ilgili hatırası olanlara söz verildi. Kadir Tuncay da Bayram Yüksel Ağabey ile ilgili bir hatırasını anlatarak söze başladı.

Bayram Ağabey’in Mihalıççık’a geldiğinde, babası ile aralarında geçen bir konuşmayı şöyle iletti: Bayram Ağabey, Kadir Tuncay’ın babasına kaç oğlu olduğunu sorar. Babası da iki oğlu olduğunu söyler. Bunu üzerine Bayram Ağabey, “Öyleyse birisini hizmet adına vakfetmenizi istiyorum” der. Bunun üzerine babası da “Büyük oğlum Ömer’i veriyorum, Allah mübarek etsin” der. O günden sonra Ömer Tuncay Ağabey, Risale-i Nur hizmetleri ile meşgul olmaya devam eder. 

Kadir Tuncay, bu hatırasından sonra, Ankara’da üniversite yıllarında İttihadı tanıdığını, o günkü üniversite gençliğinin müsbet hareket içinde kalarak nasıl bir mücadele verdiğini anlattı. 

***

Bekir Ağabey’in savunmasına şahit oldum

Adem Bakırlıoğlu da kürsüye gelerek İttihad ile ilgili hatıralarından bahsetti. Bakırlıoğlu, o yıllarda Sakarya İmam Hatip Lisesinde okumakta olduğunu, okuldan arta kalan zamanlarında cami önlerinde İttihad ve Yeni Asya Gazetelerini sattığını anlattı.

İstanbul’da görülen bir Nurculuk dâvâsına girebilmek için, öğrenci pasosu üzerindeki resmi çıkarıp, mahkemeye giriş belgesine yapıştırmak zorunda kaldığını ve o dâvâda Bekir Berk Ağabey’in ateşli savunmasına şahit olduğunu anlattı. 

Eskişehir’den başka, Kütahya, Afyon, Bilecek, Bursa ve ilçelerinden gelen çok sayıda katılımcı ile gerçekleşen bir İttihad buluşması daha, aynı heyecan ve coşku ile son buldu.

***

Yılmadık

Ömer Yavuzyiğitoğlu’ndan sonra İbrahim Özdabak mikrofona davet edildi.

Özdabak da Üstad Hazretlerinin Eskişehir’e getirilmesini hatırlatarak, o günkü şartlarda bile Nurcuların ümitvar olduğunu, hiç bir engel karşısında yılmadan, yıkılmadan, iman dâvâsını savunduklarını ifade etti. Özdabak, “İttihad’ın 50. Yılını bu duygularla yâd ederken, Eskişehir’de de aynı coşku ve heyecanı görmekten mutlu olduk” dedi. 

***

İstikamet kahramanları

Daha sonra kürsüye gelen Abdil Yıldırım da, İttihad’ın kendi hayatında önemli bir yer tuttuğunu, ortaokulda iken İttihad’ı tanıdığını, İttihad’ın kendisini Yeni Asya’ya götürdüğünü, Yeni Asya’nın da Risale-i Nur’u tanımasına vesile olduğunu anlattı.  

Yıldırım, “Bugün Yeni Asya’nın takipçileri olan sizler, aynı zamanda İttihad’ın takipçisi olarak ne kadar iftihar etseniz azdır. Ne mutlu bu çizgiden ayrılmayan, hiç bir rüzgarda savrulmayan istikamet kahramanlarına” diye sözlerini tamamladı.

YENİ ASYA