Rusya’nın vize uygulamasını yeniden başlatmasına neden olan kriz nedeniyle özellikle Türkiye Cumhuriyeti pasaportu taşıyan çok sayıda Kafkasya vatandaşı, sınır kapılarından gerekçesiz geriye döndürülüyorlar. Bunun ilginç örneklerinden birisi de nişanlanmak üzere Türkiye’den Rusya’ya gitmek isteyen Çerkes gencin, sınır kapısında geri çevrilmesiyle nişan töreninin damatsız yapılması ile yaşandı. 

Anavatanları, Rusya Federasyonu’nda olan ve Türkiye’de yaşayan Kafkasya kökenlilerin kurduğu 53 derneğin çatı örgütü Kafkas Dernekleri Federasyonu’nun (KAFFED) Genel Başkanı Yaşar Aslankaya,uçak düşürme sonrası Türkiye’de yaşayan 5-6 milyon Kafkasya kökenli insanın yaşadıkları sıkıntıları anlattı.

Çerkeslerin 1864 yılında Rusya’dan Osmanlı topraklarına sürgün edildiklerini ve bugün Türkiye diasporasındaki sayılarının 5-6 milyonu bulduğuna işaret eden Yaşar Aslankaya, anavatanları Kafkasya’da Abaza, Çeçen, Asetin, Dağıstanlı, Adige boyları ile birlikte yaşadıklarını hatırlattı.

Aslankaya, 150 yıldır Türkiye ile Rusya arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkilerin artmasıyla yakaladıkları bir ivme olduğunu, çok rahat gidip gelebildiklerini, akrabaları, kardeşleriyle temasları olduğunu, öğrencilerin anavatan Kafkasya’da üniversiteler okuduklarını, Rus-Türk ilişkilerinin seviyesinin yükselmesinin kendileri açısından çok sevindirici olduğunu dile getirdi.

'TÜRK PASAPORTU TAŞIYAN İNSANLARA, RUSYA’NIN ACIMASIZ BİR TUTUMU VAR'

“Ne yazık ki bu uçak krizi ile bu tamamen eskiye dönmüş durumda şu anda.” diyen KAFFED Genel Başkanı Yaşar Aslankaya, şöyle devam etti: “Vizeler başladı tekrar. Vize insanların seyahat özgürlüğünü kısıtlamayan bir şey. Gidiş gelişler zorlaştı. Türk pasaportu taşıyan insanlara ilişkin Rusya’nın acımasız bir tutumu var. Neredeyse oraya giden her uçaktan ne için döndürüldüğüne bakmaksızın çok açıklama yapmadan her uçaktan 5-6 vatandaşı geri döndürüyorlar. Bunlar Türk mü, Çerkes mi, Çeçen mi bakmıyorlar. Türk pasaportu taşıyorsanız Türksünüz gibi muameleyle geri döndürüyorlar. Oraya yerleşmiş iş yapan soydaşlarımızla ilgili çalışma, oturma izinlerimize ilişkin ciddi sıkıntılar var. Aynı şekilde oradan buraya gelmiş Rus soydaşlar.”

'BİZ ÇERKESLER, CİDDİ BİR BARIŞ KÖPRÜSÜ DURUMUNDAYIZ'

Ülkeler arası politikaların bir takım krizlere sebep olmasının normal ama ne yazık ki her iki tarafın da meseleyi yumuşatarak daha düzgün bir seviyede tutmak yerine ‘fincancı dükkanına girmiş filler’ gibi her iki tarafı dağıttıklarını, sonuçta olanın insanlara olduğunu anlatan Yaşar Aslankaya, “Çok üzgünüz. Biz Dışişleri Bakanlığı ile de temas kurduk. Oradaki buradaki soydaşlarımızla ilgili yaşanan olumsuzlukların bir an önce düzelmesi için gerekli bilgileri aktardır. Rus büyükelçisi ile de temas halindeyiz. Orada çalışanların oturum, çalışma izinlerini iptal edip geri göndermeye kalkıştılar. O konuda bilgi alışverişinde bulunduk. Esasen Ortadoğu’da da Rusya’da da Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan biz Çerkesler hem ticari, hem ekonomik, hem kültürel ciddi bir barış köprüsü durumundayız." diye konuştu.

Aslankaya, geçmişte de krizler, sıkıntılar olduğunda aynı görevi üstlendiklerini belirterek, “Şimdi de aynı şekilde yoğun bir şekilde bu olumsuzluğun bir an önce giderilmesi, insanların sıkıntı çekmesini önlemek için çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

KRİZDEN İKİ TARAFLI ETKİLENİYORUZ

Uçak krizinden sonra geliş gidişlerin azaldığını vurgulayan Genel Başkan Yaşar Aslankaya, “Ruslar ne yapıyorlarsa aynısını bizimkiler de yapıyorlar, dolayısıyla iki taraflı etkileniyoruz. Oradan gelmek isteyenler de vize almak zorundalar. Yine bizim giriş kapılarında sıkıntılar yaşıyorlar, burada gidenler.” diye ekledi.

Aslankaya, eğitim için Rusya’ya giden öğrencilerin ilk zaman ‘ikamet ettikleri yer, yurtta mı evde mi kalıyor’ sıkıntıları yaşadıklarını ancak Rusya Milli Eğitim Bakanlığı’nın ‘öğrenciler bu krizin dışında kalacak’ açıklamasından sonra durumun normalleştiğini söyledi.

'RUSYA’YA SOKMADILAR, DAMATSIZ NİŞAN YAPILDI'

Rusya ile yaşanan krizin uzun sürmesi halende nelerin yaşanabileceği hakkında ise Aslankaya, şunları kaydetti: “5-6 milyon insandan söz ettim. Bunlar hem sosyal, kültürel, ekonomik ilişki içerisindeler. Buradaki mesleğini oraya götürmüş çalışanlar var, akrabalık ilişkileri kuranlar var. Örneğin genç bir arkadaşımız nişanlanmak üzere giderken geçen hafta, kişi bilgisiyle ilgili küçük bir kağıt doldurtuyorlar. Kişi bilgisiyle ilgili ‘yanlış beyanda bulundun’ diye sokmadılar damadı. Damatsız nişan yapıldı orada. İnsan hayatını zorlaştıran hadiseler sürekli oluyor."

Türkiye-Rusya ilişkilerinin en kısa zamanda düzelmesini umut ettiklerini dile getiren Aslankaya, “Ama her iki tarafta birbirini tetikleyen abartılı açıklamalarla götürüyorlar süreci; nereye kadar gidecek bilmiyorum. En olumsuz etkilenenler biz Çerkesleriz. Çünkü bizim anavatanımız Rusya Federasyonu içerisinde. Dolayısıyla en doğal en insanı seyahat özgürlüğünden tutun diğer ilişkilere kadar olumsuz etkileniyoruz." şeklinde konuştu.

Akkaya değerlendirmesinde, “Ülkeler arasında bu krizler ilk defa olmuyor. Olağanüstü durumlarda, insan hayatını önceleyen şeylerin ön plana çıkartıp bu krizleri aşmakta yarar var. Bu ne Türkiye ne Rusya’nın yararına olan bir şey değil. Sadece biz Çerkesler değil yüzlerce Türk pasaportu taşıyan soydaşlarımız var. Bir an evvel aklı selim bir şekilde oturup her iki tarafta bu meseleyi yumuşatırlar diye düşünüyoruz.” temennisini iletti.