Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'dan Pekin'e giderken 8 Mart 2014'te 227 yolcusu ve 12 kişilik mürettebatıyla kaybolan Malezya Hava Yolları'na (MAS) ait MH370 sefer sayılı uçağın izine, tüm arama çalışmalarına rağmen rastlanamadı.
Malezya Hava Yolları’na (MAS) ait Boeing 777-200 tipi yolcu uçağı, Kuala Lumpur’dan havalandıktan yaklaşık iki saat sonra Vietnam hava sahası sınırında radardan kayboldu. Radarda son görüldüğü bölge başta olmak üzere uçağın düşme ihtimali olan sahalarda arama çalışmaları başlatıldı.
Vietnam'ın başlattığı çalışmalara kısa süre sonra Malezya, Çin, Singapur, Filipinler, ABD ve Avustralya katıldı. Diğer ülkeler de uydular aracılığıyla bölgeyi taramaya başladı. Havadan ve denizden başlatılan kapsamlı arama çalışmalarında kayıp uçaktan haber alınamayınca akıllarda birçok soru işareti belirdi, komplo teorileri de gündeme gelmeye başladı.
Komplo teorileri
Kayıp uçağı arama çalışmaları sürerken ilk olarak uçağın pilotları hakkında çeşitli iddialar ortaya atıldı. Kaptan pilot Zahari Şah'ın Malezya muhalefet hareketinin lideri Enver İbrahim sempatizanı olduğu ve hapsedilmesine kızdığı için uçağı kasten düşürdüğü iddiaları komplo teorilerinin başlangıcı oldu.
Uçağa iki kişinin sahte pasaportla bindiği ve bu kişilerin terörist olduğu da iddia edildi. Uçağa sahte isimle binen Delavar Seyed Muhammed Madreza ve Puria Nur Muhammed Mehrdad adlı İranlı yolcuların herhangi bir terör bağlantısı olmadığı anlaşılınca bu teori de boşa çıktı.
Uçağın yolcuları arasında bulunan Çinli iş adamları Peidong Wang, Zhijun Chen, Zhihong Cheng ve Li Ying'nin, Jacob Rothschild'e ait yarı iletken işi yapan Freescale Semiconductor şirketinin patent ortakları olduğu iddiası da ortaya atıldı. Beş ortaktan dördünün ölmesiyle patent hakkının Rothschild'e ait firmaya geçtiği ileri sürüldü.
Asya Pasifik bölgesinin önemli ülkelerinden biri olan Malezya'nın eski başbakanı Mahatir Muhammed tarafından Lahey'deki Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi'ne alternatif olarak kurulan ve George W. Bush, Tony Blair, Dick Cheney, Donald Rumsfeld ve eski Başsavcı Alberto Gonzales gibi isimlerin yargılandığı Kuala Lumpur Savaş Suçları Mahkemesi yüzünden Malezya'ya gözdağı vermek için uçağın Batılı güçler tarafından düşüldüğü iddiaları da uzun süre konuşuldu.
Rusya medyasında yer alan iddiaya göre ise Malezya uçağının "Hiç" lakaplı biri tarafından kaçırıldığı ve rehinelerin Pakistan'da yer altında tutulduğu ileri sürüldü.
Bir diğer komplo teorisi de Malezya'da yayınlanan The New Strait Times gazetesinde çıktı. Haberde, uçağın okyanusa düşmediği ve bilinmeyen bir yere güvenli bir şekilde iniş yapmış olabileceği iddiası yer aldı.
MH370 için dünyanın en kapsamlı araması
Malezya uçağının kaybolmasından 10 gün sonra arama çalışmalarına 26 ülkenin dahil olmasıyla dünyanın o güne kadarki en kapsamlı araması başlatıldı. Ancak kayıp uçağın izine rastlanamadı. Güney Çin Denizi, Endonezya, Bengal Körfezi, Kazakistan ve Türkmenistan sınırlarına yakın bölgelerde bile yapılan araştırmalar sonuçsuz kaldı.
Havadan, karadan, denizden ve uydular aracılığıyla uzaydan devam eden dünyanın en kapsamlı aramasında günler geçmesine rağmen herhangi bir ilerleme kaydedilemedi. Tayland uyduları tarafından tespit edildiği açıklanan okyanus üzerinde yüzen 300 parçalık enkaz görüntüsünden de netice alınamayınca, enkaz parçalarını gören ve dünyayı her saniye izleyen uyduların dev uçağı izleyememesi soru işaretlerinin artmasına neden oldu.
Yolcuların paraları çalındı
Kaybolmasından sonra "uzaylıların kaçırmış olabileceği" dahil hakkında birçok teori üretilen uçakta bulunan yolcuların hesabından para çekilmesi şok etkisi oluşturdu.
Kayıp uçakta bulunan dört yolcunun hesabından yaklaşık 111 bin Malezya Ringiti (28 bin dolar) çalındığı ortaya çıktı. Hırsızlığı yapan biri banka çalışanı iki kişi yakalandı.
Güney Hint Okyanusu’na düştü iddiası
Dev uçağın hiçbir ülkenin radarına takılmadan ortadan kaybolmasına anlam verilemezken, İngiliz Inmarsat uydusu verilerine göre, uçağın Güney Hint Okyanusu'na düştüğü açıklandı. Arama çalışmaları hızla bölgeye kaydırıldı ve arama kurtarma liderliği Avustralya'ya bırakıldı. Ancak bir süre sonra uçağın yanlış yerde arandığı açıklandı.
Havadan arama sona erdi
Uyduların tespit ettiği muhtemel enkazların bulunduğu bölgelerde başlatılan havadan arama çalışmalarında da sonuca ulaşılamayınca nisan sonunda havadan yapılan aramaların sona erdiği açıklandı. Batı Avustralya’da Perth şehrinin güneyindeki havadan arama çalışmalarında 4,5 milyon kilometrekarelik alan Avustralya, Yeni Zelanda, Malezya, Japonya, Güney Kore, ABD, İngiltere ve Çin'e ait uçaklar tarafından tarandı fakat sonuç alınamadı.
Deniz dibinden sinyal alındı
Güney Hint Okyanusu'nda arama çalışmalarına katılan Avustralya'nın "Okyanus Kalkanı" isimli gemisinin okyanusun dibinden sinyaller alması üzerine buraya odaklanıldı. Aramalar, sinyallerin geldiği bölgede yoğunlaştırıldı ancak bir süre sonra sinyallerin uçağa ait olmadığı açıklandı. Aramalar daha güneye kaydırıldı.
Reunion Adası’nda parça bulundu
Dünyanın en kapsamlı araması olarak tanımlanan MH370’i bulma çalışmalarında resmi kurumlar uçağın izine rastlayamazken Fransa’nın Hint Okyanusu’ndaki toprağı olan Reunion Adası’nda kayıp uçağa ait olduğu belirtilen bir parça bulundu. Uçak kanadına ait olduğu belirtilen parça test için Fransa’ya gönderildi. Test sonuçlarını açıklayan Fransa Savunma Bakanlığı parçanın kayıp uçağa ait olduğunu belirtti.
Mozambik Kanalı’nda da uçağa ait olabileceği ifade edilen yeni bir parça bulundu. Bu parça test yapılmak üzere Avustralya’ya gönderildi.
Kayıp uçak yerine gemi bulundu
Avustralya liderliğindeki Ortak Arama Ajansı Koordinasyon Merkezi tarafından yapılan açıklamada, Sonar görüntü cihazlarıyla okyanus tabanında sürdürülen arama çalışmalarında 19’uncu yüzyılda battığı sanılan bir gemi enkazı bulunduğu belirtildi ve resimleri yayımlandı.
Aramalar Haziran 2016’da bitecek
MH370 sefer sayılı uçağın kaybolmasından bu yana iki yıldır sürdürülen arama çalışmalarının sonuncusu olan deniz tabanını Sonar teknolojili insansız deniz altılarla tarama çalışmaları devam ediyor. Okyanus tabanının üç boyutlu haritaları çıkartılarak sürdürülen çalışmaların ne zaman ve nasıl sonuçlanacağı bilinmiyor. Öte yandan, Avustralya liderliğinde devam eden çalışmalar, kayıp uçakla ilgili ipucuna rastlanamaması durumunda Haziran 2016’da sona erecek.
AA