Mevlevi gibi dönmeleri, suyun donması, çekirdeğin büyüyüp kocaman bir ağaç olması hep bunların göstergesidir. Menideki genlerin özelliklerini nesiller boyu taşımaları, Rabbimizin ihtişamını gözler önüne serer. Zerreler bir anlamda Allah’ın askerleridir. Verilen emirleri ve görevleri yerine getirirler. Bazen bu işlerde vekil melek, meleki müekkel de kullanılır. Ağaçtaki muazzam işlere göz attığımızda bunları görebiliriz. Beton kalıplar var gibi bir yerde durmaları. İnsan vücuduna giren besinlerin gerekli yerlere gitmesi gibi. Fosfor göze, kalsiyum tırnak ve kemiklere ulaşır. Aynen bitkilerde de odun ve soymuk borularında besinler gerekli yerlere ulaşır. Yaprak, çiçek, dal, meyve. Eğer bu işleri vekil melek değil de ağaç, odun yapıyor dersen, şuursuzluk olur. Çünki bu işler, görevler onları aşmaktadır. Güçlerinin üzerindeki olaylardır.

Görme olayı mucize. Gözün kendisi olağanüstü. Kirpik korumaları. Göz kapaklarından zırhları. Gözü canlı tutmak için, göz yaşları seferber. Ters görüntünün normale çevrilmesi. Görmek için gözün o yöne çevrilmesi. Bütün bunların saniyeler içinde olması. Kılcal damarların yayılışı. Harika bir makine. Benzeri yapılamıyacak bir fotoğraf cihazı. Bütün bu hareketler ve benzerleri; tesadüfi, gelişigüzel olabilir mi? Bir kasti mahsus söz konusu. Zerreden şemşe, güneşe söz geçirebilmeli. Atom ve güneş sistemi birbirine benzemeli. Yani aynı ustanın imzasını ve projesini taşımalı. Hareket zikri hatırlatıyor. Allah’ı anıyorlar. Bizlere mesaj veriyorlar. Kainat sayfalarını okumamızı istiyorlar. Yaratanın ayetleri olduğunu gösteriyorlar.

Güneş gibi büyük cisimler de hareket eder, döner. Galaksiler... Adeta sapan taşı gibi savrulurlar. Rabbimizin emrine uyarlar. Kendilerine ayrılan yörüngenin dışına çıkamazlar. Görünmez raylı bir sistem gibi dolaşırlar. Yakıtları da bitmez. Çünki onlar; Cenabı Hakkın, büyük harflerle gökyüzüne yazdığı ayetlerdir. Duran bir cisim hareket ediyorsa, mutlaka ona bir fiziki güç uygulanıyordur. Kuvvet tatbik ediliyordur. Kendini, bizlere tanıttırmak isteyen, bir güç söz konusu. Şiddetli zuhuru ile bizlere duyuru yapıyor. Bazen bu ilanatı yeterli bulmayıp, içimizden bizim gibi peygamberler görevlendiriyor. Davetini pekiştiriyor. Daha ne yapsın?