16 Nisan 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Güncel

DİN İNHİSAR ALTINA ALINAMAZ

Kur'ân'ın ve Hz. Muhammed'in hayatının doğru anlaşılması ve anlatılması gerektiğini belirten CHP lideri Baykal, ''Dinin bir başka amaçla, servet, menfaat beklentisi içinde olanlar tarafından inhisara alınmış gibi takdim edilmesi İslâmın özüne yapılabilecek en büyük saygısızlıktır. İslâm, iman, sorumluluk ve kurtuluş bakımından bireyi esas alır. Her insan aklı ve kendi hür iradesiyle sorumluluğunu üstlenir, hiç kimse bir başkasının günahını çekmez” dedi.

İLK MÜSLÜMANLARIN İÇTENLİĞİ

Baykal, “1400 yıl önce, en karanlık günlerde, Hz. Muhammed'in yoluna girdiğini ifade eden, büyük bir belirsizlik ortamında, hiçbir örnek yokken sadece Allah'ın peygamberi olduğunu ifade ettiği için ona iman ederek, inanarak, geleceğin ne getireceğini, yarının ne olacağını bilmeden çok büyük bir yolculuğa cesaretle çıkan ilk Müslümanların ruh halini, samimiyetini, içtenliğini ve inancını Allah'ın hiçbirinizden eksik etmemesini diliyorum'' diye konuştu.

Ortak vicdanın sesi

DİYANET İşleri Başkanlığınca ‘’2010 Kur’ân Yılı’’ etkinlikleri kapsamında ‘’O’nun Hayatı Kur’ân’dı’’ başlığıyla düzenlenen ‘’Kutlu Doğum Haftası’’nın açılışı İstanbul Haliç Kongre Merkezinde yapıldı. Açılış töreni, Fatih, Süleymaniye ve Eyüp Sultan camileri imam-hatiplerinin Kur’ân-ı Kerim okumasıyla başladı. “Kutlu Doğum Haftası”nı açılışına ilk kez katılan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, konuşmasında kullandığı üslup ve cümleleriyle dikkatleri üzerinde topladı. ‘’İslâm’ın toplumsal hedefinin adaletli ve ahlâklı bir düzeni kurmak ve toplumu gerçekleştirmek olduğunu’’ söyleyen Baykal, Kur’ân âyetlerinden alıntılara yer vererek, ‘’Hz. Peygamber, gelen vahyi tebliğ etmesiyle canlı ve hayatla iç içe kişiliğiyle, Kur’ân âyetlerini hem fiilleriyle, hem de sözleriyle tefsir etmekteydi. Hz. Muhammed’in hayatı, Kur’ân-ı Kerim’in bizzat bir tefsiridir. Böylece Hz. Peygamber Kur’ân-ı Kerim’in yaşanılabilir olduğunu ortaya koymuştur’’ dedi.

Hz. Muhammed’in insanlık tarihinde bir dönüm noktası olduğunu belirten Baykal, onun başka bazı peygamberler gibi uluhiyeti bizzat kendisinin temsil etmediğini, onun bir beşer olarak ilâhi bir mesajı taşıdığını, uluhiyetin Allah’ta olduğunu, İslâm inancında bunu peygambere isnat etmenin olmadığını ifade etti. Baykal, Hz. Muhammed’in kurban olmuş değil, örnek olmuş bir insan olduğunu, yaşayarak bir makama çıktığını ve bir akıl peygamberi olduğunu kaydederek, vahyin akılla çelişmediğini belirtti.

‘’ÖRNEK ALMAK, TAKLİT ETMEK ’’

Baykal, ‘’Kur’ân, Hz. Muhammed’in en güzel örnek olduğunu belirtir. Örnek olmak, taklit edilmek anlamına gelmez. Hz. Muhammed’in taklit edilmeye değil, anlaşılmaya ihtiyacı vardır’’ diye konuştu. İnsanlar arasındaki üstünlüğün, Rabbe olan yakınlığın, Rabbe olan sevginin, saygının, samimiyetin seviyesiyle belli olacağını söyleyen Baykal, bu konuda herkesin eşit şansa sahip olduğuna dikkati çekti. Kimin daha iyi Müslüman olduğunu ancak Allah’ın bileceğini söyleyen Baykal, İslâm’ı doğru anlamanın tek yolunun Kur’ân’ın ve Hz. Muhammed’in hayatının doğru anlatılmasını sağlamak olduğunu kaydetti. Baykal, şöyle devam etti: ‘’Dinin bir başka amaçla, bir servet, bir menfaat beklentisi içinde olanlar tarafından inhisara alınmış gibi takdim edilmesi İslâmiyet’in özüne yapılabilecek en büyük saygısızlıktır. İslâm, iman, sorumluluk ve kurtuluş bakımından bireyi esas alır. Her insan aklı ve kendi hür iradesiyle sorumluluğunu üstlenir, hiç kimse bir başkasının günahını çekmez, herkes kendi günahının ve sevabının sahibidir. Cennete ancak hak eden girer. Cennette hiçbir cemaate toplu rezervasyon yapma imkânı yoktur.’’

ŞÛRÂ VE İSTİŞARE ŞART

Baykal, Kur’ân’ın ve İslâm’ın siyasetle ilişkisi konusunda yanlışlıklara karşı herkesin duyarlı olmasına ihtiyaç olduğunu söyledi. Şûrâ, adalet ve işlerin ehline verilmesi gibi ilkelerin Kur’ân’ın öngördüğü temel ilkeler olduğunu vurgulayan Baykal, şunları kaydetti: ‘’Ama bunlar herhangi bir devlet modelinin, rejim biçiminin, herhangi bir siyaset anlayışının tekelinde olmayan evrensel, her zaman ve her rejim için, her siyaset için mutlaka gözetilmesi gereken temel ilkelerdir. Elbette istişare olmadan doğru fikre ulaşmak imkânı yoktur. Doğru, kimsenin tekelinde değildir, istişare şarttır. İstişareyi ister mecliste yaparsın, ister partiyle yaparsın, ister kendi çevrendeki bilim adamlarıyla yaparsın, ama istişare şarttır. Şart olan İslâm’ın öngördüğünü şuradır. Şûrânın biçimini, devletin düzeni tayin eder. İşi ehline vereceksin. ‘Benim adamımdır, yakınımdır, dostumdur, hısımım, akrabamdır’ diyerek iş vermeyeceksin, Adaleti gözeteceksin. Adaletsiz yönetim olmaz. Padişahlıksa da adalet olacak, cumhuriyet ise de adalet olacak, demokrasiyse de adalet olacak. Hangisinin olacağına Kur’ân karar vermiyor. Kur’ân, bir devlet rejimi tavsiye etmiyor. Hz. Muhammed, hayatının belli bir noktasından sonra devlet başkanı olarak sorumluluk üstlendi, ama bu Kur’ân’ın İslâmiyet’in belli bir devlet rejimi önerdiği anlamına hiçbir şekilde gelmez, gelmemiştir.’’ Hz. Muhammed’in vefat ederken yerine kimseyi bırakmadığını, onun vefatını takip eden siyasî gelişmelerin, Kur’ân’ın bunu insana bıraktığını gösterdiğini söyleyen Baykal, ‘’İslâmın toplumsal hedefi, adaletli ve ahlâklı bir düzeni kurmak ve toplumu gerçekleştirmektir.’’

İLK MÜSLÜMANLARIN HALİ

Kur’ân’ın bir hukuk kitabı olmadığını, İslâm’a göre iman, sorumluluk ve kurtuluşun bireysel olduğunu savunan Baykal, ‘’Hiç kimse ne Müslüman olması için, ne de Müslümanlığı yaşaması için zorlanabilir. Kimin iman etmiş olduğu, ne zaman imanın gerçekleşeceği, o kişinin kendi takdiri ile ortaya çıkacak bir iş değildir, Allah’ın takdirindedir’’ diye konuştu. Baykal, sözlerini, ‘’1400 yıl önce, en karanlık günlerde, İslâmiyet’in müjdesini Hz. Muhammed’in vermeye başladığı günlerde, büyük bir içtenlikle Hz. Muhammed’in yoluna girdiğini ifade eden o ilk Müslümanların büyük bir belirsizlik ortamında hiçbir örnek yokken sadece Allah’ın peygamberi olduğunu, Kur’ân-ı Kerim’in nazil olmaya başladığını ifade ettiği için ona iman ederek, inanarak, geleceğin ne getireceğini, yarının ne olacağını bilmeden çok büyük bir yolculuğa cesaretle çıkan o ilk Müslümanların ruh halini, samimiyetini, içtenliğini ve inancını Allah’ın hiçbirinizden eksik etmemesini diliyorum’’ şeklinde bitirdi.

PEYGAMBERİMİZ ŞEFKATLİ OLMAYI ÖĞRETTİ

DİYANET İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu açılış töreninde yaptığı konuşmada, Kutlu Doğum Haftası’nda Hz. Muhammed’i anlamanın gönül dünyası için bir sığınak olduğunu söyledi. Kur’ân ve Peygamberin toplumu buluşturan, birleştiren temel değerlerden olduğunu kaydeden Bardakoğlu, Hz. Muhammed’in tevazuyu, tatlı dili, güler yüzü, tüm varlıklara karşı şefkatli olmayı öğrettiğini söyledi. Çağın getirdiği sıkıntılara işaret ederek, Peygamberin yaptığı çağrıya bugün her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu vurgulayan Bardakoğlu, ‘’Onun örnek aile hayatını, nefret ve intikam duygularını sevgi ve şefkate dönüştüren rahmet ve barış yüklü mesajlarını tam anlamıyla anladığımızda din, dil ve ırk gibi aidiyetlerimizden kaynaklanan yapay ayrılıklar ve çatışmalar, yerini sevgi, saygı ve hoşgörüye bırakacaktır’’ diye konuştu.

BAŞBAKAN ERDOĞAN: ZAMANLARI AŞAN EBEDİ MESAJ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘’Kutlu Doğum Haftası’’nın törene gönderdiği mesajda, ‘’Kanla, gözyaşıyla, acı ve zulümle sarsılan insanlığın bugün de Peygamberimizin zamanları aşan ebedi mesajını, sevgi, barış ve merhametini hatırlamasını ümit ediyoruz’’ ifadesini kullandı. Başbakan Erdoğan ayrıca, ‘’İlahi mesaj bundan tam 1400 yıl önce Yüce Peygamberimiz Hz. Muhammed aracılığıyla insanlığa ulaştı. ‘Oku’ emriyle nazil olmaya başlayan Kur’an-ı Kerim, o andan itibaren tüm insanlığı kucakladı ve sıcaklığıyla, hikmetiyle, nuruyla kuşattı. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki; ‘İman etmedikçe cennete gidemezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de gerçek manada iman etmiş olamazsınız’. Hiç kuşkusuz bugün sevgili Peygamberimizin hikmetli sözlerine, yolumuzu aydınlatan Hadis-i Şeriflerinden ilham almaya her zamankinden çok daha fazla ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

DEVLET BAKAN ÇELİK: İNSANLIĞI ETKİLEDİ

Devlet Bakanı Faruk Çelik, ‘’Bugün dünyanın birçok yerinde hâlâ dili, dini, rengi ve ırkı yüzünden insanların haksızlığa maruz kalması, ne kadar üzücü ve ne kadar düşündürücüdür’’ dedi. Peygamber sevgisinin tarih boyunca sanat ve edebiyatta, müzik ve mimaride yer ettiğini dile getiren Çelik, bu sevginin şair ve edebiyatçıların da en büyük ilham kaynağı olduğunu anlattı.

TBMM BAŞKANI ŞAHİN: İSLÂM İLE TERÖR

YANYANA GELMEZ

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, ‘’Müslümanları terörle anmak isteyenlere, İslâm ile terörizmi yan yana getirmeye çalışanlara en iyi cevap, İslâm’ın kardeşlik, barış ve hoşgörü anlayışıdır’’ dedi. Hz. Muhammed’in hayatı boyunca insanlığa rehber olduğunu ifade eden Şahin, ‘’Peygamberimiz ve Kur’ân-ı Kerim, hep iyi insan olmanın yolunu gösterdi bize. İslâm dinini ve Kur’ân’ı doğru öğrenmeye ihtiyacımız var. Günümüzde teknoloji hızla gelişiyor, hayatımızı kolaylaştırıyor. Tüm bunların insanı daha huzurlu ve mutlu kılması gerekmez mi? Ama maalesef böyle olmuyor. İnsanî değerler giderek zayıflıyor. Dünyanın çektiği acılara bir bakalım. İşgaller, savaşlar, insanlık suçları, terörizm, katliâmlar, ırkçılık, açlık, sefalet ve daha nice vicdanları yarayan sorunlar... Tüm bunlar için dünyada birçok sebep gösteriliyor, çözüm yolları aranıyor’’ şeklinde konuştu.




Gündemin nabzını tutmak için tıklayın!
www.sentezhaber.com

16.04.2010

 
Sayfa Başı  Geri

Bütün haberler

Başlıklar

  DİSK, 36 kişinin yakınlarını arıyor

  DİN İNHİSAR ALTINA ALINAMAZ

  Uzan’a 23 yıl hapis

  Tuncel’e yeniden zorla getirme kararı

  Said Nursî ve Deniz Baykal

  Romanlara Kur’ân

  Samsun Emniyet Müdürü merkeze

  Gül’den “Geçmiş olsun” telefonu

  Skandal iddialara Genelkurmay’dan soruşturma

  AB’den diyalog çağrısı

  ŞAHİN: AKLISELİM EGEMEN OLMALI

  İddianame mahkemeye sunuldu

  “Kafes” iddianemesi yayınevi cinayeti dâvâsına

  Microsoft’a Çin’de ağır suçlama

  Gazeteden vazgeçilmiyor

  Atık sudan elektrik

  İran’da enerji israfı

  800 bin altın için hukuk mücadelesi

  Protokol koltuğunda bir nine

  Deprem yardımları kayıt altına alınıyor

  Karayolunda heyelan tehlikesi idiası

  Dinler farklı, ama yanyana duâ ediyorlar

  Trafik kültürümüz yok

  ‘Acil’ çözümü hastaneleri zorda bıraktı

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Yeni Asya Gazetesi - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat-Promosyon - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım