Aile-Sağlık |
Sessiz okuma, KONUŞMAYI olumsuz etkiliyor ANKARA Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Millî Eğitim Bakanlığı Yeni Türkçe Programı Komisyon Başkanı Prof. Dr. Firdevs Güneş, sessiz okumanın çocukların konuşma becerilerini olumsuz etkilediğini belirtti. Çocukların sesli okumaya teşvik edilmesi gerektiğini anlatan Güneş, “Yıllardır çocuklar hep sessiz okumaya teşvik edildi. Ancak bunun yanlış olduğu son araştırmalarda ortaya çıktı” dedi. “Türkiye Okuyor Mersin Okuyor” faaliyetleri kapsamında Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Millî Eğitim Bakanlığı Yeni Türkçe Programı Komisyon Başkanı Prof. Dr. Firdevs Güneş Kültür Merkezi’nde eğitimciler için “Gelecek okumakla gelecektir” konulu bir sunum gerçekleştirdi. Yapılan araştırmaların sesli okumanın çocukların konuşma becerileri için gerekli olduğunu ortaya koyduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Güneş, “Sesli okumada çocuklar kelimeyi telâffuz ediyor. Sessiz okumada ise kelime telâffuz edilmez. Sesli okurken telâffuz ettiği için ise konuşurken bunu rahat kullanır. Konuşurken daha etkili daha akıcı daha güzel konuşuyor. Ama sessiz okuma bunu engelleyebiliyor. Yıllardır çocuklar hep sessiz okumaya yönlendirildi. Bunun yanlış olduğu ise son araştırmalarda ortaya çıktı. Çocuklar sesli okumaya yönlendirilmeli” ifadesini kullandı. Güneş, bu konuda sıkıntısı olmayan çocuklar için ise fazla dert edilmemesi tavsiyesinde bulundu.
ÖDEVİ SİZ YAPMAYIN, DESTEK VERİN Çocukların anne-babası ile ders çalışmasının önemine işaret eden Güneş, anne babaların çocukların ödevlerini yapmamalarını sadece destek çıkmalarını istedi. Günümüzde en üstün bilgi alma yolunun okumadan geçtiğine dikkat çeken Güneş, “Radyo, televizyon gibi araçlar ne kadar gelişirse gelişsin, sözlü bilgi aktarmada sınırlıdır. Bir spiker veya öğretmen, konuşarak saatte en fazla 9 bin kelime aktarabilir. Orta düzeyde bir okuyucu ise saatte 27 bin kelime okuyabilir. Eğer hızlı okuma tekniklerini kullanırsa bu 71 bin kelimeye çıkabilir. Sadece günümüzde değil, gelecekte de okuma, dinlemeye göre daha geçerli” diye konuştu. Eğitimde kitap ve metin seçiminin çok önemli olduğunu anlatan Güneş, hayvan hikâyelerinin çocukların okuma ve anlama becerilerini geliştirmediğini savundu. |
16.04.2010 |
HAYVAN HİKÂYELERİ AĞIRLIKLI KİTAPLAR 1600’lü yıllarda yazılan Fabl’da La Fonten yaşadığı dönemin çelişkilerini, sorunlarını ve öç alma duygularını yansıttığını ifade eden Güneş, “Karga-aristokrat, aslan-kralı, karınca -halk gibi. Rousseau bunu yetişkinlere yönelik, çocuk eğitime uygun değil diye eleştirmiştir” ifadesini kullandı. Ülkemizdeki bazı çocuk kitaplarının da hayvan hikâyeleri ağırlıklı olduğunu aktaran Güneş, şunları kaydetti: “Öküze özenen kurbağa, ayı, leylek, ördek gibi. Çocuk kitapları sanki hayvanları tanıtım kitapları gibi. Çocuklar hayvanlara ilgi duyabilir, ama bunun bir derecesi olmalı. Sürekli hayvan hikâyeleri okuyarak geleceğe yön verilemez. Altın yumurtlayan tavuk, sihirli değnek, sihirli lamba, dile benden ne dilersen, cinler, periler, uçan halılar gibi kitaplar öğrencileri pasifleştirmekte ve erken yaşlarda kolay para kazanma yollarına yöneltmektedir. Bu tür kitaplar çocukları çabuk zengin olma, çalışmadan çabalamadan kazanma, sorunları çözme, her istediğini elde etme gibi anlayışlara götürmektedir.” Aile ve öğretmenlerden kitap seçimine dikkat etmelerini isteyen Güneş, “Dil ve zihinsel becerileri geliştiren, sorgulama yapan, sorun çözmeye, çok yönlü düşünmeye, çıkarım yapma gibi becerileri geliştirecek kitaplar seçin” tavsiyesinde bulundu. |
16.04.2010 |
Açık ten rengi, kemik erimesi riskini arttırıyor HALK arasında ‘’kemik erimesi’’ olarak bilinen osteoporoz, kemiklerde kırık gelişmediği sürece pek kendini göstermediği için sinsi ilerliyor. Boy kısalması ve sırtta kamburlaşma kemik erimesinin geliştiğini ve ileri bir noktaya geldiğini gösteriyor. Akrabalarında osteoporoz hikâyesi olan, zayıf, açık renk tenliler, hareketsiz hayat süren ve erken menopoza giren kişiler kemik erimesi açısından risk taşıyor. Bunun dışında düşük kalsiyum alınması, sigara ve kafein tüketimi, kortizon gibi bazı ilâçların kullanılması ve tiroit gibi bazı hastalıklar riski arttırıyor. Türkiye Romatizma Araştırma ve Savaş Derneği (TRASD) Genel Sekreteri Prof. Dr. Ayşen Akıncı Tan, kemik yoğunluğunun azalması sonucu kırık riskinin artmasıyla kendini gösteren osteoporozun ciddiye alınması gereken önemli bir hastalık olduğunu söyledi. Hastalığın dünyada ve Türkiye’de görülme sıklığının yüksek olduğunu anlatan Tan, bu kişilerin dolgu maddesi azalmış, gözenekleri büyümüş daha güçsüz ve kolay kırılabilir bir kemik dokusuna sahip olduklarını anlattı. Kemik erimesi geliştikten sonra kaybedilen kemik miktarının bir daha telâfi edilmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Tan, ‘’Tanı konulduktan sonra tedaviyle ancak mevcut ilerleyiş durdurulabilir, bunun dışında kaybolan kemik miktarının vücuda kazandırılması çok zordur’’ dedi. |
16.04.2010 |
İklim için yeşil file TÜKETİCİ Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) İklim ve Çevre danışmanı Önder Algedik, sadece Ankara’da kişi başına bir file ve her aileye biyoçözünür çöp poşetleri dağıtarak 400 milyon adet poşetin kullanımının engellenebileceğini belirtti. Algedik, TÜDEF ve Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Ankara Şubesi işbirliği ile düzenlenen ‘’İklim İçin Yeşil File Kampanyası’’nın tanıtımı için düzenlenen basın toplantısında, petrol, doğal gaz, kömür ve bunların türevi malzemelerin sınırsız kullanımının iklim değişikliğine neden olduğunu söyledi. Türkiye’nin bütün sera gazı salınımı içinde atıkların payının yüzde 9 olduğuna dikkat çeken Algedik, Türkiye’nin 1990-2000 yılları arasında sera gazı salınımı oranının yüzde 119 arttığını vurguladı. |
16.04.2010 |
Zeytinyağı hem cildi, hem saçı koruyacak KOMİLİ, Akdeniz kadınlarının binlerce yıllık güzellik sırrı zeytinyağını, Komili şampuan ve saç bakım kremi serisinin ardından şimdi de duş jeli, sıvı sabun ve bakım sabunundan oluşan Komili % 100 tabiî zeytinyağlı vücut bakım serisine taşıdı. Zeytinyağının tabiîliği artık hem saçı, hem de cildi koruyacak. Besler, Rahatlatır ve Canlandırır olmak üzere 3 çeşitten oluşan seride, her çeşidin sıvı sabun, duş jeli ve bakım sabunu bulunuyor. Komili % 100 Doğal Zeytinyağlı Vücut Bakım Serisi benzersiz formülleriyle cilde özlenilen bakımı sunuyor. |
16.04.2010 |
Çocuklar, şiddet muhtevalı dizileri sokakta canlandırıyor ŞİDDET muhtevalı diziler ve bilgisayar oyunlarından etkilenen çocuklar, hayranı oldukları karakterleri sokakta canlandırıyor. Fatih’te arka sokaklarda toplanan çocuklar, gerçeğine bire bir benzeyen otomatik tüfekler ve uzun namlulu silahlar ile birbirlerine boncuk atıyor. Rating rekorları kıran şiddet içerikli diziler ve bilgisayar oyunlarından etkilenen çocuklar, izledikleri karakterlere özenip, sokakta aynısını yapmaya çalışıyor. Dizideki karakterler gibi olmak isteyen çocuklar, orada gördükleri silahların benzerini almak için oyuncakçı dükkânının kapısını çalıyor. Oyuncakçıda bulunan silâhlar ise dizideki silâhlar ile birbirine büyük oranda benziyor. Kimi çocuklar oyuncak tabancayı tercih ederken; kimileri ise otomatik tüfek ya da uzun namlulu silâhları tercih ediyor. Silâhların şarjörlerinde ise küçük boncuklar bulunuyor. Fatih’te arka sokaklarda okul çıkışı toplanan çocuklar, yanlarında getirdikleri oyuncak silâhları ile birbirlerine boncuk atıyor. Attıkları boncuğun belki de gözlerine gelmesi durumunda kör olacaklarından habersiz olan çocuklar, bu oyunu dizilerdeki karakterlerden esinlenerek oynadıklarını belirtti. ‘Hangi dizileri izliyorsunuz?’ sorusuna bazı çocuklar ‘Ezel’ cevabını verirken, bazıları ise ‘Kurtlar Vadisi Pusu’ şeklinde yanıt veriyor. Kimileri dizideki Polat Alemdar’ı sevdiğini söylüyor, kimileri ise Memati karakterine duyduğu hayranlığı ifade ediyor. |
16.04.2010 |