İngiltere'de yayınlanan Financial Times gazetesinde çıkan bir yorum yazısında, "AB'nin son 50 yılda istikrar ihraç etmekte büyük başarı kaydettiği, AB'ye üyelik amacının İspanya ve Portekiz'in faşist diktatörlüklerden kurtulmasına yardımcı olduğu" ifade edildi.John Tornhill imzalı yazıda, “birliğin pek çok Orta ve Doğu Avrupa ülkesinin dönüşüm sürecinde de etkili olduğu" belirtilerek, "AB'nin sihirli iksiri Avrupa içinde aynı istikrar ve kabulü yaşamaya can atan Türkiye için neden etkili olmasın?" ifadesi kullanıldı.
Gazetenin yorum sayfalarında yer alan John Tornhill imzalı, “Türkiye’nin Avrupa Umutlarına Darbe Vurmanın Tehlikeleri’’ başlıklı yazıda, “AB’nin son 50 yılda istikrar ihraç etmekte büyük başarı kaydettiği, AB’ye üyelik amacının İspanya ve Portekiz’in faşist diktatörlüklerden kurtulmasına yardımcı olduğu” belirtildi.
“Birliğin pek çok orta ve Doğu Avrupa ülkesinin dönüşüm sürecinde de etkili olduğu” belirtilen yazıda, “AB’nin sihirli iksiri Avrupa içinde aynı istikrar ve kabulü yaşamak için can atan Türkiye için neden etkili olmasın?” ifadesi kullanıldı.
“Türkiye’nin AB üyeliğine karşı olan çevrelerin ülkenin çok büyük, çok fakir ve Avrupa’ya çok yabancı olduğu görüşlerini savunduğuna” dikkat çekilen yazıda, bu çevrelerin Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkarken ortaya koydukları diğer görüşlere de yer verildi.
“Türkiye AB’nin katı üyelik kriterlerini yerine getirse bile bütçe gerekçeleri sebebiyle 2014 yılından önce ülkenin Birliğe üyeliğinin mümkün olmadığı” ifade edilen yazıda, “o tarihe kadar AB içindeki kamuoyu görüşlerinin değişebileceği ve Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkan Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy’nin görevinden ayrılabileceği” kaydedildi.
Yazıda, “O tarihe gelindiğinde zaten belki Türk halkının kendisi, AB’ye tam üyeliğin politik egemenliklerinin ziyadesiyle sulandırılması anlamına geleceği sonucuna varabilecek” ifadesi kullanıldı. Yazıda, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın son seçimden bu yana reform sürecini sürdürmekte başarısız olduğu ve daha ziyade yargıyla bir bilek güreşi içine hapsolup kaldığı” öne sürüldü. Yazıda, “Türkiye’nin AB’nin demokratik normlarına ulaşmak için önünde daha alması gereken uzun bir mesafe bulunduğu” da savunuldu.
Yazının son bölümünde de “büyük belirsizliklere rağmen AB ile Türkiye arasındaki yakınlaşmanın her iki tarafın da çıkarına olduğu’’ vurgulandı.
“Türkiye’nin üyelik sürecinin engellenmesinin aptalca olacağı” ifade edilen yazıda, “AB’nin sihirli iksirinin zehre dönüştürülmemesi ve oluşturulan istikrarın bozulmasının önlenmesi gerektiği” kaydedildi.
|