Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘’AB’den beklentimiz, müktesebata ve demokratik standartlara tam uyum sağlamak için çıktığı bu yolda Türkiye’nin hevesini kırmaması ve taahhütlerine bağlılığını sürdürmesidir’’ dedi.
Türk-İtalyan Medya ve Ekonomik Forumunun Çırağan Sarayında gerçekleştirilen gala yemeğinde konuşan Erdoğan, Türkiye’nin her zaman Avrupa tarihinin siyasî ve kültürel coğrafyasının ayrılmaz bir parçası olduğunu vurgulayarak, bugün de Avrupa’nın fikir, san’at ve kültür anlamında yeni hamleler yapması ve yeni ufuklara açılmasında Türkiye’ye ihtiyacı bulunduğuna inandığını söyledi. Erdoğan, ‘’Bizler inanıyoruz ki Türkiye’nin içinde yer aldığı bir AB, küresel bir aktör olacaktır. Türkiye’nin üyeliğinin birlik için sağlayacağı avantajlar, AB’nin geleceğine yönelik ve vizyonuyla da yakından ilgilidir” diye konuştu. Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğinin sadece Avrupa ve çevresinde barış ve istikrarın korunmasına katkı sağlamayacağını, aynı zamanda Avrupa değerlerinin geniş bir coğrafyaya yayılması için de fırsat olacağını dile getiren Erdoğan, Türkiye’nin AB ile bütünleşmesinin, tüm siyasal, ekonomik, kültürel, sosyal ve bunların ötesinde stratejik sonuçlarıyla çıtanın sınırlarını aşan önemli bir proje olduğunu söyledi. Erdoğan, Türkiye’nin Avrupa yolculuğunun, Türk halkının akılcı bir seçimi olduğunu ve tam üyelik hedefiyle çıkılan bu yolda başka bir seçeneğin bulunmadığını dile getirerek, zaman zaman bazı engellemelere rağmen Türkiye’nin AB yolunda kararlı olduğunu vurguladı. Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’AB’den beklentimiz, müktesebata ve demokratik standartlara tam uyum sağlamak için çıktığı bu yolda Türkiye’nin hevesini kırmaması ve taahhütlerine bağlılığını sürdürmesidir. Hep söylüyorum; maç esnasında kural konulmaz. Maça başladık, maç esnasında kurallar değişiyor. Tamam da kardeşim, nerede görüldü böyle bir şey. AB müktesebatı var. Bu müktesebat çerçevesinde yola devam etmemiz lazım. Düdük çalıyor, ‘Bir dakika kurallar değişti’... Olmaz böyle bir şey. Ve bu siyasetçilerin güvenini yok eder, halkların siyasetçilere bakışını değiştirir.’’
|