Türkiye’de neredeyse her gün 300 kişinin ölümüne yol açan sigaranın, şirketlerce halka birçok taktik kullanılarak pazarlanmaya çalışıldığı belirtiliyor.
EDİRNE - Temiz Nefes Sigarasız Yaşam Derneği’nden alınan bilgilere göre sigara üreticilerinin, tüketimi arttırmak için, sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde günde 23 milyon dolar pazarlama bütçesi harcıyor. Türkiye’de neredeyse her gün 300 kişinin ölümüne yol açan sigaranın, şirketlerce halka birçok taktik kullanılarak pazarlanmaya çalışıldığı belirtiliyor.
Şirketlerin çocukları, gençleri ve kadınları da hedef alarak acımasız pazarlama taktikleri uyguladığı belirtilirken, şirketlerin pasif sigara içme konusundaki bilimsel gerçekleri çarpıttığı, tüketicileri düşük katran ve düşük nikotin gibi sahte tanımlamalar ile aldattığı ifade ediliyor.
Sigarasız ortam yasalarını engellemek üzere sigara şirketlerinin bazı söylemler ürettiği ve sigara firmalarının, ölümcül ürünlerini satabilmek için sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde yılda 8,4 milyar dolar, günde ise 23 milyon dolar pazarlama bütçesi harcadığı belirtiliyor.
SÖYLENTİLER
İşte sigara ile ilgili söylentiler ve gerçekler şu şekilde:
SÖYLENTİ: Çevresel tütün dumanı sadece sevimsiz, can sıkıcı bir konudur.
GERÇEK: Sadece can sıkıcı değil, sağlığı, hayatı tehdit eden bir tehlikedir. Ülkemizde binlerce insanın ölümü basit bir konu olarak ele alınamaz. Tütün endüstrisi, bu söylentilerini desteklemek için yalan bilim üreterek, delil düzeyleri yetersiz olan çalışmalar ile çevresel tütün dumanının zararlı olmadığını iddia edebilmektedir. Ancak çevresel tütün dumanının zararlı olduğu kesindir ve yıllardır bilinmektedir. İş yerlerinde iş ilişkili ölümlerin yüzde 14’ünden, bütün akciğer kanserlerinin yüzde 2.8’inden çevresel tütün dumanı sorumludur. Ölen işçilerin çoğu ikram ve servis sektöründe çalışmaktadır. Ancak çevresel tütün dumanı her meslek grubunda sorun oluşturabilir.
SÖYLENTİ: Kişisel tercihlere saygılı olmak gereklidir. Sigara içmeyen kişilerin, içenlerin sigara içme özgürlüğüne saygılı olmaları zorunludur.
GERÇEK: Bu taktik, tütün endüstrisinin en sık başvurduğu yaklaşımdır. Çevresel tütün dumanının oluşturduğu sağlık risklerinin yanında, sigara içmeyenlerin duman altı olmaktan rahatsız olmaları ve bunu istememeleri de bir diğer kişisel tercih olup, bu isteğe de saygı gereklidir. Gerçek ve etkili çevresel tütün dumanının engellenmesi ile Finlandiya, İrlanda, Yeni Zelanda, Uruguay gibi ülkelerden çok olumlu geri bildirimler alınmıştır.
SÖYLENTİ: Dumansız ortam girişimleri sonuçsuz kalır. Tam Dumansız Ortam (TDO) sigara içen ve içmeyen herkes tarafından desteklenmekle birlikte bu şartı sağlamak imkânsızdır.
GERÇEK: İrlanda, Norveç, Yeni Zelanda verilerine dayanarak TDO uygulamaları fazlasıyla işe yaramaktadır ve uygulaması hiç zor değildir.
SÖYLENTİ: Dumansız çevre girişimleri ile restoran ve kafeteryalarda iş kayıpları olur.
GERÇEK: Tütün endüstrisi kendi iş kaybından korkmaktadır. Kanada, İrlanda, İtalya ve Norveç’ten yayınlanan raporlarda, iç ortamlarda sigara yasağı uygulanması iş yerlerinin gelir düzeylerini azaltmamıştır.
SÖYLENTİ: Sigara yasakları, içenlerin hak ve özgürlüklerine aykırıdır.
GERÇEK: Çok sayıda insanın sigara içmediği, içmekte olan çoğu insanın da bırakmak istediği göz önüne alınarak, dumansız çevre yasaları insan haklarına aykırı değildir.
Bütün bu söylentileri uyduran tütün endüstrisi gerçekte kendi gelirlerinin kaybından endişe duymaktadır. Sigaranın sağlığı tehdit ettiği konusunda şüpheleri yoktur ve bu gerçeği yıllardır bilmektedirler.
|