Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 03 Temmuz 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Elazığ’da bir meydan

Sıcak altında bekleyen insanların bu tıkış tıkışlıkla neden kendilerine eziyet verdiklerini, arkaya doğru biraz açılmadıklarını doğal olarak merak ettim.

İleride yazabileceğim konuları not ettiğim deftere bakarken, Elazığ gezisinde miting meydanıyla ilgili almış olduğum bazı notları tekrar okudum ve bu konunun yazılması için ortamın gayet uygun olduğunu düşündüm.

Aslında yazacağım konu Türkiye’nin ilelebet sorunudur. Ne zaman yazsanız, gündem dışı kalmanız mümkün değildir.

Konu asker-sivil ilişkisi ve ordunun Türk demokrasisi içindeki konumu... Gördüğünüz gibi bu yazıyı 50 yıl önce de 50 yıl sonra da yazabilirdim.

Güncellik açısından bir şey fark etmezdi.

Başbakan Erdoğan ile Elazığ’da yapacağı mitingi izlemek için gitmiştik.

Miting alanına vardığımızda alanı dolduran kalabalığın fiziksel dağılımında bir tuhaflık olduğunu hissettim.

İlk bakışta fazla kalabalık yok gibi geliyordu insana. Çünkü arka alanlar boştu ama insanlar öne doğru tıkış tıkıştı. Yani kalabalık hayli fazlaydı. Sadece istedikleri kadar yayılamamışlardı.

Sıcak altında bekleyen insanların bu tıkış tıkışlıkla neden kendilerine eziyet verdiklerini, arkaya doğru biraz açılmadıklarını doğal olarak merak ettim.

Öğrendim ki; arka arazi askeri bölgeymiş ve sivil insanların askeri alanı doldurmasına izin verilmemiş.

Bu doğal bu uygulamayı eleştirmiyorum. Sakın ha; yanlış anlamayın. Sadece bu görünümden, bu miting alanından bir Türkiye tarihi çıkarmaya çalışıyorum.

Bizim hayatımızda da askerler bazen de zorunlu olarak hareket alanlarımıza kısıtlama getirmediler mi? İnsanların demokrasiyi bütün coşkuyla yaşama girişimleri birçok defa kısıtlanmadı mı, askıya alınmadı mı?...

Getirilen kısıtlamalar, askerlerin keyfe göre yaptıkları bir şey değil tabii ki... Miting alanında olduğu gibi hayatta da bazı zorunluluklar, bazı durumda yapılması gerekenler var onlara göre.

Bunların sonucunda coşkulu insanların hareket alanı hep daraldı. Tıkış tıkış oldu tüm toplum ve o gün miting alanında olduğu gibi insanlar çok bunaldı, çok şey çektiler.

Birçok darbe görmüş ve bazılarından hayli direkt olarak etkilenmiş bir insan olarak; o gün miting alanında olanları görünce ‘Burası Türk demokrasisinin bir sembolü’ dedim ve öyle de yazmışım not defterime.

Demokraside ideal olarak siviller, askerler tarafından itilip kakılmayacaklar ve gerektiğinde de askerin alanına yayılacaklar tabii ki...

Bu gerçeği olgunlukla karşılamayı öğrendiğimizde hepimizde bir rahatlama olacağına eminim ben.

Akşam, 2 Temmuz 2007

Serdar TURGUT

03.07.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Viva El İslâm

  367’de başını kuma gömen medya!

  Mazot ve kitap

  Bizde adalet fikri

  Elazığ’da bir meydan

  Ankara’da hükümet mi, Türkiye’de iktidar mı?


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004