Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Avrupa Birliği’ne entegrasyon sürecini derinleştirmek açısından kamu reformunun da, öncelikle ele alınması gereken bir konu olduğunu belirterek, ‘’Ne yazık ki, gerek ekonomik, gerekse demokratik reformların özümsenmesinde, ilerlemenin en az sağlandığı alan yargıdır” dedi.
TÜSİAD olağanüstü Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısında konuşan Yalçındağ, yapılacak işler listesinin hala çok kalabalık ancak zeminin belli bir ölçüde düzleşmiş olduğunu söyledi. Yalçındağ, ‘’Şimdi artık bir yandan makro planda eksikleri tamamlarken bir yandan da dikkatimizi ekonomide mikro tabanın güçlenmesine, sosyal hayatta küresel ısınma gibi sorunlara duyarlılığın arttırılması da dahil her türlü küresel gelişmeye ayak uydurmaya yatkın bir toplumsal yapının oluşturulmasına, sosyal dengesizliklerin giderilmesini, siyasetin ve yargının yeniden yapılandırılmasına yöneltmemiz gerekiyor. Çünkü bunlar olmaksızın ekonomide ve siyasette kalıcı bir istikrar elde etmek mümkün gözükmüyor’’ diye konuştu.
Bireylerin değişen ve çeşitlenen ihtiyaçlarına cevap vermek, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne entegrasyonunu ve demokratikleşme sürecini derinleştirmek açısından kamu reformunun da, öncelikle ele alınması gereken bir konu olduğunu bildiren Yalçındağ, reform sürecinin en kilit kurumlarından birinin yargı olduğunu söyledi.
Yalçındağ, şunları kaydetti:’’Ne yazık ki, gerek ekonomik, gerekse demokratik reformların özümsenmesinde, ilerlemenin en az sağlandığı alan yargıdır. Hukukun üstünlüğünün sağlanmasında yaşanan sorunlar, bütün çabalara karşın, giderilememiştir. Bu nedenle öncelikle bağımsız ve tarafsız bir yargının oluşmasını sağlayacak, fiziksel altyapıdan, insan kaynaklarına kadar geniş bir yelpazede konuyu ele alan bir reform çalışmasının başlatılması gerekmektedir. Yargı sistemindeki olumlu gelişmeler, yatırımlardan, aile hayatına, demokrasiden kadının statüsünün yükselmesine kadar, akla gelen gelmeyen her alana olumlu etkide bulunacaktır. Adalet duygusunu yitirmiş bir toplumun gelecekten beklentisi de olmaz.’’
|