nı gizlemeyen Şeyh Muhammed Bahit, kendisiyle aynı kanaatte olduğunu bildirdi. Kendisi de aynı dü-
şünceye sahip olmakla beraber, Bediüzzaman’ın bu kadar veciz ve keskin beyan tarzına hayran
olduğunu belirtti. “Bu gençle münazara edilmez” (Tarihçe-i Hayat, s. 50.) dedi. Akabinde, bu kadar ve-
ciz ve beliğane bir tarzda ifade etmenin ancak Bediüzzaman’a has olduğunu ifadelerine ekledi.
Şeyh Muhammed Bahit’in soru sormaktaki amacı Bediüzzaman’ı cevap veremez duruma düşürüp
susturmak değildi. Bediüzzaman ile ilgili sözler duyduktan sonra kendisiyle görüşüp müthiş zekâsını
tecrübe etmek ve gelecek hakkındaki fikirlerini öğrenmek istedi. Bir bakıma sorduğu soru ile ufkunu
ve siyaset âlemindeki cereyanları ne şekilde ihata edip gördüğünü ölçtü. Aldığı cevaptan sonra kullan-
dığı ifadeler, kendisinin hakşinas biri olduğunu ve aynı zamanda memnun kaldığını göstermektedir.
Şeyh Muhammed Bahit ve Bediüzzaman arasında güzel bir sohbet ile başlayan samimî dostluğun
daha sonra da devam ettiği anlaşılmaktadır. Mısır’a dönen Şeyh’in çevresindekilere Bediüzzaman’ı an-
latması ve yayın faaliyetleri, Bediüzzaman ve dolayısıyla sonraki yıllarda Risale-i Nur’un Mısır’da
yayılmasına önemli katkı yaptı. Bediüzzaman’ın lehinde muhtelif zamanlarda övücü makaleler yazıl-
dı. Özellikle Abdullah Çaviş’in El-Ahram gazetesindeki makalesi büyük övgüleri dile getirdi. (Tarihçe-i
Hayat, s. 613; Abdulkadir Badıllı; Bediüzzaman Said-i Nursî Mufassal Tarihçe-i Hayatı, s. 272.)
Muhammed Bahit, uzun ve bereketli bir ömür sürdü ve 18 Ekim 1935 tarihinde Kahire’de vefat et-
ti. Muhtelif konularla ilgili olarak eserler yazmış olması, güncel meselelerle ilgili yakından ilgilendiğini
göstermektedir. Nitekim Bediüzzaman’a sorduğu soru da ilginç ve aynı zamanda günceldir. Yazdığı
eserlerde; Kur’ân-ı Kerîm’in tercümesi ile ilgili tartışmalara katıldı, günün meseleleri ile ilgili ilmî ve ak-
tif bir şekilde düşüncelerini sergiledi, İslâmda hükümetin şekli, din ve sosyal hayatta kadının yeri,
İslâmın ilim ve teknolojiye bakışı gibi muhtelif konularda düşüncelerini dile getirdi.
ŞIK:
Bu isim İslâmiyet’ten önce farklı zamanlarda yaşamış iki ayrı Arab kâhinine aittir. Bunlardan il-
ki Arabların ilk kâhinlerinden biridir. Ikincisi ise El-Yaşkari adındaki Şık’tır. Bu ikinci Şık yine kendisi gibi
meşhur olan Arab kâhini Satih’le aynı dönemde yaşamıştır. Şık da yine Satih gibi Peygamberimizin ge-
leceğini müjdeleyen kâhinlerden biridir.
-T-
TEVFİK:
Asıl ismi Tevfik Göksü olan Şamlı Hafız Tevfik 1887 yılında Barla’da doğdu. 1965 yılında Bar-
la’da vefat etti. Kabri de Barla’dadır. Subay olan babası Veli Bey ile beraber yirmi yıl Şam’da kalmasından
dolayı “Şamlı” lakabıyla anılmıştır. Üstadın, Şam’da Emeviye Camiinde verdiği vaazı babasıyla birlikte
dinlemiştir. Babası ona Üstadı göstererek, “Bu zat meşhur bir zattır. Ona iyi bak, ileride bu zata hizmet
edeceksin” demiştir. Babasını bu sözü seneler sonra gerçekleşir. Üstat Barla’ya sürgün edildiği yıllarda
ona talebe, Nurlara kâtip olur.
— Ü —
ÜVEYSÜ’L-KARANÎ:
Peygamber Efendimiz zamanında yaşamış büyük velî. Asıl ismi Üveys bin amir
el-Karni’dir. Yemen’in Karn köyünde doğdu; doğum tarihi tam olarak bilinmemektedir. Hicrî 37 (657)
yılında şehit edildi. Peygamber Efendimizin sağlığında Müslüman oldu. Fakat onu göremediği için Sa-
habi olamadı. Tabiinin büyüklerinden olduğu hadis-i şerif ile bildirildi. Veysel Karanî Yemen’de deve
güder, geçimini onunla sağlardı. En önemli vasfı Peygamber Efendimize olan aşkı, ibadete canla başla
devamı ve annesine olan saygı ve sevgisidir. Peygamber Efendimiz vefatına yaklaşınca, hırkasının Vey-
sel Karanî’ye verilmesini istedi ve vefatından sonra Hz. Ömer ve Hz. Ali (
RA
) tarafından hırka ona teslim
edildi. Veysel Karanî’ye hediye edilen hırka-i şerif günümüzde İstanbul-Fatih’deki Hırka-i Şerif Camiin-
de her sene Ramazan ayında ziyarete açılmaktadır.
ÜZEYİR (
AS
):
Kur’ân-ı Kerîm’de adı geçmekle birlikte peygamber olup olmadığı hakkında tartışma
olan bir zattır. Yine Kur’ân-ı Kerîm’de, Yahudilerin ona Allah’ın oğlu iftirasında bulunduklarından bah-
sedilmektedir.
SÖZLER | 1301 |
Ş
AHIS
B
İLGİLERİ