Lem'alar - page 1141

Lem’aLar | 1141 |
ş
aHıSB
ilgileri
düşüncesiyle onu Beytülmukaddes'e hizmetçi olarak adayacaktı. Bir süre sonra hamile kaldı. Bu arada
henüz Meryem doğmadan babası İmran vefat etti. Kur'ân-ı Kerîm'in 3. suresi, İmran'ın adına izafeten,
İmran Ailesi anlamına gelen Âl-i İmran adını almıştır. Hunne erkek evlât beklerken Hz. Meryem dünyaya
geldi. O sıralarda Mescid-i Aksa'nın hizmetine kız çocukları kabul edilmediğinden ve anne de adağını
yerine getiremeyeceğinden dolayı üzüldü. "Rabbim, ben kız doğurdum. Benim istediğim erkek çocuk
kız gibi değildir. Ben ona Meryem adını verdim. Onun ve neslinin, kovulmuş şeytanın şerrinden
korunması için Sana sığındım" (Âl-i İmran, 36) dedi. Çocuğunu alıp Mescid-i Aksa'ya götürdü. "Alınız,
bu çocuk buraya adaktır" deyip, hizmetçilere bıraktı. Getirilen evlât İmran gibi tanınmış ve ileri gelenin
çocuğu olduğundan dolayı bir çok kişi onu yetiştirip büyütmek istedi. Ayet-i kerîmede (Âl-i İmran, 37),
adağın güzel bir surette kabul edildiği ve Meryem'in güzel bir çiçek gibi yetiştirildiği, Zekeriya
Aleyhisselâmın himayesine verildiği belirtilmektedir.
Hz. Meryem, on beş yaş civarında iken Yusuf-i Neccar isminde bir gençle nişanlandı. Ancak, bu nişan
evlilikle neticelenmedi. Hz. Meryem yalnız başına yaşamaya ve kimseyle görüşmemeye devam
ederken yanına melekler geldi. Ona, "Muhakkak ki, Allah seni seçkin kıldı, ter temiz yaptı ve dünya
kadınlarına üstün tuttu. Ey Meryem! Rabbine ibadete devam et, secdeye kapan ve Allah huzurunda
eğilenlerle beraber sen de rukûa var." (Âl-i İmran, 42-43) dediler. Melekler, Cenab-ı Hakkın kendisine
"Ol" emriyle bir evlât ihsan edeceğini müjdelediler. Adının da Meryem oğlu Mesih İsa olduğunu
bildirdiler. "O dünyada ve ahirette büyük bir şerefe ve Allah katında yüksek bir dereceye sahiptir." "O
hem beşikte iken, hem de yetişkin iken, insanlarla aynı şekilde konuşur ve Allah'ın salih kullarındandır"
(Âl-i İmran, 45-46). Hz. Meryem, nasıl çocuk sahibi olabileceğini sordu ve hiçbir insanın kendisine el
sürmediğini söyledi. Melekler de onu tasdik ettiler. "Lâkin Allah dilediğini yaratır. Bir şeyi murad ettiği
zaman Onun işi sadece 'Ol' demektir; o da oluverir." (Âl-i İmran, 47) Hz. Meryem, bir süre sonra hamile
kaldı. Bir müddet sonra da normal hamilelik emarelerini görmeye başladı. Yahudiler durumu öğrenince
iftira etmeye başladılar. Bu iftiralara çok üzülen ve doğum zamanı yaklaşan Hz. Meryem, insanlardan
uzak bir bölgeye, Beytü'l-Lahm'e çekildi. "Nihayet doğum sancısıyla bir hurma dalına yapıştı. 'Ne olurdu',
dedi, 'bundan evvel ölüp de unutulup gitseydim!" "Aşağıdan ona 'Sakın üzülme' diye bir nida geldi.
'Rabbin senin aşağı tarafında bir dere yarattı." "Hurma ağacını kendine doğru silkele; üzerine taze
hurma dökülsün." "Hurmadan ye, dereden iç. Gözün aydın olsun. İnsanların birini gördüğünde, 'Ben
Rahman için oruç adadım; bugün hiçbir insanla konuşmayacağım' de." (Meryem, 23-26) Hz. Meryem'in
tedirginliği, insanların Ona karşı gösterecekleri tepkiden ve asla gayr-i meşru bir şey yapmadığı halde,
çok çirkin bir iftira ile karşı karşıya kalacağından kaynaklanıyordu. Çocuğunu alıp kavminin yanına gitti.
İnsanlar ona, "Ey Meryem, dediler, and olsun ki, sen çirkin bir şeyle geldin." (Meryem, 27). Hz. Meryem
de çocuğunu işaret edince, beşikteki çocukla nasıl konuşacaklarını sordular. Bu esnada küçücük İsa
konuşmaya başladı; "Ben Allah'ın kuluyum. O bana kitap verdi ve beni peygamber yaptı. Bulunduğum
her yerde beni mübarek kıldı. Yaşadığım müddetçe bana namaz ve zekatı emretti. Ve beni anneme
itaatkar kıldı. Beni bedbaht bir zorba yapmadı. Doğduğum gün de, öldüğüm gün de, diri olarak
haşredileceğim gün de selâmet üzerimedir." (Meryem, 30-33) dedi. Hz. İsa'nın konuşması İsrailoğullarını
şaşkına çevirdi. Şaşkınlığı üzerlerinden atamamakla birlikte dedikodu yapmaktan ve iftira etmekten
de vazgeçmediler. Aralarında ihtilâflar çıktı. Bu sıralarda Filistin'de bulunan Yahudi kral çocukları
öldürtüyordu. Çocuğunun da tehlikede olduğunu düşünen Hz. Meryem, İsa Aleyhisselâmı yanına alıp
Mısır'a göç etti. On iki yıl boyunca Mısır'da kaldılar. Daha sonra Kudüs'e giderek Nâsıra kasabasına
yerleştiler. Hz. Meryem, oğlunun peygamber oluşunu görme bahtiyarlığına ulaştı. İsa Aleyhisselâmın
göğe kaldırılışından altı yıl sonra Hakkın rahmetine kavuştu.
1...,1131,1132,1133,1134,1135,1136,1137,1138,1139,1140 1142,1143,1144,1145,1146,1147,1148,1149,1150,1151,...1406
Powered by FlippingBook