25 yaşında, eğitim hayatını derecelerle tamamlamış, idealleri olan bir genç olarak size güzel şeylerden bahsetmek isterdim.
Umutlarımdan, gençliğimden aldığım güçten ve barış dolu bir dünya için olan hedeflerimden bahsetmek isterdim. Fakat ben size 25 yaşında, hayatının 1 yılını hapishanede geçirmiş, üzerindeki ‘TÜM KIYAFETLERİ VE ÇAMAŞIRLARI” alınmak suretiyle izah etmeye haya edilecek kadar iğrenç aramalardan geçirilmiş yaralı bir genç olarak yazıyorum. Sesimi duyan herkese sesleniyorum: BEN TERÖRİSTMİŞİM! Böyle buyurdular. Bu buyruklarının gereği olarak da hayatımın 5-6 yılını daha alacaklarını söylediler, 3 -5 dakika içince elimize bir kâğıt tutuşturarak.
Tescilli komedi (!)
Bu tescilli komedi (!) üzerine aklıma şu düşünce geldi: Back to the Future (Geleceğe Dönüş) filminde olduğu gibi bir 26 yıl sonrasını görmeyi çok arzu ederdim. O zamanın kötülerini, iyilerini, kahramanlarını, mazlûmlarını ve zulmedenlerini görmeyi çok isterdim. Filmde olduğu gibi bir ütopya makineden bahsetmeye çok da gerek yok aslında. Rahmetli Menderes’i idam eden cellâdın ölüsünün nerede ve ne şekilde bulunduğuna bakmak kâfi. Tarih tekerrür ediyor ve âdetullâh’ı kavrayan her şuur sahibi bu işin geleceği sonu öngörebiliyor.
İdam edin!
Menderes’in idamından sonra asılacak olan kişilerin sayısını az bulup da tepinerek ‘30-35 kişi asılmalıydı’ diye haykıranları anlatıyor tarihin şahitleri. Benim parmaklıklar ardında olduğum süre içinde de bir çok gazetede köşe yazarları ‘idam edilmemiz çağrısında bulunan’ yazılar yazmıştı. Çırılçıplak aramalardan geçirildiğimiz, hiçbir insanî değerin gözetilmediği, tecavüzcülerden bile daha ağır muameleler gördüğümüz cezaevini ise bizim için lüks görenler de çıkmıştı. ‘Orada keyifleri yerinde, hapishanede yatmaları bile onlara lüks. Başka bir formül düşünülmeli’ diyen sözde akademisyenin NTV ekranlarında yaptığı o konuşma gün gibi aklımda.
Siz ne yapardınız?
Soruyorum şimdi size: Ben teröristmişim, öyle buyurdular. Siz hayatınızın baharında hiçbir suça karışmamış, vatan sevgisiyle dolu bir insan olarak ‘defalarca aldatılan’ siyasilerin kumandasındaki yargı tarafından terörist ilân edilseniz ne yapardınız? 25 yaşındayım ve başım iki elimin arasında... Düşünüyorum. Peki şimdi ne olacak? Bu şartlar alında delirmemek için irade gösterip yönümü hakikate çeviriyorum ve tüm sorularımın cevabını Allah’ın vaadinde buluyorum. “Çünkü Allah Adildir. kimsenin âhını, kimseye bırakmaz.” (Al-i İmran, 4) Kimseden korkmadan Allah’ın bu vaadine iman ederek zulüm altında olan insanların sesi olduğunuz için sizlere teşekkür ederim. Allah sizlere bunun mükâfatını dünyada da ahirette de versin inşaallah.