Yeni Asya Gazetesi Genel Yayın Müdürü Kâzım Güleçyüz 15.11.2014' de Yeni Asya Afyon İlme Hizmet Vakfı tarafından organize edilen programın konuğu oldu.
Güleçyüz, hükümetin cemaatlere karşı tutumu ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
Cemaatler Türkiye'de cumhuriyetin kuruluşundan bu tarafa resmî ideoloji açısından bir rahatsızlık unsuru olageldi. Cemaatleri dini hayatı besleyen, dini ve manevi hayatı destekleyen, ayakta tutan, diri tutan, güçlendiren bir dinamik olarak gördüğü için ve kendisi de dinden arındırılmış, dinlerin tamamen vicdanlara hapsedildiği bir toplum yapısı inşa etmek istediği için bu hedefine engel olarak gördü cemaatleri. Ve bundan dolayı tasfiye etmeye çalıştı. Tarikatları kapattı, tekke ve zaviyeler kanunuyla. Ama cemaatler cumhuriyetle beraber ortaya çıkan yapılar olarak, tarikat kalıbına da girmeyen sosyal gerçekler olarak ortaya çıktı.
Ve her türlü taktiği denemelerine rağmen, baskı, mahkeme, yargılama, mahkumiyet, her türlü tehditleri işletme vesaire aleyhte propagandalar, toplumun gözünden düşürme gayretleri... Bunların hiçbirinde neticeye ulaşamadılar. Cemaatleri sistemin tanımadığı, yeraltı örgütü olarak gördüler hukuken. Bu da bir geçerlilik arz etmedi onlar açısından, istedikleri manada bir sonuç doğurmadı. Ama buna rağmen bu zihniyet, bu mücadele hep devam etti.
Çünkü kendi varlılığının devamı cemaatlerin zayıflamasına veya yok olmasına bağlı. Dolayısıyla cemaatler var olduğu müddetçe kendi hedeflerini gerçekleştiremeyecek. Bundan dolayı sürekli bu konuyu bir iç tehdit olarak gündemde tutmaya devam etti. 28 Şubat'ta bunun en son örneğini gördük.
Son dönemde de özellikle 2004 MGK kararlarıyla beraber bilhassa nurculuk hareketlerine, ve bir alt başlık Fethullah Gülen hareketine yönelik bir operasyon gündeme getirildi. Ve böyle bu zihniyetin hiçbir zaman değişmediği ve fırsat bulduğu an cemaatlerin üzerine gitme yoluna gideceğini gösterdi. Ve son dönemde yaşanan olayların ilginç tarafı, bu hedefe dindar siyasetçilerin iktidarda olduğu bir dönemde, onların işbirliği ve yardımıyla ulaşması.
Yani ilginçlik burada. Cemaatlerin büyük bir ekseriyeti bu iktidara destek verdi oylarıyla, halen de vermeye devam ediyor. Ama buna rağmen kendilerince en güçlü, tabanı en geniş bir cemaat olarak gördükleri Fethullah Gülen cemaatinden başlayarak böyle bir operasyonu başlattılar. Ama bir kısım cemaatlerin düşündüğü tarzda bu operasyon sadece onlarla sınırlı kalmaz. Çünkü onların gözünde irtica bir tehdittir ve bunun kapsamına herkes girer. Dindar olan, cemaat mensubu olan herkes onların nazarında bu tehdidin şümulu içerisindedir.
Konuşmanın yer aldığı videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz.