"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bartın'daki patlamada 41 madenci vefat etti - Arama kurtarma çalışmaları tamamlandı

15 Ekim 2022, Cumartesi 23:30
Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessesesinde meydana gelen patlamada 41 kişi vefat etti, arama kurtarma çalışmaları tamamlandı.

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğüne bağlı maden ocağında dün saat 18.15 sıralarında -300 kotunda nedeni belli olmayan kısmi bir patlama meydana geldi.

 

Patlamada 41 kişi vefat ederken, maden ocağındaki arama kurtarma çalışmaları tamamlandı.

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesesine ait maden ocağının içerisinde ve çevresinde, TTK tahlisiye, AFAD, UMKE, Türk Kızılay, polis, jandarma, sağlık ve gönüllülerden oluşan ekipler, güvenlik önlemlerini alarak çalışma yürüttü.

Bölgede konuşlandırılan AFAD'ın mobil koordinasyon tırındaki kriz masasında bilgiler değerlendiriliyor.

TTK'nin Zonguldak'ta konuşlu tahliye ekibi, 8 takım olarak maden ocağında arama kurtarma çalışması tamamlandı.

Sağlık ekipleri de 2 ambulans uçak, 5 UMKE aracı, 31 ambulans, 1 acil müdahale aracı ve 149 sağlık personeliyle çalışmalara katıldı.

Tahliye ve arama kurtarma ekiplerince ocaktan çıkarılan yaralılar, ambulanslarla hastanelere kaldırılıyor. Olay yerinde kurulan Acil Müdahale Merkezi'nde de yaralılara müdahale edildi.

AFAD da yaklaşık 100 personel, 26 araç ve 3 koordinasyon tırıyla arama kurtarma çalışmalarına katıldı.

Türk Kızılayda görevli 60 personel ve 40 gönüllü de arama kurtarma çalışmalarına katılanlar ile madenci yakınlarına gıda desteğinde bulundu.

 

Madende biriken duman, havalandırma bacaları vasıtasıyla tahliye edildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: En son 41'inci işçimize ulaştık

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, maden ocağında meydana gelen patlamanın ardından incelemelerde bulundu. AFAD Mobil Afet Koordinasyon Merkezi'ndeki, koordinasyon toplantısına başkanlık eden Erdoğan, "Şu andaki önceliğimiz yer altındaki işçilerimize ulaşmaktı. En son 41'inci işçimize ulaştık. Tabii o da rahmetli olmuş. Daha önce 40 olarak ilan edilmiş olan merhumlarımızın sayısı böylece 41 oldu. Hepsine Allah'tan rahmet diliyoruz, inşallah mekanları cennet olsun." şeklinde konuştu.

Bakan Dönmez: Arama kurtarma çalışmaları tamamlandı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Bartın'da dün akşamdan beri devam eden arama kurtarma çalışmalarımızı tamamladık. 41 madenci kardeşimiz hayatını kaybetti. Bütün kurumlarımızla tüm ailelerimizin, Bartın'ımızın yanındayız. Rabb'im böyle acıları bir daha yaşatmasın." ifadesini kullandı.

"Yaramız derin"

TTK tahlisiye ekibinde yer alan maden teknikeri Osman Demiral, gazetecilere, çalışmalar sırasında kullandıkları cihazlara ilişkin bilgi verdi.

Olayın tam olduğu yere gitmediklerini anlatan Demiral, "Kuyu dibine yakın, tam orta noktada temiz havanın olduğu bir yerde istasyonumuzu kurduk. İndiğimizde basınç yoktu ama olayın olduğu zaman bir basınç varmış." dedi.

Demiral, bölgede gruplar halinde çalıştıklarını belirterek, cihaz sayılarının yeterli olduğunu, aksi durumda takviyeler yapıldığını kaydetti.

Madenciliğin kolay bir sektör olmadığını vurgulayan Demiral, "Ailelerine baş sağlığı diliyoruz tekrardan. Yaramız derin, yorgunuz, aileler de üzgün." ifadesini kullandı.

Bakanlar bölgede incelemelerini sürdürdü

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, patlamanın ardından son duruma ilişkin açıklamalarda bulundu.

Soylu, "11 yaralımız hastanelerde. 6'sı Çam ve Sakura Şehir Hastanesinde, 3'ü Bartın Devlet Hastanesinde, 2'si özel hastanede. Bir yaralımız taburcu edildi. 110 madencimizden 58'i kurtarıldı." dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, patlamanın ardından bir galeride kısmen yaşanan yangına ilişkin, "Yangın büyük oranda kontrol altına alındı, soğutma çalışmaları devam ediyor." dedi.

Vefat edenlerin cenazeleri yakınlarına teslim ediliyor

Patlamada hayatını kaybeden işçilerin yakınlarının bekleyişi, cenazelerin bulunduğu Bartın Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi ile Bartın Devlet Hastanesi önünde sürüyor.

Kimlik tespiti yapılan madencilerin cenazeleri, işlemlerin tamamlanmasının ardından ailelerine teslim ediliyor.

Cenaze nakil araçlarına konulan işçilerin naaşları, cenaze namazının kılınacağı camilere götürülüyor.

Öte yandan, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Türk Kızılay ekipleri de hastane önünde bekleyen ailelere psikososyal destek veriyor.

Vefat eden madencilerin isimleri belli oldu

Olayın hemen ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, UMKE, AFAD ve diğer tüm ekiplerin arama kurtarma çalışmalarına başladığını belirten Soylu, vefat eden madencilerin, Ali Doğru, Aziz Köse, Berkay Pınarcıoğlu, Emrah Kaval, Enes Aydın, Ercan Akdeniz, Fikret Kansız, Gökhan Mercan, Murat Ergin, Rahman Özçelik, Ramazan Özer, Selçuk Ayvaz, Serkan Nakaş, Şuayip Okul, Yener Saygın, Mehmet Kara, Rasim Bulut, Sabri Akdere, Murat Öztan, Serhat Kahraman, Suat Demirkıran, Yasin Çelik, Güldal Serenli, Orhan Altun, Emrah Kaya ve Rıdvan Acet olduğu bilgisini paylaştı.

Şehit madencilere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır dileyen Soylu, maden ocağında kurtarılmayı bekleyen madencilerin ailelerine de sabır temennisinde bulundu.

Arama çalışmalarına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, sağlık bakan yardımcısı, grup başkan vekili, MHP genel başkan yardımcısı ve vali ile nezaret ettiklerini kaydeden Soylu, olaydan dolayı büyük üzüntü yaşadıklarını belirterek Allah'tan bir daha bu tip olaylara karşı karşıya bırakmamasını diledi.

Patlama sonrası yürütülen arama kurtarma çalışmalarına katılan maden işçileri de arkadaşlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor.

AA

Okunma Sayısı: 1815
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    16.10.2022 17:16:04

    "Madem öleceğim, vatanımda öleyim diye Van'a gittim. Her şeyden evvel, Van'da Horhor denilen medresemin ziyaretine gittim. Baktım ki sair Van haneleri gibi onu da Rus istilasında Ermeniler yakmışlardı. Van'ın meşhur kalesi ki dağ gibi yekpare taştan ibarettir. Benim medresem onun tam altında ve ona tam bitişiktir. Benim terk ettiğim yedi sekiz sene evvel, o medresemdeki hakikaten dost, kardeş, enis talebelerimin hayalleri gözümün önüne geldi. O fedakâr arkadaşlarımın bir kısmı hakiki şehit diğer bir kısmı da o musibet yüzünden manevî şehit olarak vefat etmişlerdi. Ben ağlamaktan kendimi tutamadım ve kalenin tâ medresenin üstündeki iki minare yüksekliğinde medreseye nâzır tepesine çıktım, oturdum." Bediüzzaman Said Nursi, İhtiyarlar Risalesi - 66

  • S.topuz

    16.10.2022 17:14:46

    "Harb-i Umumî'de, Rus'un esaretinden kurtulduktan sonra, İstanbul'da iki üç sene Dârülhikmette hizmet-i diniye beni orada durdurdu. Sonra Kur'an-ı Hakîm'in irşadıyla ve Gavs-ı A'zam'ın himmetiyle ve ihtiyarlığın intibahıyla İstanbul'daki hayat-ı medeniyeden usanç ve şaşaalı hayat-ı içtimaiyeden bir nefret geldi. "Dâü's-sıla" tabir edilen iştiyak-ı vatan hissi, beni vatanıma sevk etti. Madem öleceğim, vatanımda öleyim diye Van'a gittim." İhtiyarlar Risalesi - 66

  • S.topuz

    16.10.2022 17:11:12

    ..." Evet hastalıkların bir kısmı var ki; eğer ölümle neticelense, manevî şehid hükmünde şehadet gibi bir velayet derecesine sebebiyet verir. Ezcümle: Çocuk doğurmaktan gelen hastalıklar {(Haşiye): Bu hastalığın manevî şehadeti kazandırması, lohusa zamanı olan kırk güne kadardır.} ve karın sancısıyla, gark ve hark ve taun ile vefat eden, şehid-i manevî olduğu gibi, çok mübarek hastalıklar var ki, velayet derecesini ölümle kazandırır. Hem hastalık, dünya aşkını ve alâkasını hafifleştirdiğinden, vefat ile dünyadan, ehl-i dünya için gayet elîm ve acı olan müfarakatı tahfif eder; bazan da sevdirir." Bediüzzaman Said Nursi, Lemalar - 214

  • S.topuz

    16.10.2022 17:04:03

    "Evet çaresi var ve Risale-i Nur Kur'anın sırrıyla o çareyi iki kerre iki dört eder derecesinde kat'î isbat etmiş. Kısacık hülâsası şudur ki: Ölüm ya i'dam-ı ebedîdir; hem o insanı, hem bütün ahbabını ve akaribini asacak bir darağacıdır. Veyahut başka bir bâki âleme gitmek ve iman vesikasıyla saadet sarayına girmek için bir terhis tezkeresidir. Ve kabir ise, ya karanlıklı bir haps-i münferid ve dipsiz bir kuyudur veyahut bu zindan-ı dünyadan bâki ve nurani bir ziyafetgâh ve bağistana açılan bir kapıdır. Bu hakikatı "Gençlik Rehberi" bir temsil ile isbat etmiş." Bediüzzaman Said Nursi, Asa-yı Musa - 13

  • S.topuz

    16.10.2022 17:02:56

    "İkinci Mes'elenin Hülâsası Risale-i Nur'dan Gençlik Rehberi'nin güzelce izah ettiği gibi, ölüm o kadar kat'î ve zahirdir ki; bugünün gecesi ve bu güzün kışı gelmesi gibi ölüm başımıza gelecek. Bu hapishane nasılki mütemadiyen çıkanlar ve girenler için muvakkat bir misafirhanedir. Öyle de: Bu zemin yüzü dahi, acele hareket eden kafilelerin yollarında bir gecelik konmak ve göçmek için bir handır. Herbir şehri yüz defa mezaristana boşaltan ölüm, elbette hayattan ziyade bir istediği var. İşte bu dehşetli hakikatın muammasını Risale-i Nur hall ve keşfetmiş. Bir kısacık hülâsası şudur: Madem ölüm öldürülmüyor ve kabir kapısı kapanmıyor; elbette bu ecel celladının elinden ve kabir haps-i münferidinden kurtulmak çaresi varsa, insanın en büyük ve herşeyin fevkinde bir endişesi, bir mes'elesidir." Bediüzzaman Said Nursi, Asa-yı Musa - 13

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı