Alkin, "4.5G ile yeni bir dönem başladı. Bu konuda iddiasını arttırması için 300 bin kilometre omurga, 150 bin kilometre de kılcal fiber optik alt yapı yatırımına ihtiyacı var." dedi. 

Türkiye’de katma değerli servis sağlayıcıları sektörünün temsilcilcilerinden Mobil Servis Sağlayıcı İş Adamları Derneği (MOBİLSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin, bilişim sektöründe yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. ‘2016 Sektör Gündemi Toplantısı’ başlığında bir otelde basın mensuplarıyla bir araya gelen Alkin, toplantı sonrası Cihan'a özel açıklamalarda bulundu. Derneğin 'Elektronik Haberleşme Sektöründe Genişbant Etki Analizi ve Türkiye İçin Yol Planı' raporunu anlatan Alkin, "Türkiye'nin 2023 hedeflerini tutturabilmesi için mutlaka ulusal genişbant stratejisine ihtiyacı var. Bu anlamda da biz MOBİLSİAD olarak, Türkiye'de bir ulusal genişbant stratejisine ihtiyacı fark ettirebilmek adına bu raporu kamuoyuyla paylaştık." ifadelerini kullandı. 

Türkiye'de 4.5G ile yeni bir dönem başladığını hatırlatan Alkin, "Bu konuda Türkiye'nin iddiasını arttırması için 300 bin kilometre omurga, 150 bin kilometre de kılcal fiber optik alt yapı yatırımına ihtiyacı var. Bunun aşağı yukarı 160 bin kilometresi şuanda var. Demek ki Türkiye'nin kabaca bir 200 bin kilometre daha ama ağırlıklı olarak kılcal fiberoptik alt yapı yapması gerekiyor." şeklinde konuştu.

Fiberoptik alt yapı ile ilgili olarak Çin'den örneklerin dikkate alınması gerektiğini söyleyen Alkin, Çin'in '2016-2020 13. beş yıllık kalkınma planı'nda bu dönemi 'süper internet' yada 'internet plus' olarak adlandırdığını dile getirdi. Burada hedefin Çin nüfusunun yüzde 98.8'ine interneti kavuşturmak olduğunu kaydeden Başkan Alkin, 100 megabitlik bir hızla bunun gerçeklekleştirilmesinin hedeflendiğini belirtti. Ardından şöyle devam etti: 

"Bu çerçeve de Türkiye'de hem teknolojik alt yapının güçlenmesini hem de internet hızının artmasını sağlamamız gerekiyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye sadece mal değil aynı zamanda yazılım ihraç eden bir ülke olacak. Dünyaya büyük miktarda, belki en az 10-15 milyar dolar civarında yazılım ihraç edebilmemiz için yüksek bir internet hızına ve böylece belki de bu ihraç ettiğimiz yazılımları Türkiye'den dünyaya göndermeye ihtiyacımız var. Bizim esas üzerinde durduğumuz konu bütün bu işlerin gerçekleştirebilmesi için önce sanal otoyolların hazır olması. Dolayısıyla evlerin önüne lülks otomobilller çekebiliriz. Ama bunların gidebileceği bir karayolu, otoyol yoksa o zaman bu otomobillerin bir anlamı olmuyor. O yüzden de eğer internette dünyada iddialı bir ekonomi olacaksak bu konuda mutlaka teknolojik güçlü bir alt yapıya sahip olamamız lazım.”

Dünyadaki sanal alt yapı tamamlandığında 1 birimlik ulusal geniş bant alt yapısının, yaklaşık olarak iki yada üç katı katma değer getireceğinin altını çizen Alkin, “Dolayısıyla Türkiye'ye 24 milyar liralık bir alt yapı yatırımı yaparsa, bu 24 milyar liralık ulusal geniş bant alt yapı yatırımı Türkiye ekonomisine bekliyoruz ki 52 milyar ile 86 milyar lira arasında ek katma değer getirecek. Bu anlamda baktığımızda Türkiye için vazgeçilmez bir konu olduğunun farkındayız. Derneğin bütün hedefi de bu konuda bir farkındalık oluşturmaktı kamuoyu nezdinde.” değerlendirmesinde bulundu.