Araştırma neticelerine göre yumurta kabuğu zarındaki değişik proteinlerin ağrıyı 7 ve 10 gün arasında % 40 oranında azalttığı saptandı.
Modern yaşam şartları geliştikçe bilim dünyası da birlikteliğinde gelen hastalıklara deva bulmak için ara vermeden çalışıyor. Bu sene 5′incisi yapılan Ulusal Osteoporoz Kongresi’nde 500 uzman ağrısız yaşam için gercekleşen çalışmaları masaya yatırdı. ABD ve Almanya’da gercekleşen 4 bilimsel çalışma sonucunu İstanbul Tıp Fakültesi Fiziksel ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Üyesi Prof. Dr. Fatma Nurten Eskiyurt ve Köln Üniversitesi Biokimya- Endokronoloji Uzmanı Dr. Cem Aydoğan açıkladı. Araştırma neticelerine göre yumurta kabuğu zarındaki değişik proteinlerin ağrıyı 7 ve 10 gün arasında % 40 oranında azalttığı saptandı.
5. Ulusal Osteoporoz Kongresi’nde halk arasında kireçlenme tıp dünyasında Osteoatrit olarak adlandırılan hastalık için 500 uzman biraraya geldi. Kongrede ağrısız bir yaşam için bilim dünyasında gercekleşen çalışmalar masaya yatırıldı. İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Fiziksel ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Üyesi Prof. Dr. Fatma Nurten Eskiyurt kireçlenmenin bir yaşlılık hastalığı bulunmadığı söyleyerek şu şekilde devam etti: “Eklemler vücuttan bundan evvel yaşlanır. Dünya Sağlık Örgütü yaşlılığı 65 yaş üstü olarak tanımlıyor.

KİREÇLENME YAŞLI HASTALIĞI DEĞİLDİR

Bu sebepten ötürü kireçlenme-osteoartrit aslında yaşlılık hastalığı değildir. Kireçlenme 50 yaş üstü kişilerde sıklıkla rastlanan bir rahatsızlıktır. Eklemler daha erken yaşlandığı için kişide kas-iskelet sistemi bilhassa de mafsal ve çevresindeki yumuşak doku ağrıları gelişir. ‘Dizim çok fazla ağrıyor, çömelirken, merdiven çıkarken zorlanıyorum. Namaz kılamıyorum. Bel-boyun tutukluğu, dirsek-el bileğimde sançı var…’ gibi şikayetler ve mafsal ya da sabah tutukluğu ileri evrelerde ise devinim kısıtlılığı oluşur. Bu aşamada öncelikle yapılması lazım gelen yaşam tarzını değiştirmek, ekleme binen yükü azaltmak, sağlıklı beslenmektir. Bunun üzerine hastalığın ilerlemesi önlenir.”

AĞRISIZ YAŞAMIN SIRRI YUMURTA KABUĞU ZARINDA SAKLI

“Kireçlenmeye yönelik ilaçlar 50-60 yaş üstü kişilerin kullandığı başka ilaçlarla etkileşim yapıp, mide ve bağırsakta emilimi azaltabilir. Bu sebepten ötürü Nutrasetik ismi verilmekte olan bitkisel ilaçlara dönüldü. ABD ’da 2009 senesinde tamamlanan sançı ve tedaviye yönelik bilimsel çalışmada yumurta kabuğu zarının mafsal aşınmalarındaki tedavi edici etkisi tesadüfen belli oldu . En nihayet 2014 senesinde Almanya’da tamamlanan dördüncü çalışmada yumurta kabuğu zarından elde edilen desteğin vücuttaki kireçlenmeyi hem tedavi ettiği hem de ağrıyı giderdiğine karar verildi. Yumurta kabuğu zarının içindeki değişik moleküllerin sadece kireçlenmedeki ağrıyı gidermediği bunun yanı sıra tedavi edici sıfatı olduğu saptandı. Bütün bu bilimsel çalışmalar bize ağrısız hayatın mümkün olabileceğini gösterdi. Hastalığın başlangıcında şahıs eğer yaşam tarzını değiştirir, kilo verir, doğru beslenir, spor yapar, mafsal yumuşak dokuyu kuvvetlendirirse hastalık ilerlemez olduğu seviyede kalır.”

CEM AYDOĞAN: İLK TEDAVİ YÖNTEMİ KİLO VERMEKTİR

Köln Üniversitesi Biokimya ve Endokronoloji Uzmanı Dr. Cem Aydoğan kireçlenme hastalığında ilk yapılması gerekenin kilo vermek olduğunu belirtti . Tedavi ile ancak hastalığın durdurulabileceğini sözlerine ekleyen Dr. Cem Aydoğan sözlerine şu şekilde devam etti: “Kireçlenme kıkırdakların zamanla aşınmasından ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Değişik dereceleri vardır. Derecesine uygun olarak tedavi uygulanır. Birinci derecede ağrılar günlük yaşamı etkilemediği için şahıs doktora başvurmaz.

SABAH AĞRISI GÜN İÇİNDE GEÇER

Sabah hissettiği sançı gün içinde geçer. Ağrılar çoğaldığı vakit sabah tutukluluğu, diz ya da kalçada devinim kısıtlılığı gözlenir. Merdiven çıkarken, eğilirken, düzelmeye ya da kalkmaya çalışırken zorluk varsa artık hastalık üçüncü dereceye gelmiştir. Kişi artık kireçlenme hastasıdır. Hasta ikinci ya da üçüncü derecede tutukluk ya da sancı çoğaldığı vakit doktora başvurur. İlk tedavi yöntemi genel itibarla kilo vermektir. Kıkırdaklarda aşınma olduğundan dolayı ağrıdan kurtulmak mümkün olsa bile eski hale dönüş mümkün değildir. Halk arasında kireçlenme olarak adlandırılan osteoartrit genellikle orta yaş üstü (50 yaşın üzerinde) kadınlarda görülmüş olan bir hastalıktır.

NELER YAPILMALI?

Hastalığın gelişimini hızlandıran faktörler:

Kilonun çok olması, Hareket az oluşu , İlaçların yan etkilerine dikkat! Ağrıyı tetikleyen unsurlar genel itibarla kıkırdakların aşınmasıdır. Hastalığın üçüncü evresinde ilaç tedavi başlar. Verilen ilaçlarda erek ağrıyı azaltmaya yöneliktir. Hastalığın dördüncü evresinde artık ameliyat ile tedavisi uygulanmak zorundadır. Verilen ilaçların yan etkileri olabilir. Bu etkiler mide bağırsaklarda kendini hissettirir. Bu açıdan bilim dünyası değişik alternatifler aramaya çalıştı. ABD ’da gercekleşen bir çalışmada tesadüfen yumurta kabuğu zarının kıkırdaktaki sancıya ve tutukluğa iyi gelmekde olduğu keşfedildi. ABD ve Almanya’da başta olmak üzere yekün 4 bilimsel çalışma yapıldıktan akabinde yumurta kabuğu zarındaki değişik proteinlerin ağrıyı 7 ve 10 gün arasında % 40 oranında azalttığı saptandı.”