Güncel |
AŞ VE İŞ İÇİN HUZUR VE GÜVEN GEREKİYOR |
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Doğu bölgesi esnafına seslenerek, ‘’Kepenginizi kapattırmayın, ışığınızı söndürmeyin. Tahriklere kapılmadan birlik ve beraberlik içinde ülkemize sahip çıkmalıyız. İnsanımızın aş ve iş sorununun çözümlenebilmesi için bölgede huzur ve güvenin en önemli unsur olduğunu hiç kimse unutmamalıdır’’ dedi. ESNAFA YÖNELİK SALDIRILAR KABUL EDİLEMEZ
Tunceli Sanayi ve Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Konsey Üyesi Yusuf Cengiz de, son günlerde süren sokak çatışmaları ve DTP’nin kapatılmasının ülkenin ve bölgenin geleceğinde ciddi sıkıntılar çıkaracağını söyledi. Cengiz, son günlerde bölgede esnaf ve halka yönelik saldırıları kınadı.
FİTNE ATEŞİNE BENZİN TAŞIMAYALIM
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu da, herkesin birlik ve beraberlik çağrısına destek vermesi ve ‘’fitne ateşine benzin taşımaması’’ gerektiğini söyledi. Bardakoğlu, Rize’de yaptığı açıklamada, birlik, beraberlik, barış, sulh ve sükundan yana olduklarını belirterek, ‘’İslâm’ın 14 asırlık çağrısı budur. İnsanları dilleri, dinleri, inançları, mezhepleri ve derilerinin rengi ile ayırmak İslâmiyet açısından en büyük ayıplardan biridir” dedi.
NİFAK TOHUMLARI EKİLMEK İSTENİYOR
Özerk Diyanet Evkaf Sendikası Genel Sekreteri Abdurrahim Çelik ise, İslâm dininde kardeşlik temelini sarsacak ve mü'minlerin arasını bozacak her türlü sun'î ayırımların haram kılındığını bildirdi. Bütün mü'minlerin kardeşler olarak evrensel bir ailenin bireyleri olduğunu ifade eden Çelik, bugünlerde çevrilmek istenen kirli tezgâhlara dikkat çekerek “Müslümanlar arasına nifak tohumları ekerek yeşermesini istemektedirler” diye konuştu.
Aş ve iş için huzur ve güven
TÜRKİYE Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, bölge esnafına seslenerek, ‘’Kepenginizi kapattırmayın, ışığınızı söndürmeyin. Tahriklere kapılmadan birlik ve beraberlik içinde ülkemize sahip çıkmalıyız. İnsanımızın aş ve iş sorunun çözümlenebilmesi için bölgede huzur ve güvenin en önemli unsur olduğunu hiç kimse unutmamalıdır ’’ dedi. TESK’in, bugün gerçekleştirileceği İstişare Toplantısına katılmak üzere Diyarbakır’a gelen Genel Başkan Palandöken, Dedeman Otelinde basın toplantısı düzenledi. Türkiye’de esnafın, istikrarın temel unsuru olduğunu kaydeden Palandöken, toplumun ortak paydası olan esnaf ve sanatkarın, işini yaparken siyasi görüşlere ve toplumsal çalkantılara göre değil, evinin aşını temin etmek için çaba gösterdiğini ve esnafın önceliğinin bu olduğunu söyledi. TESK Başkanı, esnaf ve sanatkarın, tezgâhının başına geçerken Türk-Kürt, Alevi-Suni, Müslüman-Hristiyan diye bir ayırım içinde olmadığını vurguladı. Siyasi ve sosyal çekişmelerden en büyük zararı görenlerin yine esnaf ve sanatkarlar olduğunu ifade eden Palandöken, esnaf kepenk kapatmaya zorlanırsa, işinden, gücünden, aşından, evinden ve yurdundan olacağını söyledi. ‘’Bu tür zorlamadan en çok yüreği yananlar esnaf ve sanatkarlardır’’ diyen Palandöken, esnaftan, her zamanki gibi vakur davranmasını, ahi evran geleneklerinden kopmamasını istedi. Palandöken, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’İşinize ve yörenize sahip çıkın. İstikrarı bozmak isteyenlere yardım etmeyin. Kardeşlik ve dayanışma ruhunu muhafaza edin. Devletinize, milletinize ve vatanınıza sahip çıkın. Asla unutmayın, bu ülkede istikrarın temini ancak ve ancak sizlere bağlıdır. Esnafı çatışmanın içerisine çekmek isteyenleri uyarıyoruz. Esnafı çatışmanın içine çekmeyin. Dükkânını çoluk çocuk bekler hale gelen esnafımız evinden helalleşerek çıkıyor. Devlet, esnafın can güvenliğini mutlaka sağlamalıdır. Kepenginizi kapattırmayın, ışığınızı söndürmeyin. İnsanımızın aş ve iş sorunun çözümlenebilmesi için bölgede huzur ve güvenin en önemli unsur olduğunu hiç kimse unutmamalıdır. Kökeni ne olursa olsun yüzyıllardır birlikte yaşayan bu ülkenin vatandaşları olarak tahriklere kapılmadan birlik ve beraberlik içinde ülkemize sahip çıkmalıyız.’’
Saldırılar kabul edilemez
TUNCELİ Sanayi ve Ticaret Odası (TSTO) Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Konsey Üyesi Yusuf Cengiz de, son günlerde süren sokak çatışmaları ve DTP’nin kapatılmasının ülkenin ve bölgenin geleceğinde ciddî sıkıntılar çıkaracağını söyledi. Açılımla ilgili ciddi beklentilerin olduğu bir dönemde bölgede yaşanan olaylar ve DTP’nin kapatılmasının bölgede var olan gerginliği arttırdığını belirten Cengiz, “Anayasanın demokratikleştirilmesi, siyasî partiler yasasının değiştirilerek ülkede yaşayan tüm halkların kendi dil ve kültürlerini özgürce geliştirmeleri için yasal düzenlemelerin yapılması ve genel af çıkarılması gerekiyor” dedi. Cengiz, CHP ve MHP’nin bu konudaki uzlaşmaz tavırlarının gerginliği arttırdığını ifade ederek, şunları söyledi: “Çatışma ortamından ötürü bölgede en çok zarar gören ilin sanayi ve ticaret odası yönetim kurulu olarak, bölgede yaşanan sokak çatışmaları ve Anayasa Mahkemesi’nin DTP’yi kapatma kararı ülkede ve bölgenin geleceğinde ciddi sıkıntılar çıkaracaktır. Tüm toplum kesimlerini sağduyuya davet ediyor, demokrasi güçlerinin ortak mücadelesi ile sorunların aşılacağına inanıyoruz. Şiddet hiçbir sorunu çözmez. Bölge ve ilimizde esnafa ve halka yönelik her türlü şiddet eylemini kınıyoruz.” Yusuf Cengiz, barışın sağlanması ile ilgili alınacak her türlü kararın destekleyicisi olacaklarını belirtti.
Diyanet’ten birlik çağrısı
Bardakoğlu, Rize Üniversitesi İlahiyat Cami ile Müftü Yusuf Karali Diyanet Eğitim Merkezi’nin açılışına katılmak için geldiği Rize’de, Vali Seyfullah Hacımüftüoğlu’nu makamında ziyaret etti. Bardakoğlu, burada yaptığı açıklamada, birlik, beraberlik, barış, sulh ve sükûndan yana olduklarını belirterek, ‘’İslâm’ın 14 asırlık çağrısı budur. İnsanları dilleri, dinleri, inançları, mezhepleri ve derilerinin rengi ile ayırmak İslâmiyet açısından en büyük ayıplardan biridir. Aynı kıbleye yönelen, aynı Kur’ân’a, aynı Peygambere inanan bir dinin mensuplarının hele hele ayrılığa düşmesi, birbirini derecelendirmesi ve ötekileştirmesi kabul edilemez. Biz asırlardır barış içerisinde yaşadık. Bizim en büyük zenginliğimiz barış ve hoşgörü içerisinde yaşama kabiliyetidir. Asırladır Osmanlı ve Selçuklu’da biz bunu ispat ettik, dünyaya gösterip örnek olduk’’ dedi. Batının bugün bir arada yaşamanın sancılarını çektiğini ifade eden Bardakoğlu, şunları söyledi: ‘’Başka dinlere mensup insanlarla bir arada yaşamayı başarmaya çalışıyor. Batı bu kabiliyetini göstermeye çalışırken bizim bu geleneğimizi unutmamız ve adeta birbirimize düşmemiz kabul edilemez. Ben milletimizin sağduyusuna inanıyorum. Bu geçici bir durumdur, ona inanmak istiyorum. Milletimiz o genlerinde mevcut birlik ve beraberlik ile tevhit dinine mensup oluşun gereğini yapacak ve birbirini kardeş bilecektir. Biz bugünlere zenginlik, bu birlik ve beraberlikle geldik. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bütün din görevlilerinin ortak çağrı ve çabası da her zaman bu yönde olmuş ve olacaktır.’’ Demokrat Toplum Partisinin (DTP) kapatılması sonrası artan sokak olaylarıyla ilgili herkese görev düştüğünü kaydeden Bardakoğlu, ‘’Herkesin bu konuda elini taşın altına koyması lâzım. Üniversiteler, bürokratlar, belediyeler ile bütün devlet kademelerinin; basının, öğretmenlerimizin, güvenlikçilerin, aydınların, halkın ve esnafın sağduyudan yana birlik ve beraberlikten yana tavır alması gerekir. Herkesin bu birlik ve beraberlik çağrısına destek vermesi ve fitne ateşine benzin taşımaması gerekir’’ diye konuştu. Vali Hacımüftüoğlu, ziyaret anısına Bardakoğlu’na serender maketi hediye etti.
Nifak tohumlarına mahal vermeyelim
ÖZERK Diyanet Evkaf Sendikası Genel Sekreteri Abdurrahim Çelik, İslâm Dini’nde kardeşlik temelini sarsacak ve müminlerin arasını bozacak her türlü suni ayırımların haram kılındığını bildirdi. Çelik yaptığı açıklamada, “İslâm dininde kardeşlik, iman temeli üzerine bina edilmiştir. Bu temeli sarsacak ve müminlerin arasını bozacak her türlü sun'î ayrımlar ve böbürlenmeler de haram kılınmıştır. Irk, soy, cins türünden cahili değerler yerine takva esas alınmıştır.” dedi. Bütün mü'minlerin kardeşler olarak evrensel bir ailenin bireyleri olduğunu ifade eden Çelik, “Buna göre yeryüzünün neresinde yaşıyor olurlarsa olsunlar, hangi dili konuşuyor olurlarsa olsunlar, hangi kavme mensup olurlarsa olsunlar veya hangi renge sahip olurlarsa olsunlar, bütün müminler kelimenin tam anlamıyla birbirlerinin kardeşleridirler ve birbirlerinin sadık dostlarıdırlar. Müslümanlar arasına nifak tohumları ekerek yeşermesini istemektedirler. Ve bunun içinde yine ırkçılığı körüklemektedirler. Bu tür oyunlar yeni değildir. Bunlara karşı duyarlı olmamız gerekir.” |
19.12.2009 |