Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), mâlî krizin küresel ekonomi üzerindeki etkisinin, gelecek yıl sonuna kadar 20 milyon kişinin işini kaybetmesiyle sonuçlanacağı uyarısında bulundu. ILO’nun IMF’nin tahminlerine dayanarak verdiği rakamlara göre, halen dünya genelinde 190 milyonu bulan işsiz sayısı 20 milyon kişinin eklenmesiyle 210 milyona ulaşacak. krizden muhtemelen en çok inşaat, emlâk, mâli hizmetler ve oto sektörü etkilenecek.
ULUSLARARASI Çalışma Örgütü (ILO), Uluslararası Paru Fonu’nun (IMF) tahminlerine dayanarak verdiği rakamlara göre, halen dünya genelinde 190 milyonu bulan işsiz sayısı 20 milyon kişinin eklenmesiyle 210 milyona ulaşacak. Bu krizden muhtemelen en çok inşaat, emlak, malî hizmetler ve oto sektörü etkilenecek. ILO Başkanı Juan Somavia da gazetecilere yaptığı açıklamada, ülke liderlerinin, kurtarma planlarını yaparken yalnızca malî kurumlar değil bireyler üzerindeki etkilerine de odaklanmaları gerektiğini belirtti. Malî krizin, sadece malî terimler çerçevesinde ele alınmasının iyi olmadığını düşündüklerini belirten Somavia, mali krizin, insanlar, işler ve şirketler açısından ele alınması gerektiğini söyledi. İnsanların malî krizden zarar göreceğinin belli olduğunu kaydeden Somavia, bu kapsamda tedbirlerin işsizlik tazminatlarının karşılanabilmesi ve diğer sosyal güvencelerin sağlanması şeklinde alınması gerektiğini de bildirdi.
ECB: Belirsizlik yüksek, riskler sürüyor
ECB Yönetim Kurulu Üyesi Stark, “Belirsizliğin çok yüksek olduğu bir dönemdeyiz. Bazı konularda kazalar olacağını öngördüğümüz riskler var” dedi.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) Yönetim Kurulu Üyesi Juergen Stark, içinde bulunulan dönemin yüksek belirsizlik taşıdığını ve ileride çalkantılar olma riskinin yüksek olduğunu ancak Avrupa’nın bu risklerle mücadele konusunda daha artık daha iyi bir konumda olduğunu söyledi.
Almanya’nın Deutschlandfunk radyosuna konuşan Stark “Belirsizliğin çok yüksek olduğu bir dönemdeyiz. Bazı konularda ‘kazalar’ olacağını öngördüğümüz bazı riskler var. İki hafta önce ulaşılan zirve sonrasında neredeyse tüm AB ülkeleri ve ABD geniş çaplı önlemler aldılar. Bu önlemler sayesinde karşımıza çıkacak yeni sürprizlerle daha iyi cevap verecek konumdayız” dedi. Bankalararası borç piyasasında bir miktar iyileşmeler olduğunu ancak piyasanın tam olarak rahatlayamadığını söyleyen Stark, bankalarda risk yönetimini iyileştirme gereği olduğunu ve global finansal kriz sonrasında alınması gereken derslerden birinin maaş ve prim yapılarının gözden geçirilmesi olduğunu belirtti.
|