Geçen yıl Müslüman olan 28 yaşındaki Faize’nin ihtida öyküsünü kendi ağzından sizlere aktarmak istiyorum. Suna Durmaz’ın yazısı..
Geçen yıl Müslüman olan 28 yaşındaki Faize’nin ihtida öyküsünü kendi ağzından sizlere aktarmak istiyorum. Suna Durmaz’ın yazısı..
Kalp, sevgi, korku, nefret, aşk, merhamet gibi daha birçok duyguları saklayan bir sır kutusudur. Bu duyguların tercümanı ise insandaki dil ve gözdür. Dil kelimelerle anlatır bu duyguları, göz ise yanaklardan aşağı akıttığı sıcak gözyaşlarıyla tercüman olur. Bazen gözyaşı kelimelerden daha etkili olur. Nasıl ki düzyazıya göre şiir daha etkilidir duygu olarak. Öyle de, gözden akan billur taneleri de kalbin şiiridir.
Gözyaşı vardır, sevincin alâmetidir. Gözyaşı vardır, korku ve hüznün işaretidir.
Gözyaşı vardır, merhamet ve şefkatin tecessümüdür. Ve gözyaşı vardır, Cehennem ateşini söndürür. Âlemlere rahmet olarak insanlığa gönderilen Efendimiz (a.s.m.), bu konuda şöyle buyuruyor:
“İki göz vardır ki onlara ateş dokunmaz: Biri Allah karşısında haşyetle gözyaşı döken göz; diğeri de hudut boylarında ve düşman karşısında uyanık duran gözdür.”
(Faize'nin öyküsünü merak ediyorsanız Suna
Durmaz'ın yazısının tamamı için yazarlar bölümüne tıklayınız )
|