ÇUKUROVA Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Ortaş, son günlerde çıkan orman yangınlarının, ‘’ormanların günah keçisi ilân edilen keçilerin önemini ortaya çıkardığını’’ savundu.
Yüksek yapılı bitkilerin kök biyolojisine yönelik araştırmaları bulunan Ortaş, yaz sıcaklarıyla birlikte artan orman yangınlarının tabiatın akciğerlerini yok ettiğini, resmî kaynakların, sadece bu yılın başından bu yana 642 orman yangını çıktığını bildirdiğini belirtti.
Orman yangınlarıyla birlikte keçi faktörünün yeniden ele alınması zorunluluğunun doğduğunu ifade eden Ortaş, son yıllarda ormanların adeta günah keçisi ilân edilen keçilerin aslında ‘’ormanların koruyucusu’’ olduğunu ileri sürdü.
Ortaş, özellikle tabiatın ve ekolojinin yasalarından birinin de keçinin ekosistemdeki yeri olduğunu belirterek, ‘’Akdeniz Bölgesi’nin orman yangınları bakımından diğer bölgelere göre daha az etkilendiği bilinmekteydi. Ancak, bu durum son yıllarda keçi varlığının bilinçli olarak azaltılmasıyla tam tersine dönmeye başladı’’ dedi.
Genelde keçilerin orman için zararlı olduğunun düşünüldüğünü, günah keçisi ilân edildiğini, hatta bazılarının, ‘’soyu tükensin diye fetva da verdiğini’’ anlatan Ortaş, bunun tabiatın diyalektiğine aykırı olduğunu kaydetti.
Prof. Dr. Ortaş, şunları söyledi:
‘’Keçinin hep maki bitki örtüsüne sahip ormanlar üzerinde baskı unsuru olduğu söylenir. Bu nedenle ormanların genç fidanlarını yok ettiği iddia edilir. Evet ormanların genç fidanlarına zarar verdiği doğrudur, ancak keçilerin olduğu ortamda ormanların varlığını günümüze kadar sürdürdüğü de bir başka gerçektir.’’
DÜNYA BİLİM ÇEVRELERİ KABUL EDİYOR
Prof. Dr. Ortaş, dünya bilim çevrelerinin önerdiği ve orman bakanlığının da kabul ettiği ‘’keçiler ormanların fahri dip temizleyicileri’’ ifadesinin çok anlamlı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
‘’Keçiler, ormandaki ağaçların diplerini otlardan temizleyerek, yangın çıkışını engelliyor. Keçilerin orman içinde seyreltme ve açtıkları patika yollar ise yangının büyümesine set oluşturuyor. Kemirgen ve selülozu yüksek bitkileri tercih eden keçiler ağaçlarına üst dallarına 1,5-2 metre kadar tırmanarak besinlerini sağlarken tabiî olarak ağaçları budayarak yangından koruyor.’’
Ortaş, keçinin olmaması durumunda ise otların geliştiğini ve yazın kuruyan otların mercek etkisi yapan cam kırıkları sebebiyle yangına dâvetiye çıkardığını belirterek şöyle devam etti: ‘’Gelinen noktada, Çevre ve Orman Bakanlığı keçi sayısını azaltmamalı, tam tersine artırmalı, orman köylüsüne destek çıkmalıdır. Tabiî alanların kontrollü keçi otlatmasına açılması, bölge çiftçisi ve köylülerinin geçim kaynağı olabileceği gibi, sağlıklı süt ve beslenme için de yararlı olacaktır.
Keçiyi bilmeden düşman ilân etmeyelim, yararlı hayvanın hakkını verelim, yeniden ormana dönmesini sağlayalım. İnsan olarak tahrip ettiğimiz, yakıp yıktığımız tabiatımızın zararını keçiye yüklemekten vazgeçelim.’’
|