Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Özgen, eğitim sisteminin çağdışı kaldığını ve bir vizyon u olmadığını söyledi. Özgen, “Halen tartışılan, üniversite sınavlarındaki katsayı sistemidir. Oysa değişmesi gereken hem bu ezberci sınav sistemi, hem de ilkokuldan üniversiteye kadar bütün eğitim-öğretim sistemidir” dedi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Kemal Özgen, eğitim sisteminin çağ dışı kaldığını ve bir vizyon olmadığını söyledi.
ATSO meclis toplantısında konuşan Kemal Özgen, 19 Mayısın gençlik bayramı olarak kutlandığını hatırlatarak, Türkiye’de herkesin genç nüfusu en büyük avantaj olarak gördüğünü belirtti. Eğitimli genç nüfusun avantaj, eğitimsiz genç nüfusun ise dezavantaj olduğunu ifade eden Özgen, ‘’Bu açıdan bakıldığında gençliğin sorunlarının büyük olduğu görülmektedir. Her dört gençten biri işsiz... İyi yetişmiş, yabancı dil bilen genç sayısı çok az’’ dedi.
Gençlerin yeterince okumadığına da işaret eden Özgen, bunun sebebinin ezberci eğitim olduğunu savundu. Özgen, ‘’Eğitim sistemimiz çağ dışı kalmıştır, eğitim konusunda bir vizyon yoktur. Halen tartışılan üniversite sınavlarındaki katsayı sistemidir. Oysa değişmesi gereken hem bu ezberci sınav sistemi hem de ilkokuldan üniversiteye kadar bütün eğitim -öğretim sistemidir. Gençlerin okumaya, araştırmaya özenmesi için önlerinden toplumdan örnekler olması gerekir. Topluma önderlik eden siyasî liderlerimizin konuşmalarına bakıldığında her konu ya ak ya da karadır. Liderlerimiz konuşmalarında çeşitli kitaplardan, bilim adamlarından örnekler vermesinde fayda vardır. Bir lider bir kitaptan örnek verse bütün toplum merak eder ve okumaya çalışır’’ diye konuştu.
‘’TOKİ’nin haksız rekabetine sınırlama getirilmelidir’’ diyen Özgen, son dönemlerde demir gibi temel girdilerin fiyatlarının ürüne göre yüzde 50 ile yüzde 110 arasında arttığını, demir fiyatlarının inşaat ve otomotiv sektöründe maliyetleri yükselttiğini, bu fiyat artışlarının hükümet tarafından ele alınması gerektiğini, TOKİ’nin haksız rekabetine sınırlama getirilmesi, inşaat gibi önemli bir sektörün kaderine terk edilemeyeceğini belirtti. Özgen, yabancıları konut satışı ile ilgili kanunun beklendiğini, konut satışı için sadece kanunun çıkmasının yeterli olmayacağını, Türkiye’nin turizm için yurt dışında yaptığı reklâmın konut içinde yapılması gerektiğini ifade etti. Özgen, hipermarketler ve onların her sokaktaki zincir mağazaları karşısında ezilenin sadece bakkallar olmadığına da değinerek, sözlerini şöyle tamamladı: ‘’Hipermarkette malını satmak zorunda kalan sanayici dahi ezilmektedir. Bugün raflarda her markanın olduğu bir hipermarket veya süpermarket görmek mümkün değildir. Kim daha fazla para verirse onun malı raflardadır. Küçük ticaret hem istihdam açısından önemlidir, hem de şehirlerde sosyal hayatın güvencesidir. Küçük tüccarın olmadığı şehirlerde caddelerde insan olmaz. Özellikle turizm kentleri mutlaka küçük tüccara dayanmak zorundadır. Fakat maalesef bilinçsiz bir şekilde ticarî alan, alış veriş merkezi ve hipermarket yaratılıyor.”
|