Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 24 Şubat 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Harekâtın riskleri

Önceki hafta Londra’da Kuzey Irak’tan yeni dönmüş, bölgeyi çok yakından izleyen bir uzmanla görüştüm.

Kuzey Irak’ta son durumu sordum.

Hava operasyonunda PKK’nın ciddi kayıp vermediğini söyledi.

“Bir kara operasyonu kaçınılmaz görünüyor” dedi.

PKK’nın baharda bu operasyonu beklediğini ve hazırlık yaptığını ekledi.

Hazırlık?

Hayır, Kuzey Irak’ta bir çatışma hazırlığı değildi bu...

“Büyük kentlerde eylem hazırlığı”ydı.

PKK, cepheyi Türkiye’ye yaymayı planlıyordu.

“Örgüt, Amerika’nın tavır değişikliğini nasıl yorumluyor?” dedim.

Güldü uzman...

“Washington, Türkiye’ye tavrını değiştirmiş gibi görünse de unutmayın ki hâlâ PKK’nın İran’da mücadele veren kolu PEJAK’ı ‘terör örgütü’ ilan etmedi ve o kanaldan silah yardımı yapmaya devam ediyor” dedi.

* * *

Önceki akşam başlayan kara harekâtını, önceki hafta yaptığım bu konuşmayla eşleyince şu sonuçlara ulaşıyorum:

Operasyonu baharda bekleyen PKK için şubat harekâtı baskın sayılabilir.

Buna karşın PKK’nın büyük kentlerde eylem planı yabana atılır bir risk değildir. Türkiye buna hazır olmalıdır.

PKK, harekâtın yumuşak karnının, Türk askerinin Kuzey Irak’taki siviller ve peşmergelerle karşı karşıya gelmesi olduğunun bilinciyle, belki sivil kalkanlar eliyle bunu tahrik etmeye çalışacak, böylece Irak Kürtlerini kendi saflarına çekerken, Irak’ta ve dünya kamuoyunda Türkiye karşıtı cepheyi büyütmeyi deneyecektir.

Yanlışlıkla bombalanacak bir mezra ya da sivillerle girilecek bir çatışma, Türkiye’yi yalnızlaştırıp tehlikeli maceralara sürükleyebilir.

Böyle bir gelişme, (dün “Dünya ne der?” denilirken ne hissedeceği pek de merak edilmeyen) Güneydoğu’nun Kuzey Irak’la siyaseten yakınlaşmasına ve PKK-Peşmerge dayanışmasına hizmet edecektir.

Askerin Irak’ta kalma süresi ve menzili uzadıkça bu tür riskler artacak, hasımlar çoğalacak, uluslararası ve bölgesel kamuoyunun baskısı yoğunlaşacaktır.

Bu yüzden Genelkurmay’ın, “en kısa zamanda döneceğini” ve PKK dışı unsurlara “gerekli hassasiyeti göstereceğini” açıklaması anlamlıdır.

Hava harekâtının görüntülerinin dünya ile paylaşılması, kara harekâtı öncesi gerekli diplomatik girişimlerin yapılması da hazırlığın sadece askeri alanda olmadığını kanıtlamaktadır.

* * *

Dileriz, Türkiye daha önceki 20 küsur operasyondan gereken dersleri almıştır.

En büyük risk, bölgede saplanıp kalmak, Irak’ta kalıcılaşmak ve yerel Kürt otoriteyle çatışmaktır.

O yüzden karşı cepheyi daraltmak ve harekât süresini kısaltmak önemlidir.

Harekât kararıyla aynı anda Talabani’nin Türkiye’ye davet edilmesi, karşı cepheyi daraltmak açısından yerinde bir adımdır.

Bundan sonra önemli olan, karşı atağa hazırlıklı olmak ve bir sonraki hamleyi (yani sorunun askeri olmayan boyutları konusunda yapılacakları) iyi hesaplamaktır.

En iyisi, oradan erken çıkmaktır.

Bu operasyonla PKK’nın biteceğini sanmak aşırı iyimserlik olur.

Şunu unutmamalıyız ki, sorunun doğum yeri olmayan Kuzey Irak, çözüm yeri de olmayacaktır.

Milliyet, 23.2.2008

Can Dündar

24.02.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Operasyon ve riskler

  Harekâtın riskleri

  Ve operasyon başladı...

  Güzel şeyler

  Hakimlere öfke yaraşmaz


 Son Dakika Haberleri