Yeni Asya İstanbul Hanımlar Kolunun organize ettiği “Okuma alışkanlığı ve neşriyat” konulu panel yoğun ilgi gördü. Yöneticiliğini Bizim Aile dergisi yazarlarından Tuba Nur Arıcan’ın yaptığı panelde ilk olarak Aşr-i Şerif okundu.
Panelin birinci bölümünde, eğitimci Fatıma Nur Hacınebioğlu Allah’ın son elçisine ilk hitabının “Yaradan Rabbinin adıyla oku” olmasıyla ilk insan, ilk peygamber Adem babamıza, isimlerin öğretilmesi arasında sıkı bir ilişki olduğundan bahsetti. “İnsan şerefli ve izzetli kılınmış bir varlık. Boş sözlerin ve çirkin davranışların bulunduğu ortamda bulunmamak da insanlığın gereği. Öze dönüş, insanlığımıza leke getirmeme adına, içinde yararlının çok dikkatlice seçilmesi gereken çoğu boş söz ve çirkin davranışların gösterimine ve neşrine dönüşen sesli, yazılı, görüntülü yayınlara karşı duruşumuzu belli etmenin artık zamanıdır” diyen Hacınebioğlu, “Şu asrın insanı olarak duygularımız, düşüncelerimiz hastalanmış. Çaresi de öyle çok uzaklarda değil. Belki oturduğumuz odanın duvarındaki kitaplıkta” diyerek dinleyicileri okumaya davet etti.
İkinci panelist olan Bizim Aile Dergisi Koordinatörü Yasemin Güleçyüz konuyu, kadın-aile ve toplum açısından ele aldı. Hiçbir asırda olmadığı kadar yoğun bir taarruzla, günümüzde dessasane planlarla kadının yaradılış hakikati bozulmaya çalışıldığını ifade eden Güleçyüz, “Kadın merkezdir. Evin merkezidir, toplumun merkezidir. Toplumu değiştirmek ve dönüştürmek isteyen mihrakların ilk hedefi kadındır” tespitlerini sözlerine ekledi. Ailelerin ilim, irfan, edep, ahlâk abidesi olduğunu vurgulayan Güleçyüz, bu konuda yazılı basının büyük rolü olduğunu, Bizim Ailesi dergisi olarak 1998’den beri bu amacı yerine getirmenin şevki ve gayreti içinde olduklarını vurguladı.
“Ya ilim öğreten, ya ilim öğrenen, ya dinleyen, ya da bunları seven ol, sakın beşinci olma yoksa helak olursun” ve “Bir kişinin imanını kurtarmak, sahralar dolusu kırmızı koyundan hayırlı” hadis-i şeriflerine dikkat çeken Güleçyüz, “Bu yol Peygamberlerin, Allah dostlarının yolu. Ateşin içinde güller yetiştirmeyi hedefleyenlerin yolu” diyerek sözlerini noktaladı.
Son panelist, eğitimci Melek Artan okumak, anlamak ve düşünmeye vurgu yaparak, yeryüzünde okumak faaliyetinin insana has bir faaliyet olduğunu söyledi. “‘Oku’ kelimesi ile sadece kastedilen şey bir kitabın okunması demek değildir” diyen Artan, kainatın aslında içindekilerle beraber büyük bir kitap olduğunu söyledi. Okumayan insanın 20’li yaşlardan itibaren hızlı bir biçimde ölen sinir hücreleriyle birlikte bunamaya doğru yol aldığından, okumayı kampanya haline getirmenin gerekliliğinden bahsetti. “Kişi neyi az önemserse, ona daha az zaman ayırır” diyen Artan, Kur’ân’ın ilk kelimesi yeterince anlaşılmadığı sürece ağır faturaları ödemeye millet ve insanlık olarak devam edeceğimizi vurguladı.
Panelin ikinci bölümünde ise panelistler dinleyicilerden gelen soruları cevapladı. Daha sonra hediye çekilişi yapıldı. Çekilişte konuklara Kur’ân-ı Kerim, Risale-i Nur seti, kitaplar hediye edildi.
Panelin sonunda Yusuf Sönmez’in hazırladığı Bizim Aile sinevizyonu yer aldı. Konuklar kitap standında neşriyatımızın kitaplarını alma fırsatı buldu. Gıda kermesinin de olduğu panelde, elde edilen gelir fakir çocuklar yararına kullanılacak.
|