TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, “Dünyanın hiçbir anayasasında, referandumla kabul edilmiş bir yasanın, yargı organlarının denetimine götürüldüğü görülmemiştir” dedi.
Kuzu, Toptan’ın, referandumla kabul edilen anayasa değişikliklerine uygun olarak, Meclis’in süresinin 5 yıldan 4 yıla, Cumhurbaşkanı’nın görev süresinin de 7 yıldan 5 yıla indiği yorumuna karşı çıktı. Kuzu, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesinin, 21 Ekimde yapılan referandumla gerçekleştiğini belirterek, TBMM seçim döneminin 5 yıldan 4 yıla, cumhurbaşkanının görev süresinin de 7 yıldan 5 yıla indiğini ve 2 dönem olmasının (5 artı 5) kurala bağlandığını hatırlattı.
Bu değişikliğin uygulamaya geçiş zamanı konusunda farklı görüşler ileri sürüldüğünü ifade eden Kuzu, hukuki güvence ve önceden konulmuş kurallara uymanın, hukuk devletinin temel ilkesi olduğunu vurguladı. Kuzu, “Her ne kadar müktesep hak (kazanılmış hak) kavramı, kamu alanında çok katı uygulanmasa bile, seçilmiş kişi ve organların haklarının korunması, hukuk güvenliği ve kararlılık açısından son derece önemlidir. Bu durum ‘statü hakkı’nın korunması bakımından gereklidir. Seçimle kazanılan ‘statü’nün korunması, hukuka güvenin vazgeçilmez şartıdır. Bu durumda yapılan seçimle kazanılan süre değişikliklerine ilişkin düzenlemeler, ancak bu sürelerin dolmasından sonra uygulanabilecektir” diye konuştu.
Kuzu, bu konuda Fransa’yı örnek göstererek, 2000’de yapılan referandumla, 7 yıllık cumhurbaşkanı süresinin 5 yıla indirildiğini, ancak görevde bulunan Jacques Chirac’ın 7 yıllık süreyi tamamladığını bildirdi. Kuzu, şöyle devam etti:
“Dünyanın hiçbir anayasasında, referandumla kabul edilmiş bir yasanın, yargı organlarının denetimine götürüldüğü görülmemiştir. Çünkü gerçek yetki sahibi olan halkın, daha önceki aşamalarda yapıldığı iddia edilen tüm eksiklikleri, verdikleri oylarla giderdiği ve buna tam yetkili olduğu kabul edilir. Halkın bu iradesi, asla denetim konusu yapılamaz. Netice itibariyle Anayasa Mahkemesine açılan bu dava görüşülemez; dosyanın esasına geçilemez; usul yönünden derhal reddi gerekir. Anayasanın içermediği bir yetkiyi, hiçbir organ kullanamaz.’’
|