|
|
|
Cudi’de 15 terörist öldürüldü |
Genelkurmay Başkanlığı, Cudi Dağı bölgesinde 3 Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensubunun şehit olduğu 29 Ekim’deki çatışmalarda, 15 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi.
Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde yer alan, terörle mücadeleye ilişkin basın açıklamasında şunlar kaydedildi: ‘’29 Ekim 2007 günü Cudi Dağı bölgesinde arazi arama ve taraması yapan birliklerimiz, saat 11:00 sıralarında bir grup terör örgütü mensubuyla sıcak temas sağlamış; akşam saatlerine kadar süren çatışmalarda üç TSK mensubu şehit olmuştur. Bölgede manevra birlikleri, silahlı helikopterler ve diğer ateş destek vasıtaları ile yapılan ateşler sonucunda, 15 teröristin etkisiz hale getirildiği tespit edilmiştir.”
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Kürtleri hiçbir zaman düşman görmedik |
Türkiye’nin baştan beri kimseye düşmanlığı olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Türkiye barışa önem veriyor. Kimseye düşmanlığı yok. Kuzey Irak’a en çok yardım eden ülke biziz” dedi. “Bu bölgenin sahibiyiz biz. Bu bölgenin en büyük aktörüyüz. Atlantik’in ötesindeki insanlar ne bu bölgenin hassasiyetini, karakterini, ne bu bölgedeki insanların kültürünü bilirler” diyen Gül, “Kürtleri biz hiçbir zaman düşman görmedik” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye’nin baştan beri kimseye düşmanlığı olmadığını vurgulayarak, “Türkiye barışa önem veriyor. Kimseye düşmanlığı yok. Kuzey Irak’a en çok yardım eden ülke biziz” dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Çankaya Köşkü’nde sanatçılar, gazeteciler, iş adamları, sporcular ve sivil toplum örgütlerinin temsilcilerine verdiği resepsiyonda gazetecilerin sorularını cevapadı.
Cumhurbaşkanı Gül, ‘’Kuzey Irak konusunda ABD’den ne beklendiğinin’’ sorulması üzerine, Türkiye’nin başkalarına bağlı hareket etmediğini, hükümet, asker ve diplomasinin bir koordinasyon içinde yürüdüğünü söyledi.
Türkiye’nin baştan beri kimseye düşmanlığı olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, ‘’Türkiye barışa önem veriyor. Kimseye düşmanlığı yok. Kuzey Irak’a en çok yardım eden ülke biziz. Ne yazık ki Dışişleri bakanıyken de çok söyledim; Terör örgütü bu ilişkileri zehirliyor, esir alıyor’’ dedi. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’nin kimseyi hedef almadığını, en zor durumlarda kapıları açtığını ifade ederek, ‘’Irak’ın istikrarına en çok önem veren ülke Türkiye. Hal böyleyken Irak’ın kuzeyinde terör örgütüne bir şey yapılmaması, uzun vadeli analiz yapılamadığını gösteriyor. Bu birliktelik terör örgütü nedeniyle feda edilirse yazık olur’’ diye konuştu.
Terörle mücadele konusunda ABD’nin Türkiye ile işbirliği yapmasının Türkiye’ye bir lütuf olmadığını ifade eden Gül, ‘’Bizimle işbirliği yapmaları bize bir lütuf değildir. Bunu böyle görmemeliler. Sorumlulukları var’’ dedi.
‘’ATLANTİK ÖTESİNDEN
BÖLGENİN HASSASİYETİ BİLİNMEZ’’
Gül, ‘’NATO anlaşmasından kaynaklanan sorumluluklar mı?’’ sorusu üzerine özetle şunları kaydetti: ‘’Tabii ki... O olmasa bile, NATO dışında da terör konusunda bu kadar hassas olan, bu kadar yeni konseptler geliştiren bir ülke, terörist dediği bir örgütle... Mecbur, bize bir lütuftan dolayı değil bu. Böyle bir sorumluluğu var. Biz ona bu sorumluluğunu hatırlatıyoruz. Kontrol ettiğin bir ülkede ya sen yaparsın, ya da yapana yardımcı olursun. Ben onlara Dışişleri bakanıyken çok söyledim, ‘Meksika sınırında eğer orada bir grup olsa, vaktiyle oldu da orayı birisi serbest bir şekilde kullanıyor olsa, sana karşı saldırı için, sen ne yaparsın?’
Bu bölgenin sahibiyiz biz. Bu bölgenin en büyük aktörüyüz. Atlantik’in ötesindeki insanlar ne bu bölgenin hassasiyetini, karakterini bilir, ne bu bölgedeki insanların kültürünü bilirler. Türkler hiçbir zaman Irak’ı, Irak’ın kuzeyini kendilerine düşman olarak görmediler. Biz hiç bir zaman görmedik. Kürtleri biz hiçbir zaman düşman görmedik ki Irak Kürtlerini. Bizim Irak’taki Kürtlere karşı bir düşmanlığımız yok. Ama şu hesabı da iyi yapmaları lazım. Terör örgütünün, yüzyıllara dayanan bu tarihi birliği, kültür birliğini hatta din birliğini, bütün bunları nasıl zehirlediğini görmeleri gerekiyor. Buna müsaade etmemeleri gerekiyor. Terör örgütünün bu ilişkileri zehirlemesine müsaade etmeleri çok büyük bir gaflet. Amerikalılar ne yapacak? Gelecek, sonra gidecek...’’
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Tezkere, zamanı geldiğinde kullanılır |
TBMM Başkanı Köksal Toptan, terörle mücadele için hükümete sınır ötesi operasyon konusunda 1 yıl süreli yetki verilmesini öngören tezkereyle ilgili, “Zannediyorum bu, terörle mücadelede kullanılacaktır ama yeri ve zamanı geldiğinde... Şimdi o koordinasyon, Hükümet ile Genelkurmay arasında yapılıyordur” dedi.
TÜYAP Kitap Fuarı’nı ziyareti öncesi soruları cevapayan Toptan, Türkiye’nin, terörle mücadelede devletin bütün kurumlarının almış olduğu ve uygulamaya başladığı kararları büyük bir titizlikle, dikkatle ve kesinlikle ödün anlamına gelecek bir sapma yapmadan yürüttüğünü vurguladı.
Toptan, duygusal olarak birtakım beklentilerin olduğunu ama terörle mücadelenin rasyonel ve akılcı yapılması gerektiğini belirterek, ‘’Bunu da devletin bütün kurumları titizlikle yapmaktadır. Kimsenin endişe etmemesi lazım’’ diye konuştu. TBMM Başkanı Köksal Toptan, tezkerenin süresinin 1 yıl olduğunu hatırlatan bir gazetecinin, ‘’bunun kullanılmamasına üzülüp üzülmeyeceğini’’ sorması üzerine, şöyle dedi:
‘’Kullanılmamasından rahatsız olmam. Demek ki bunu kullanmak için bizden yetki alan hükümet ve bunu kullanacak, uygulayacak olan Türk Silahlı Kuvvetleri ve güvenlik güçlerimiz, belki o anda kullanma gereksinimi duymazlar ama zannediyorum bu terörle mücadelede kullanılacaktır ama yeri ve zamanı geldiğinde... Zaten tezkere kapsamında da o var. Yeri, zamanı ve kapsamı hükümetçe belirlenmek suretiyle, şimdi o koordinasyon, Hükümet ile Genelkurmay arasında yapılıyordur. Kesinlikle terörle mücadeleden bir geri adım atmak söz konusu değildir. Yapılması lazım gelen her şey yapılmıştır.’’
TBMM Başkanı Köksal Toptan daha sonra TÜYAP yetkilileri ve gazeteci-yazar Doğan Hızlan eşliğinde Kitap Fuarı’nı gezdi.
|
/ İSTANBUL
01.11.2007
|
|
|
Kamusal alansız resepsiyon |
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı sebebiyle Çankaya Köşkü’nde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ev sahipliğinde düzenlenen resepsiyona yoğun katılım oldu.
Medya, siyaset, spor, sanat, iş ve sivil toplum dünyasından 950 davetlinin katıldığı resepsiyona Yeni Asya Gazetesi adına Genel Yayın Müdürü Kâzım Güleçyüz ve Ankara Temsilcisi Mehmet Kara katıldı. Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra başlayan yeni uygulamada iki resepsiyon düzenlendi. Birinci resepsiyonda devlet erkanı köşke eşsiz çıktı. Önceki akşamki resepsiyona konuklar kamusal alan sınırlaması olmadan eşli davet edildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül’ün konuklarını tek tek karşıladığı resepsiyona renkli görüntüler oluştu.TBMM Başkanı Köksal Toptan ve bazı bakanlar eşleriyle davete katılırken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tek başına geldi.
Her kesimden davetlilerin bulunduğu resepsiyonda en büyük ilgiyi A Milli Futbol Takımı oyuncuları ve engelli sporcular gördü.
|
Kemal BENEK
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Kuzu: Referandum yargıya götürülemez |
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, “Dünyanın hiçbir anayasasında, referandumla kabul edilmiş bir yasanın, yargı organlarının denetimine götürüldüğü görülmemiştir” dedi.
Kuzu, Toptan’ın, referandumla kabul edilen anayasa değişikliklerine uygun olarak, Meclis’in süresinin 5 yıldan 4 yıla, Cumhurbaşkanı’nın görev süresinin de 7 yıldan 5 yıla indiği yorumuna karşı çıktı. Kuzu, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesinin, 21 Ekimde yapılan referandumla gerçekleştiğini belirterek, TBMM seçim döneminin 5 yıldan 4 yıla, cumhurbaşkanının görev süresinin de 7 yıldan 5 yıla indiğini ve 2 dönem olmasının (5 artı 5) kurala bağlandığını hatırlattı.
Bu değişikliğin uygulamaya geçiş zamanı konusunda farklı görüşler ileri sürüldüğünü ifade eden Kuzu, hukuki güvence ve önceden konulmuş kurallara uymanın, hukuk devletinin temel ilkesi olduğunu vurguladı. Kuzu, “Her ne kadar müktesep hak (kazanılmış hak) kavramı, kamu alanında çok katı uygulanmasa bile, seçilmiş kişi ve organların haklarının korunması, hukuk güvenliği ve kararlılık açısından son derece önemlidir. Bu durum ‘statü hakkı’nın korunması bakımından gereklidir. Seçimle kazanılan ‘statü’nün korunması, hukuka güvenin vazgeçilmez şartıdır. Bu durumda yapılan seçimle kazanılan süre değişikliklerine ilişkin düzenlemeler, ancak bu sürelerin dolmasından sonra uygulanabilecektir” diye konuştu.
Kuzu, bu konuda Fransa’yı örnek göstererek, 2000’de yapılan referandumla, 7 yıllık cumhurbaşkanı süresinin 5 yıla indirildiğini, ancak görevde bulunan Jacques Chirac’ın 7 yıllık süreyi tamamladığını bildirdi. Kuzu, şöyle devam etti:
“Dünyanın hiçbir anayasasında, referandumla kabul edilmiş bir yasanın, yargı organlarının denetimine götürüldüğü görülmemiştir. Çünkü gerçek yetki sahibi olan halkın, daha önceki aşamalarda yapıldığı iddia edilen tüm eksiklikleri, verdikleri oylarla giderdiği ve buna tam yetkili olduğu kabul edilir. Halkın bu iradesi, asla denetim konusu yapılamaz. Netice itibariyle Anayasa Mahkemesine açılan bu dava görüşülemez; dosyanın esasına geçilemez; usul yönünden derhal reddi gerekir. Anayasanın içermediği bir yetkiyi, hiçbir organ kullanamaz.’’
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Halk oylaması kesin sonuçları açıklandı |
Yüksek Seçim Kurulu Anayasa değişikliğinin halk oyuna sunulmasına ilişkin 21 Ekim 2007’de yapılan halk oylamasının kesin sonuçlarını açıkladı.
Resmi Gazete’nindünkü sayısında yayımlanan resmi sonuçlara göre, gümrük kapılarında oy kullananlar dışında seçmen listelerindeki toplam kayıtlı 42 milyon 665 bin 149 seçmenden 28 milyon 794 bin 216’sı 135 bin 75 sandıkta oy kullandı. Gümrük kapılarında 25 bin 103 oyun kullanıldığı halk oylamasında toplam kullanılan oy 28 milyon 819 bin 319 olarak tespit edildi. Kullanılan oyların 651 bin 658’i geçersiz sayıldı.
Türkiye geneli geçerli oyların 19 milyon 422 bin 714’ünün ‘’Evet’’ oyu, 8 milyon 744 bin 947’sinin ise ‘’Hayır’’ oyu olduğu açıklandı. Buna göre halk oylamasına katılım oranı yüzde 67.51, ‘’Evet’’ oylarının geçerli oylara oranı yüzde 68.95, ‘’Hayır’’ oylarının geçerli oylara oranı yüzde 31.05 oldu.
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Katsayı değişikliği 2008’e yetişmez |
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik, Hükümet’in 2008 programında yer alan ‘’kat sayı eşitsizliği kaldırılacak’’ ifadesi ile ilgili, Bakanlık tarafından yürütülen herhangi bir çalışma olmadığını belirterek, ‘’2008’deki sınava yetişir mi bilmiyorum’’ dedi.
Milli Eğitim Bakanlığının Avrupa Birliğinin desteğiyle yürüttüğü ‘’Temel Eğitime Destek Projesi’’ kapsamında, Adıyaman Bozdoğan Oteli’nde basın toplantısı düzenlendi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, TBMM’deki çalışmaları sebebiyle katılamayınca toplantı, Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik başkanlığında gerçekleştirildi.
‘’Temel Eğitime Destek Projesi’’ ile ilgili basına bilgi veren Çelik, ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, Hükümet’in 2008 programında yer alan ‘’kat sayı eşitsizliği kaldırılacak’’ ifadesi ile ilgili Bakanlığın herhangi bir çalışması var mı?’’ sorusuna Çelik, ‘’Şu an öyle bir değişiklik hazır
olmadığı için 2008 Ocak ayından itibaren böyle bir şey gerçekleşirse... Ama ben böyle bir uygulama olacağını tahmin etmiyorum. Bu, 2009’u kapsayacaktır. 2008’te böyle bir değişiklik sınavlara yetirişir mi bilmiyorum’’ karşılığını verdi.
Çelik, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi konusundaki son kararına Bakanlığın itiraz edip etmediğinin sorulması üzerine şunları söyledi:
‘’Bu karara itiraz etmedik, etmeyeceğiz. Bizim dersimiz din dersi değil, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersidir. Onların verdiği karar, mecburi din dersi ve din eğitimi ile ilgilidir. Şu anda bizim onların kararına itiraz etme gibi bir şeyimiz yok. Çünkü biz, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinizi veriyoruz. O derste tüm dinler anlatılıyor. Dolayısıyla bizde herhangi bir ayrımcılık yok.’’
|
/ ADIYAMAN
01.11.2007
|
|
|
Erdal İnönü vefat etti |
Eski Başbakan Yardımcılarından, 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün oğlu Prof. Dr. Erdal İnönü, tedavi gördüğü ABD’nin Houston şehrinde 81 yaşında hayatını kaybetti.
Erdal İnönü’nün TSİ 05.00 sıralarında vefat ettiği öğrenildi. Geçtiğimiz yıl Houston’da bulunan M.D. Anderson Kanser Merkezi’ndeki tedavi gördükten sonra yurda dönen Erdal İnönü, hastalığının nüksetmesi üzerine 27 Ağustos’ta yeniden ABD’ye gitmişti. nönü’nün yanında eşi Sevinç İnönü bulunuyordu.
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Uzan, duruşmaya zorla getirilecek |
Bazı bilirkişilere rüşvet verildiği ve alındığı iddiasıyla yargılandıkları davada haklarında daha önce verilen beraat kararı Yargıtay’ca bozulan Genç Parti (GP) Genel Başkanı Cem Uzan’ın da aralarında bulunduğu 10 sanığın yeniden yargılandığı davada, Uzan’ın duruşmaya zorla getirilmesi kararlaştırıldı.
İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıklardan Metin Öner, Cemal Tüfekçi, Mehmet Fetvacı, Zülfikar Fikret Gönül, Selahattin Anık, Kılıç Başaran ve İsmet Doğan Kargül katıldı. Duruşmaya, Cem Uzan, Yılmaz Aybars Çakır ve İsmet Doğan Kargül ise gelmedi. Daha önce verilen beraat kararını bozan Yargıtay 5. Ceza Dairesi ilamı hakkında diyecekleri sorulan sanıklar, mahkemenin daha önce verilen beraat kararında direnmesini istediler.
Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin bozma ilamına uyulup uyulmayacağı yönündeki kararın sanıkların dinlenilmesinin ardından verilmesine hükmeden mahkeme heyeti, duruşmalara katılmayan Cem Uzan’ın mahkemeye zorla getirilmesini kararlaştırarak, duruşmayı erteledi.
|
/ İSTANBUL
01.11.2007
|
|
|
Erdoğan ABD'ye komutanlarla gidecek |
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, 5 Kasım’da ABD Başkanı George W. Bush’un davetlisi olarak ABD’ye yapacağı ziyarete Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Ergin Saygun da katılacak.
ABD Başkanı George W. Bush’un davetlisi olarak 3 Kasım’da ABD’ye gidecek olan Başbakan Erdoğan, 5 Kasım Pazartesi günü Başkan Bush ile görüşecek.
Erdoğan-Bush görüşmesinde, Türk-Amerikan ilişkilerinin son dönemdeki seyrinin ele alınacağı ve başta terör örgütü PKK ile mücadele olmak üzere bölgede meydana gelen gelişmeler konusunda görüş alışverişinde bulunulacağı bildirildi.Başbakan Erdoğan’a ABD ziyaretinde, Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Ergin Saygun ile sivil ve askeri erkanın refakat edeceği kaydedildi.
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Isparta Valisi: Üniversiteler, ideolojik baskılardan arındırılmalı |
Isparta Valisi Şemsettin Uzun, üniversitelerin, çalışmalarını, ideolojik baskılardan arındırılmış olarak, özerk ve özgürce sürdürebilmeleri gerektiğini söyledi.
Vali Uzun, dünyada üniversitelerin yüksek kalitede bilgi üreten merkezler olarak tanımlandığını, aynı zamanda yerel olarak kültür dağıtımının bir aracı, tartışma platformu, yerel uzmanlık kaynağı olarak görüldüğünü hatırlattı. Uzun, “Üniversiteler ülkenin her türlü sorununu tartışmakta ve çözüm aramakta özgürdürler. Bölgesel kalkınmanın bir aracıdırlar. Bunun için üniversitelerin asıl görevi araştırma görevliliği yanı sıra toplumsal kalkınmaya da öncülük etmektir” dedi.
Uzun, hiç kimsenin yarının dünyasını hangi bilimsel düşüncelerin şekillendireceğini ve yöneteceğini tahmin edemeyeceğini kaydederek, “Üniversiteler bilim yolunda ilerlerken aynı zamanda sosyal kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlere büyük önem vermesi gerekmektedir. Gelinen noktada sanayi ve üniversite işbirliği içinde olmak zorundadır. Bugünün ekonomisinde bilgi temel kaynaktır. Bugünkü sanayide çalışan işçiden artık beceri ustalığı değil, bilgi dayalı bir iş istenmektedir. Dolayısıyla bilgiyle donatılmış insan gücüne ihtiyaç vardır. Bu konuda da üniversitelere büyük görevler düşmektedir” diye konuştu.
|
/ ISPARTA
01.11.2007
|
|
|
DP’den kararlılık çağrısı |
Demokrat Parti (DP) Simav İlçe Başkanı Kasım Karahan, terörün yurt içindeki uzantılarıyla kararlı bir mücadele sergilenmedikçe başarıya ulaşmanın mümkün olmayacağını söyledi.
DP Simav İlçe Başkanı Karahan, son günlerde yaşanan terör olayları ve gelen şehit haberleri üzerine yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:“Terörün kökü sadece dışarıda görülmemelidir. Meclisten alınan tezkereyle yapılacak sınır ötesi harekat terörün asla sonu olmayacaktır. Terörün yurt içindeki uzantılarıyla kararlı bir mücadele sergilenmedikçe başarıya ulaşmak mümkün değildir.”
|
Yeni Asya
/ SİMAV
01.11.2007
|
|
|
Gündoğan’dan Erdoğan’a çağrı: BOP eşbaşkanlığından istifa et |
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mete Gündoğan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çok açık ve net bir şekilde Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) eşbaşkanlığından istifa etmesi gerektiğini söyledi.
Mete Gündoğan, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında terörle mücadelede verilen demeçler, atılan adımlar, uyarıların ve hazırlıkların hepsinin çok önemli olduğunu belirti. Terör sorunun ırkçı emperyalizmin planladığı bu yeni senaryonun dışına çıkmadan çözülemeyeceğini belirten Gündoğan, şöyle konuştu:
“Recep Tayyip Erdoğan’ın çok açık ve net bir şekilde BOP eşbaşkanlığından istifa ettiğini ve çok çetin bir şekilde eleştirerek ayrıldığını kamuoyu önünde ifade etmesi ve bütün bunlara sebep olduğu için de kamuoyundan özür dilemesi gerekir.”
|
Yeni Asya
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Zana ve DTP’nin bildirisi hakkında suç duyurusu |
Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü, kapatılan DEP eski milletvekili Leyla Zana’nın konuşmaları ile DTP’nin bildirisi hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Geçtiğimiz hafta sonu DTP, Diyarbakır’da milletvekilleri, eski DEP’li vekiller ile belediye başkanlarının katılımı ile Demokratik Toplum Kongresi düzenledi.
Emniyet Müdürlüğü, toplantının açılış konuşmasını yapan Leyla Zana ve DTP bildirisi hakkında terör örgütünün propagandasını yaptığı, gerekçesiyle Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
|
/ DİYARBAKIR
01.11.2007
|
|
|
Bu kış yağışlı geçecek |
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Kayhan, Aralık ayında güney ve iç kesimlerde, Ocak-Şubat döneminde iç ve batı kesimlerde mevsim normallerinin altında, diğer bölgelerde ise mevsim normalleri civarında yağış gerçekleşmesinin öngörüldüğünü belirterek, “Bu da Türkiye’nin geçen kışa göre biraz daha fazla yağışlı olmasını sağlayacaktır’’ dedi.
Kayhan, Aralık ayından itibaren Atlas Okyanusu’nun doğusunda oluşan “Azor Yüksek Basınç Sistemi’’nin kuzey ve orta Avrupa kesimini etkisi altına alacağını ve bu etkinin kış ayları boyunca sürmesinin beklendiğini ifade etti.
Kayhan, Azor yüksek basınç sisteminin, geçen kış özellikle Orta Avrupa, Güney Avrupa ve Akdeniz sahasını etkisi altına aldığını, İzlanda üzerinden gelen yağışlı sistemlerin kuzey enlemlere gitmesini sağladığını ve Akdeniz üzerinde siklonların oluşmasını engellediğini anlattı. Bu nedenle, 45 derece kuzey enleminin güneyinde kuraklık yaşandığını belirtti.
Mahmut Kayhan, “Bu değerlendirmeler ışığında, Aralık ayında güney ve iç kesimlerde, Ocak-Şubat döneminde iç ve batı kesimlerde mevsim normallerinin altında, diğer bölgelerde ise mevsim normalleri civarında yağış gerçekleşeceği öngörülmektedir. Bu da Türkiye’nin geçen kışa göre biraz daha fazla yağışlı olmasını sağlayacaktır. Bu durum, şu anda yaşanan su eksikliğini giderecek demek değildir. Bu konuyla ilgili yorum yapmak için su bütçesi, alternatif su kaynakları ile bunlara ilişkin planlamaların bir arada değerlendirilmesi gerekiyor’’dedi.
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Çorum’da 78 öğrenci gıdadan zehirlendi |
Çorum’un Uğurludağ ilçesindeki lise pansiyonunda kalan 78 öğrenci, 2 öğretmen ve 1 aşçı, gıda zehirlenmesinden hastanelik oldu. Durumu ciddi olan 9 öğrenci Çorum’a sevk edilirken, zehirlenmenin nedeni araştırılıyor.
Uğurludağ Lisesi Öğrenci Pansiyonu’ndaki zehirlenme vakası, yurtta kalan öğrencilerin okulda ders gördükleri esnada rahatsızlanmaya başlamasıyla ortaya çıktı. Öğrencilerin ardı ardına rahatsızlanmasından şüphelenen öğretmenler, kendi araçları ve ambulansların yardımıyla öğrencileri İlçe Devlet Hastanesi’ne taşıdılar. Zehirlenme şüphesiyle 44’ü kız 78 öğrenci, 2 öğretmen ve 1 aşçının getirildiği hastanede aşırı bir yoğunluk yaşandı. Aynı şikayetten hastaneye gelen öğrencilere sağlık görevlileri müdahale etmek için seferber oldu. Durumları ciddi olan 9 öğrenci ise Çorum Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’ne sevk edildi. Çorum ve Uğurludağ’daki hastanelerde tedavi altında tutulan öğrencilerin sağlık durumlarının iyi olduğu, 2 öğretmenin ise taburcu edildiği öğrenildi. Yurtta 105 öğrencinin kaldığı belirtilirken diğer öğrencilerin zehirlenmeden etkilenmedikleri açıklandı.
|
/ ÇORUM
01.11.2007
|
|
|
Öğretmen servisi, işçi servisi ile çarpıştı: 6 yaralı |
Batman’da öğretmenleri taşıyan minibüs ile pamuk toplamaya giden işçileri taşıyan kamyonet çarpıştı. Kazada 2’si ağır 6 kişi yaralandı
Edinilen bilgiye göre kaza, Batman-Siirt yeni çevre yolu 4 yol kavşağında meydana geldi. Siirt istikametinden Bismil yönüne gitmekte olan Emin Yavuz yönetimindeki 72 DD 7002 plakalı pamuk işçilerini taşıyan kamyonet ile Binatlı köy öğretmenlerini okula götüren Adil Gündem yönetimindeki 72 S 077 plakalı servis aracı çarpıştı. Kazada Binatlı İlköğretim Okulu’nda öğretmenlik yapan 6 öğretmen yaralandı. Yoldan geçen vatandaşlar tarafından özel hastanelere kaldırılan öğretmenlerden durumları ağır olan Okul Müdürü Muazzım Ekin ile Kibar Barış, yoğun bakıma alındı. Kırmızı ışık ihlalinden kaynaklandığı belirtilen kaza ile ilgili polis soruşturma başlattı.
|
/ BATMAN
01.11.2007
|
|
|
Her şehidin anısına bir fidan |
Adana Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, yer gösterilmesi halinde her şehit için bir fidan dikmeyi hedefliyor.
Adana Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Emine Kunt, her şehit haberinde, diğer üyeleri gibi kendisinin de oğlunu şehit verdiği gün hissettiği acıyı tekrar yaşadığını söyledi. Kunt, derneklerinin yaklaşık 300 üyesinin bulunduğunu, dayanışmayı güçlendirmek ve birbirlerine destek olmak için çaba gösterdiklerini, son 15 günde şehit olan 28 güvenlik görevlisinin adını yaşatmak amacıyla dernek yönetimi olarak her biri için bir fidan dikme kararı aldıklarını söyledi.
|
/ ADANA
01.11.2007
|
|
|
Hacı adayları 11 Kasım’da yola çıkıyor |
Hac ibadetini yerine getirmek üzere Suudi Arabistan’a gidecek ilk hacı kafilesi, 11 Kasım Pazar günü yola çıkacak.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Fikret Karaman, bu yıl kutsal topraklara gidecek yaklaşık 90 bin hacı adayından yüzde 60’ını Diyanet, yüzde 40’ını ise özel şirketlerin götüreceğini bildirdi. Karaman’ın verdiği bilgiye göre, yaklaşık 500 kafileden oluşan hacı adaylarına 2 bin din görevlisi ve 650 sağlık personeli hizmet verecek. İlk hacı kafileleri, 11 Kasım Pazar günü Ankara Esenboğa Havalimanı, İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanı ve Muğla Dalaman Havaalanı’ndan hareket edecek. Hacı adaylarının Türkiye’den çıkışları, 14 Aralık’ta sona erecek.
Hacılar, 23 Aralık-24 Ocak tarihlerinde Türkiye’ye dönecekler. Bu arada, bu yıl hacca gitmek için 673 bin kişi başvuruda bulunurken, bunların yüzde 52’sini kadınlar oluşturdu. Çekilen kur’a sonucunda hacca gideceklerin yüzde 50’si kadın oldu.
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Sağlık eğitiminde kontenjan arttırılacak |
Hükümetin 2008 Yılı Programı’nda, başta hekimler olmak üzere sağlık personeli yetiştiren kurumların öğrenci kontenjanlarının arttırılacağı bildirildi.
Program’da sağlık alanında gelecek yıl gerçekleştirilmesi planlanan hedeflere yer verildi. Buna göre, başta hekimler olmak üzere Türkiye’de sağlık personeli açığının giderilmesi amacıyla eğitime devam eden üniversitelerin kontenjanları kademeli olarak arttırılacak. Tıp fakültelerinin kontenjan artışına yönelik yatırım ihtiyaçlarına da cevap verilecek. Sağlık personelinin sürekli eğitimi ile mesleki yeterlilikleri geliştirilecek ve öğrencilerin, temel sağlık hizmetlerine yönelik becerilerini artıracak şekilde eğitim verilmesi amacıyla müfredat düzenlenecek.
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
Gençlere, yaşama hedefi verilmeli |
Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Felsefe Grubu Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Gümüş, gençlere uygun hayat modeli oluşturmakta sıkıntılar olduğunun anlaşıldığına dikkati çekerek, herşeyden önce çocuklara bir yaşama hedefinin verilmesi gerektiğini belirtti.
30 il merkezinde lise düzeyindeki 207 okulda araştırma yaptıklarını ifade eden Gümüş, ‘’Uyuşturucu ve keyif verici haplara rastlanan okul giderek artıyor. Sigara ve keyif verici maddeler keyif kaçırıyor’’ dedi. Gümüş, okullarda eğitim-öğretime dair birçok sorununun yanı sıra gençlere uygun yaşam modeli oluşturmakta sıkıntılar olduğunun anlaşıldığına dikkati çekti. Gümüş, öğrencilerin sorunlarının çözümünde polisiye tedbirlerden okul idaresi ve velilere kadar geniş bir kesimin sorumlu olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: ‘’Her şeyden önce çocuklara bir yaşama hedefi verilmelidir. Genel liselerimizin, 4 yıllık lisans programlarına yüzde 7-8 öğrenci gönderebildiği bir durumda bunları güvenlik tedbirleriyle önleyebilmek olanaksız. Öncelikle gelecek vaat edebilmeliyiz ki gençlerimiz yanlış alışkanlıklar değil doğru hedefler peşinde koşabilsinler.’’
|
/ ADANA
01.11.2007
|
|
|
Grip mevsimi başladı |
İnfluenza virüsünün solunum yoluyla insan vücuduna girmesiyle oluşan ve salgınlara yol açan bir enfeksiyon hastalığı olan ‘Grip’, Dünya Sağlık Örgütü(WHO)’nün verilerine göre, her yıl dünya nüfusunun yüzde 5’ini etkiliyor.
Uzmanlar özellikle sonbaharın geldiği ve havaların soğumaya başladığı bugünlerde virüsün daha da etkili olduğunu belirtiyor.
Grip hastalığının, öpüşme, tokalaşma gibi yakın temas ile bulaşan viral bir hastalık olduğuna dikkat çeken Medical Park Bursa Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Mustafa Kaymakçı da hastalığın okul ve yuva çocukları başta olmak üzere kalabalık ortamlarda bulunanları daha kolay etkilediğine değindi. Bu tür ortamlarda bulunanların ellerini sık sık yıkamaları ve hastalık şüphesi olan kişilerden uzak durmaları uyarısında bulunan Dr. Kaymakçı, grip hastalığının sağlıklı kişilerde bir haftada iyileşebileceğini, bağışıklık sistemini zayıflatan hastalığı (diabet, pnömoni, AIDS) olan kişiler de ise daha ağır seyreden ikinci bir hastalığa neden olabileceğini belirtti.
Hastalığın belirtilerini ateş, halsizlik, burun akıntısı, baş ağrısı, yorgunluk, kas ve eklem ağrısı, baş dönmesi olarak sıralayan Dr. Mustafa Kaymakçı, gribin soğuk algınlığıyla karıştırılmaması gerektiğini söyledi. Kaymakçı, “Her iki hastalıkta virüslerle meydana gelmesine karşın ateş, kas ağrısı, öksürük gibi belirtiler gripte daha ağır olarak seyreder” diye konuştu. Gribal enfeksiyonların sebebi virüsler olduğu için bilinen bir tedavisinin olmadığına değinen Kaymakçı, uyarılarını şöyle sürdürdü: “Hastalığın belirtilerini azaltmak ve hastayı rahatlatmak amacı ile anti-gribal ilaçlar kullanılabilir. Hasta bu dönemde istirahat etmeli ve bol sıvı tüketmelidir. Ayrıca grip bazen sinüzit, orta kulak iltihabı, zatürre gibi bir başka hastalığa neden olabilir. Böyle durumlarda uygun antibiyotik tedavisi başlanmalıdır.”
Son yıllarda halk arasında kullanımı giderek yaygınlaşmaya başlayan grip aşısına da açıklık getiren Dr. Mustafa Kaymakçı, gribe neden olan virüslerin çok çeşitli olduğunu, hepsine etkili bir aşının henüz üretilemediğini belirtti. Ticari olarak satılan aşıların en sık neden olan virüslere karşı etkili olan aşılar olduğunu söyleyen Kaymakçı, bu aşıların koruyuculuklarının yüzde 80 civarında olduğunu, aşı yaptırmak için en uygun zamanın ise sonbahar ayları olduğunun altını çizdi.
|
/ BURSA
01.11.2007
|
|
|
Hacı adaylarına tavaf eğitimi |
Kayseri’de hacı adaylarına yönelik düzenlenen seminerde, tavafın nasıl yapılacağı, Kabe maketiyle gösterildi.
Kayseri Müftüsü Şaban İşlek, Organize Sanayi Camisi’nde düzenlenen seminerde, Kayseri’den bu yıl 2 bin 635 kişinin hacca gideceğini söyledi. Hacı adaylarının kutsal topraklarda yerine getirmeleri gereken dini sorumlulukları hakkında bilgi veren İşlek, ‘’Kabe etrafında yapılacak tavafla Safa ve Merve tepeleri arasındaki hızlı adımlarla yürüyüş, sizleri yorabilir. Bu yüzden hacca gidinceye kadar günde 6-7 kilometre yürüyüş yapın’’ dedi.
İşlek’in konuşmasından sonra ihrama bürünen din görevlileri, cami içindeki Kabe maketi etrafında temsili tavaf yaptı. Görevliler, Safa ve Merve tepeleri arasındaki yürüyüşü de canlandırdı.
|
/ KAYSERİ
01.11.2007
|
|
|
Meclis binaları bakımsızlık içinde |
Müze olarak hizmet veren tarihi Türkiye Büyük Millet Meclisi binası, bakımsızlıktan ve yıllarca süren ancak bitmeyen tadilatlardan dolayı verdiği kötü görüntüyle Cumhuriyet’in 84’üncü yılını burada kutlamak isteyen vatandaşların tepkisine sebep oldu.
Kurtuluş Savaşı yıllarında bağımsızlık mücadelesinin karargahı olan 1. Meclis ve daha sonra yetersiz kaldığı için hemen yanına yaptırılan 2. Meclis binası müze olarak hizmet vermesine karşın, bakımsızlık ve ilgisizlikten unutulmaya yüz tutmuş durumda. Arka bölümü, Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü olarak kullanılan 2. TBMM Binası’nın ön bölümü, 1981’de Cumhuriyet Müzesi olarak ziyarete açılmıştı. 2001’de tadilat çalışmaları nedeniyle ziyarete kapatılan müzenin sadece “Genel Kurul Salonu” açık tutuluyor. Yetkililerden alınan bilgiye göre, 6 yıldır sürdüğü söylenen tadilatın önümüzdeki yıl tamamlanması planlanıyor.
|
/ ANKARA
01.11.2007
|
|
|
|