Tamam... Tarhan Erdem, kamuoyu araştırmasında başarılı oldu ama, bu durum, her konuda keramet sahibi olacağını göstermez, öyle değil mi?
Radikal’de Neşe Düzel’e verdiği mülâkatta, “Serbest bırakılırsa, iki yıl içinde üniversitede başı açık kız göremezsiniz “ diyor. İyi ki Şerif Mardin, şu “ mahalle baskısından “ söz etti. Herkes bu tespitin arkasına sığınıyor. Sanki “laik mahalle“ sâkinlerinin hiç mi baskısı yok? Hem de ne biçim... Ama bunu, ancak, benim gibi “kendi sınıfına ihanet ettiği (!)“ suçlamasıyla karşı karşıya kalanlar anlayabilir. Neden bazılarımız toplumsal baskının tek yönlü olduğunu sanıyor. Siyasi bağnazlık da, aynı dinî taassup gibi, özgürlüklere geçit vermez.
Sabah, 12.9.2007
|