Binlerce yıllık tarihî eserlerin ve arkeolojik yapıların tahrip olmasına sebep olan ve son dönemde artış gösteren ‘’defineciliğin’’, adeta sektör haline geldiğini bildirildi.
Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri (TAY) Proje Koordinatörü Oğuz Tanındı, yaptığı açıklamada, 14 yıldır yürüttükleri TAY Projesi kapsamında son 5 yılda 92 bin kilometre yol kat ettiklerini ve Türkiye’nin bir çok bölgesindeki yüzlerce höyüğü araştırdıklarını, dünya ve Türkiye mirası açısından önemli bir kültür hazinesi olan höyüklerin büyük bölümünün, ‘’definecilik’’ adı altında yapılan kaçak kazılar sebebiyle tahrip edildiğini gördüklerini söyledi.
Defineciliği ‘’tarih hırsızlığı’’ olarak nitelendiren Tanındı, son 2,5 yıl içerisinde tahribatın ‘’korkunç derecede’’ arttığını bildirdi. Tanındı, ‘’2000 -2001 yıllarına kadar durum böyle değildi. 10 köyden ikisi definecilik yapıyordu. Şimdi herkes yapıyor. Ekonomik durumu kötüye giden vatandaşlar, umudunu ‘define’ye bağlamaya başladı. Jandarma gücü yettiği kadar yakalamaya çalışıyor. Son olarak Ankara’da 11 kişi yakalandı, ancak, önüne geçilemiyor’’ dedi.
Defineciliğin adeta bir sektör haline geldiğini de vurgulayan Tanındı, şöyle devam etti:
‘’Defineciler için kitaplar hazırlanıyor, Osmanlı haritaları basılıyor, arkeolojik yerleşmelerin bulunduğu yerleri bulmaya yarayan tarifler ve işaretler anlatılıyor. İnternette birçok site var. Ayrıca, sürekli gazetelerde ‘define detektörü’ adı altında metal detektörleri satılıyor. Bütün bunların tehlikeli yanı şu: İzinsiz gerçekleştirilen definecilik yasal bir işmiş gibi gösterilmeye çalışılıyor.’’
|