Ankara Üniversitesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Emine Zinnur Kılıç, küreselleşmenin en çok ergenleri etkilediğini belirterek, ‘’Ergenler, dünyanın öbür ucundaki insanların etkilerine fazla maruz kalmaya başladı’’ dedi.
Kılıç, yaptığı açıklamada, toplumun değişikliklere açık hâle geldiğini söyledi. Küreselleşme sebebiyle Türkiye’de özellikle ergenlerin kafalarının karışık olduğunu kaydeden Kılıç, bunun sebebi olarak, ergenlerin dünyanın öbür ucundaki insanların etkilerine fazla maruz kalmalarını gösterdi.
Bir önceki kuşağın, dış dünyanın bu kadar farkında olmadığını belirten Kılıç, ergenlerin, dünyanın öbür ucundaki insanların nasıl davrandığı, neler yiyip neler içtikleri, nasıl giyindikleri ve hangi müziği dinledikleri gibi pek çok konuda bilgi sahibi olduklarını ifade ederek, “Yeni kuşak, çevresinin çok fazla farkında ve bu farkındalık kafalarının daha fazla karışmasına sebep oluyor. Kendi ailelerini, yaşadıkları toplumu ve kendilerini kıyasladıkları ya da örnek aldıkları kapsam şimdi çok daha fazla genişledi. Tabiî aileler de buna yetişemiyorlar. Dolayısıyla ergenlerle aileler arasındaki kuşak farkı gittikçe açılıyor’’ diye konuştu.
Özellikle ergenlik döneminin dış dünyaya daha açık ve daha ilgili bir dönem olduğunu kaydeden Kılıç, bu anlamda küreselleşmenin en çok ergenleri etkilediğini kaydetti. Yeni açılımların beraberinde yeni riskleri de meydana getirdiğini vurgulayan Kılıç, ailelerin ergeni koruma ve özgür bırakma konusunda dengeli olmalarını önerdi. Ergenlerin bu dönemde tecrübe kazanmalarının çok önemli olduğunu belirten Kılıç, ebeveynlerin sadece ciddî riskler olduğu zaman ergenlere müdahale etmeleri gerektiğini söyledi.
“AYRIŞMALAR GENÇLERİ
ŞİDDETE YÖNLENDİRİYOR’’
Kılıç, toplumsal değişikliklerin, şiddetin gençler hatta çocuklar arasında yaygınlaşmasına da sebep olduğunu ifade etti. Toplumda gelir dağılımları arasındaki farkların artmasının ayrışmalara sebep olduğunu belirten Kılıç, bu sebeple her grubun kendi kültürlerine itildiğini söyledi.
Yerleşim yerlerinin de birbirinden ayrıldığını kaydeden Kılıç, ‘’Eskiden herkes normal mahalle okullarında okurdu. Özel okullar çok azdı. Daha eğitimli ailelerin çocuklarıyla daha az eğitimli ailelerin çocukları arkadaş olurlardı. Çocuklar okullarda birbirlerine kendi kültürlerini aktarırlardı. Dolayısıyla bir toplumsal birliktelik daha ilkokuldan itibaren başlardı. Bir eşitlik duygusu olurdu çocuklarda ama gitgide bu kayboldu. Bunun nedenlerinden biri de özel okulların artması ve maddi durumu daha iyi olan ailelerin çocuklarını özel okullara göndermesi’’ diye konuştu. (aa)
|