Hükümetin AB sürecini yarım bıraktığını düşünen AB yetkililerinin, “AKP hükümeti 2004’te kaldı. Reformlar müzakere tarihini aldıktan sonra bitti” eleştirisinde bulundukları belirtildi. Yeni Asya’ya konuşan DYP Genel Başkan Yardımcısı Binhan Oğuz, “Ben Brüksel’e sıklıkla gidiyorum. Gerek iş dünyası, gerekse AB Komisyonu ile yaptığım görüşmelerde hep şunu dile getirdiler; ‘AKP hükümeti 2004’te kaldı. Reformlar müzakere tarihini aldıktan sonra bitti’ diyorlar” dedi.
AB sürecini unutmakla suçlanan hükümet Brüksel tarafından eleştiriliyor. AB sürecini yarım bıraktığına inanan AB yetkililerinin, “AKP hükümeti 2004’te kaldı. Reformlar müzakere tarihini aldıktan sonra bitti” şeklinde düşündüğü ifade edildi. Yeni Asya’ya konuşan DYP Genel Başkan Yardımcısı AB ve Dış Ekonomik İlişkiler Binhan Oğuz, hükümetin AB konusundaki tutumunu yeterli görmediklerini, 2004’e kadar süren rüzgarın “iç siyasete malzeme” olarak kullanıldığını ileri sürdü.
Hükümetin AB sürecindeki durağan tavrının milleti küstürdüğüne dikkat çeken Oğuz, “Bu işi yarıda bıraktılar. Eğer gerçekten AB’ye samimi olarak inansalardı aynı hızla devam ederlerdi. Ben Brüksel’e sıklıkla gidiyorum. Gerek iş dünyası gerekse Avrupa Birliği komisyonu ile yaptığım görüşmelerde hep şunu dile getirdiler; ‘AKP hükümeti 2004’te kaldı. Reformlar müzakere tarihini aldıktan sonra bitti’ diyorlar” dedi.
Hazırlanan 7 yıllık yol haritasının içine baktıklarını hatırlatan Oğuz, “Burada 2007 yılı kayıp bir yıl olarak görülürken 2008-2009 yıllarında yapılacakları belirtiliyor. Ama neyin en olacağı belli değil?” şeklinde konuştu.
DYP’nin AB konusunda kararlı olduğunu açıklayan Oğuz konuşmasını şöyle sürdürdü: “AB sürecinde siyasi kararlılık göstermek gerekiyor. Türkiye yeniden inisiyatifi ele almalı. Biz kararlıyız. Bu bir kere partimizin DP ile başlayan tarihi misyonudur. Ayrıca Türkiye’nin zenginleşmesi, demokrasi açısından adımlar atmasına katkılar bulunur. Bir de bu ülkece hakkettiğimiz bir şeydir. AB’yi koruyan tek parti olarak öndeyiz. AB’nin barış, özgürlük, istikrar gibi temel hedefleri var. Bu zaten bizim partinin genel misyonu ile çok uyuşan bir noktadır.”
9 MAYIS MESAJLARI
9 Mayıs AB Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayan TBMM Başkanı Bülent Arınç, Türkiye’nin, AB’ye tam üyelik yolunda önemli aşamalar kaydettiğini, Avrupa ülkeleri tarafından “demokratik devrim” olarak nitelendirilen bu değişim atağının merkezinde de TBMM’nin yer aldığını ifade etti. Arınç, farklı inançları, kültürleri buluşturan bir Türkiye’nin, Avrupa Birliğine büyük bir zenginlik katacağını belirtti.
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül de mesajında AB’nin dünyanın birçok bölgesi ve ülkesi için bir ilham kaynağı olduğunu, demokrasi, özgürlük ve barış temelleri üzerine kurulan AB’nin mevcut belirsizliklerin üstesinden gelmek ve Avrupa’nın gelecek nesillerine ümit vermek için 50. kuruluş yıldönümünden kuvvet almak gerektiğine dikkat çekti.
21. yüzyılın Avrupa Birliği’nin daha geniş bir vizyon benimsemesi gerektirdiğini açıklayan Gül, “Türkiye müzakere sürecinin başarıyla sonuçlandırılması amacıyla elinden gelen gayreti göstererek Avrupa mimarisinde hak ettiği yeri alacaktır. Bu bağlamda, AB’nin de mevcut taahhütlerine bağlı kalmasını bekliyoruz. Avrupa kıtasında demokrasi ve barışın sürekli kılınması amacıyla bütünleşmeyi bir gereklilik olarak değil, bir sorumluluk olarak görmek gerekmektedir. Bu da, ancak, Avrupa’nın ortak değerler etrafında birleşmeyi arzu edenleri kucaklamasıyla mümkün olabilecektir. Küreselleşme çağında Türkiye ve AB’nin bu tarihi misyonu gerçekleştirme görevleri bulunmaktadır” görüşlerine yer verirken tüm vatandaşların 9 Mayıs Avrupa gününü kutladı.
|