Nokta’nın son sayısı önümde.
Kapağı güzel yapmışlar:
“Sözde değil özde demokrasiye kadar aynen devam.”
Kapaktaki fotoğrafta güler yüzlü gençler, ellerinde “Genç siviller rahatsız!” yazılı pankartlarıyla...
Bu son sayı galiba gerçekten son sayısı oluyor Nokta’nın. Patronun dergiyi kapatma kararı aldığına dair haberler var.
Ne yazık!
Darbe tertiplerini yazıyor Nokta. Tertipleri, zamanın Genelkurmay Başkanı reddetmiyor. Dışişleri Bakanı, tertipler konusunda daha önceden haberli olduklarını söylüyor.
Ama darbe tertiplerine muhatap olanlar değil, gazeteci milleti sorgulanıyor. Ve Askeri Savcılık kararıyla basılıyor Nokta. Gazeteci milleti polis tarafından suçlu gibi duvar dibine dikiliyor, yüzleri duvara dönük...
Ne yazık!
Basın, kendi özgürlüğü için kavgasını veriyor mu? Darbe tertipleri konusunda demokratik duyarlılık ne ölçüde gösteriliyor ya da gösterildi? Böylesine duyarsızlıkla, fikri takipten bu denli yoksun saman alevi gibi tavırlarla, söyler misiniz, demokrasi nasıl ete kemiğe bürünebilir ki?..
Bürünemiyor zaten. Çünkü demokrasiyi herkes kendine yontuyor, kendisi için istiyor. Böyle demokrasi mi olur? Onun içindir ki haber şaşırtıcı değil:
Nokta kapanıyor.
Yazıklar olsun bir kez daha.
Bu nasıl ülke?..
Nasıl demokrasi?
Milliyet, 22.4.2007
|