Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 24 Kasım 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Demokrasi ayıpları

Atatürk de tartışılır, Atatürkçülük de, Kemalizm de.

İsteyen ilerici bulur.

İsteyen de gerici.

Kimi över, kimi yerer.

Kimi de ille siyah beyaz değil, eleştirel yaklaşır.

Atatürk’ü, Atatürkçülüğü ya da Kemalizm’i olumlu olumsuz yanlarıyla anlamaya, anlatmaya çalışır.

Nerede ilerici bir rol oynadığını, nerede köstekleyici olduğunu, zaman içinde nasıl bir gelişim gösterdiğini yerli yerine oturtmaya gayret sarfeder.

Şu da söylenebilir:

Herkesin kendi gönlünce bir Atatürk’ü vardır bu ülkede. Atatürkçülük deyince, Kemalizm deyince, herkes aynı şeyi anlamaz. Her kafadan bir ses çıkar bu ülkede...

Kimi Atatürk’ü böyle sever, kimi öyle.

Kimi de sevmez.

Sevmek zorunda da değildir.

Evet öyle.

İfade özgürlüğü budur. Demokrasi bunun için vardır. Demokrasi ancak farklı, değişik, aykırı seslerin çıkmasıyla ete kemiğe bürünür.

Kısacası:

Fikirler serbestçe, özgürce yarışmadan demokrasi olmaz.

Hele üniversite hiç olmaz!

Yasak ve baskıyla üniversite fikri bağdaşmaz. Aynı şeylerin söylendiği, kabul gördügü yerin adı üniversite değildir.

Dogmaların, tabuların, önyargıların geçerli kılınmak istendiği yer, üniversite sıfatına layık değildir. Çünkü o yerde, bilimsel çalışma yapılamaz.

Hiç aklınızdan çıkarmayın:

Nerede dogma ve tabular varsa, orada bilim yoktur!

O dogmanın, o tabunun dinci veya laikçi nitelik taşıması, bu yalın gerçeği değiştirmez.

Dogma ve tabularla bilim de, üniversite fikri de bir arada olamaz.

Özgür tartışmaya set çekmeye çalışmak, bilime de, üniversite fikrine de darbe indirmekten başka birşey değildir.

Neden böyle bir yazı girişi?..

Anlatayım.

Prof. Dr. Atilla Yayla.

Gazi Üniversitesi’nde bir öğretim üyesi. İyi bir akademik kariyere sahip olduğu belirtiliyor. Saf kan ya da ultra-liberallerin oluşturduğu Liberal Düşünce Topluluğu’nun da üyesi. (...)

Geçenlerde bir panelde Kemalizm’i sert biçimde eleştirirken, Atatürk heykellerini de eleştiri kapsamı içine alıyor. Anlaşılan bir ara eleştirisinin üslubunda ölçüyü kaçırıyor, zarif olamıyor.

Sonrasına gelince...

Önce hain damgası yiyor.

Sonra da üniversitede ders verme yetkisi askıya alınıyor.

Şimdi de hakkında bir ceza davası geliyor.

Kemalizm bu mu?

Eğer buysa...

O zaman, “Farklı fikirlerin özgürce tartışıldığı bir ülke yerine, totaliter bir fikrin egemenliğinde herkesin aynı şeye inandığı ve aynı şekilde davrandığı bir toplum idealini savunmak eğer Kemalizm ise, bu ideoloji geri bir ideolojidir” diyenler(*) haklı olmaz mı?..

Düşünün lütfen.

Prof. Atilla Yayla’nın üslubuna, düşüncelerine katılmayabilirsiniz. Kendisini eleştirebilirsiniz.

Ben de ondan bazı açılardan farklı düşünüyorum. Atartürk’le ilgili üslubuna da itirazım var.

Ama bundan dolayı kendisinin hain ilan edilmesine de, üniversite çatısı altında cezalandırılmasına da, hakkında ceza davası açılmasına da karşıyım.

Farklı, aykırı fikirlerin barış içinde bir arada yaşayıp serbestçe yarışacakları özgür bir mekandır üniversite, öyle olmalıdır.

Son söz:

Atatürk yasalarla korunamaz!

Bu da bir başka demokrasi ayıbıdır.

Milliyet, 23.11.2006

Hasan CEMAL

24.11.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Üniversitede yargısız infaz

  Atilla Yayla olayı!

  Linç

  Bu adam ne yapmış?

  Demokrasi ayıpları


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004