Siyasette çok şey aklıma gelirdi de, Baykal’ın Kürt sorunu konusunda Mehmet Ağar’ın da gerisine düşeceği, MHP lideri Bahçeli’yle kafa tokuşturmaya kalkacağı gelmezdi.
Bu da oldu.
Bunu da başardı Baykal.
Devlet Bahçeli ya da Yaşar Büyükanıt Paşa, DYP lideri Ağar’ı nasıl eleştirdilerse, Baykal da öyle eleştirdi.
Ağar’a şöyle sesleniyor:
“Sizi anlamıyorum diye üzülmeyin. Sizi, İmralı’daki Öcalan anlıyor.”
Ne istemiş DYP lideri? Silahların susmasını... PKK’nın dağdan indirilmesini... Bütün anaların gözyaşlarının dinmesini... Şiddet ve silahın değil siyasetin egemen olmasını... ‘Ateşkes’in önemsenmesini...
Bunların eleştirilecek nesi var? Güneydoğu’daki yangını söndürmek, bütün Türkiye’nin çıkarına değil mi?
Eğer aş ve iş sorununu çözmek diyorsan, eğer Türkiye’de demokrasi, hukuk devleti ve insan hakları çıtasını çağdaş düzeye yükseltmek istiyorsan, bütün bunların Kürt sorununu çözüm rayına oturtmadan olamayacağını bilmiyor musun?
Bal gibi biliyorsun.
Ama oy avcılığı peşindesin!
MHP ile milliyetçilik yarışına çıkarak, Bahçeli’yle kafa tokuşturarak daha çok oy alacağını sanıyorsun.
Yazık!
Oysa, CHP’nin programında sosyal demokrat yazıyor. Böyle bir partinin lideri, MHP ile milliyetçilik yarışına çıkar mı? Bahçeli’yle kafa tokuşturmaya kalkar mı?
Muhalefet liderine -Ağar’a- cevap yetiştiren bir Genelkurmay Başkanı’nın, açıkça siyasal tavır alan bir asker kişinin bu tutumunu onaylar mı?
Sosyal demokratlık değil bu.
Bunda bir çarpıklık var.
Nitekim, CHP lideri Baykal’ın sosyal demokratlıktan bir hayli sapan yeni çizgisi son zamanlarda Sosyalist Enternasyonal’de de yakın markaja alınmış, sorgulanmaya başlamış durumda.
Sosyalist Enternasyonal Başkanı Yorgo Papandreu’yla, Finlandiya eski Başbakanı ve Finli Sosyalist lider Paavo Lipponen’in son Ankara ziyaretleri sırasında da CHP’nin bu durumu değişik vesilelerle ve diplomatik bir üslupla sorgulanmadı değil.
Soruların özeti şöyle:
CHP’nin ifade özgürlüğüne ilişkin tutumu ne kadar net? 301 ve 288 gibi özgürlükleri kısıtlayıcı yasal düzenlemelerle ilgili olarak CHP parlamentoda neden değişiklik önergesi vermedi? ‘Türklüğün aşağılanması’nın ırkçı bir deyim olduğunu düşünmüyor mu CHP? Azınlık haklarının genişletilmesine karşı çıkmakla sosyal demokratlık bağdaşır mı?
Soruları çoğaltmak mümkün. Ama gerekmiyor.
Baykal’ın hükümete karşı CHP’yi getirmiş olduğu muhalefet çizgisi birçok açıdan sosyal demokratlığa sığmıyor. Ayrıca, CHP’nin bu tutumuyla iktidar alternatifi olması kolay değil.
Şunu da yazın bir kenara:
Baykal’ın bu tutumu, seçim sandığında kendi partisi CHP’den çok MHP’ye, yani ‘asıl adres’e yarayabilir.
Milliyet, 19.10.2006
|