Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ‘’Önümüzdeki dönemde ekonomideki mikro yapısal reformlar tamamlanırsa, hedefimiz 2023’de Türkiye’nin gelişmiş ilk 10 ülke arasına girmesidir’’ dedi. Hisarcıklıoğlu, Grand Yükseliş Otel’de düzenlenen ‘’Kocaeli Odalar Müşterek Toplantısı’’nın ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.
Hisarcıklıoğlu, ülkedeki ekonomik gelişmeleri nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, şunları söyledi: ‘’Türkiye’nin orta vadede önü çok açık. Özel sektör olarak buna inanıyoruz. Geçmiş 20 yıldaki başarılı adımlar, önümüzdeki dönemin, Türkiye’nin, bulunduğu coğrafyanın yanı sıra yaptığı işlerle de dünya ülkeleri arasında yeri olacağının göstergesidir.
Kuzey Afrika’dan, Fas’tan başlayarak Kazakistan’a kadar olan coğrafyada 1 milyar kişi yaşadığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, ‘’Bu coğrafyanın toplam ihracatının yüzde 65’ini tek başına Türkiye yapıyor. Potansiyelimiz çok yüksek. Önümüzdeki dönemde ekonomideki mikro yapısal reformlar tamamlanırsa, hedefimiz 2023’de Türkiye’nin gelişmiş ilk 10 ülke arasına girmesidir’’ diye konuştu.
İŞBİRLİĞİNİN YANSIMASI
Hisarcıklıoğlu, ‘’TOBB ile ABD Ticaret Odası Trade Roots İş Ortaklığı Programı’’ anımsatılarak, yöneltilen bir soru üzerine, Türkiye’nin toplam ihracatında AB ülkelerine ihracatın payının yüzde 60 dolayında olduğunu belirterek, şunları söyledi:
‘’ABD Ticaret Odası ile bu ülkeye küçük ve orta boy işletmelerimizin ihracat yapması yönünde adımlar attık. Bu pazar uzak olduğu için iyi bilemiyoruz. O pazara ihracat yapıyor olmamız gerekir. Sadece tek eksenli büyüme yerine, AB’ye, ABD’ye, Avrasya coğrafyasına, güneyimize ve Afrika ülkelerine tüm eksende büyüyor olmalıyız. Bu sayede hem Türk ekonomisini büyütelim, hem de bir yerde siyaseten sıkıntı yaşarsak, ekonomik olarak sıkıntımız olmasın.’’
“AB’Yİ BİR ÇIPA OLARAK GÖRÜYORUZ”
Türk özel sektörünün AB’ye bakış açısının, 1965 yılında İktisadi Kalkınma Vakfı kurularak, yol haritasının belirlenmesiyle ortaya çıktığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“150 yıldır hedef Batı standartlarına gelmek. Bizim de AB’ye bakış açımızda, iş yapma biçimimizde Avrupa ve dünyanın gelişmiş ülkeleriyle aynı standarda ulaşmak var. Onun için AB’yi bir çıpa olarak görüyoruz. Bu standartlara ulaştıktan sonra bizi ister alsınlar, ister almasınlar umurumuzda olmaz. Ama o standartlara ulaşabilmek için elimizde bir yol haritası olması gerekir.’’
|