Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 21 Ağustos 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

LATİFE HANIM YAZARINA DÂVÂ

Yayın yasağı için konulan süre dolduğu halde hatıralarının neşri engellenen Latife Hanım’la ilgili olarak yazdığı kitabın tanıtıldığı röportaj, yazar İpek Çalışlar ile Hürriyet gazetesi Yazıişleri Müdürünün başına iş açtı. Röportajda anlatılan bir hatırada Atatürk’e hakaret edildiği iddiasında bulunan bir vatandaşın yaptığı suç duyurusu, Bağcılar Cumhuriyet Başsavcılığının yazar ve gazete hakkında “Atatürk’ü koruma kanunu”na muhalefetten dâvâ açmasıyla sonuçlandı.

Yazar İpek Çalışlar ve “Hürriyet” gazetesi Sorumlu yazı işleri Müdürü Necdet Tatlıcan 5 Ekim’de, Bağcılar 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 4,5 yıl hapis talebiyle hakim karşısına çıkacaklar.

Olayı değerlendiren İHD İstanbul Şubesi eski Başkanı Av. Ercan Kanar, “Savcı, özel şahıslardan gelen bu tür şikâyetleri dikkate alırsa, yükselen şovenizme hizmet etmiş olur” dedi. Kanar, “aslında kanunun kendisinin bile, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu ifade ederek, “Kişiyi putlaştıran, tabu haline getiren bir yasanın demokratikliğinden bahsedilemez” diye konuştu.

Kanar: Hakaret kastı olmadan dava açılmaz

Bu ve benzer şikâyetlerin yargı ve hukuku güdüm altına almayı amaçlayabileceğini söyleyen Av. Ercan Kanar, savcıların şikâyetlere Anayasa’daki düşünce ve ifade özgürlüğü ilkeleri ve AİHS’nin 9 ve 10. maddeleri ışığında yaklaşmaları gerektiğini söyledi. Savcıların ihbarcıların şikâyetlerini takipsizlikle sonuçlandırabileceklerini kaydeden Av. Kanar, “Savcının, ciddiye dahi almadan geri çevirmesi gerekir. Somut olayda gerçek anlamda bir tahkir ve tezyif, bir sövme veya hakaret kastı var mı onu araştırması gerekir. Kaldı ki, bu tür yazı ve kitaplarda böyle bir şeye rastlamak mümkün değildir” dedi.

Tarihsel çalışmalarda yazarın kendi hayal gücüyle de konuyla ilgili açılım getirebileceğini aktaran Kanar, “Eğer bir hakaret kastı yoksa bu tür durumlarda soruşturma yapılmaması gerekir. Bir iki sivri, eleştiren sözler ve iddialar olsa dahi kitabın bütünü değerlendirilmeli” diye belirtti.

AİHM, Odabaşı davasında Türkiye’yi mahkum etti

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bu kapsama girebilecek önemli kararlarının bulunduğunu da ifade eden Av. Kanar, “Düşünce özgürlüğü zaten en ‘tehlikeli’ sözler, statükoyu sarsan düşünceler için gereklidir” dedi.

AİHM 21 Şubat 2006’da, “Düş ve Yaşam” başlıklı kitabın yazarı şair-yazar Yılmaz Odabaşı ve kitabın yayımcısı Niyazi Koçak’ı “Atatürk’e hakaret” iddiasıyla mahkum edildikleri için Türkiye’yi toplam 10 bin 450 avro (18 bin 800 YTL) tazminatla cezalandırmıştı. AİHM, kitaptaki ifadelerin Atatürk’ün şahsını hedef almayıp Kemalist ideolojiyi eleştirdiğine karar vermiş, mahkûmiyeti oybirliğiyle AİHS’nin 10. maddesine aykırı bulmuştu.

21.08.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Asıl OHAL deprem için lâzım

  LATİFE HANIM YAZARINA DÂVÂ

  Hükümet dolduruşa gelmesin

  ‘Bölgeye bîgâne kalamayız’

  Doğalgaz hattına sabotajı PKK yaptı

  Ciğerlerimiz yanıyor

  Dünya gençleri ırkçılığa karşı buluştu

  AB’yi etiket için istemiyoruz

  Mi’rac barışa vesile olsun

  Ağar: Mi’rac kardeşliğimizi ve beraberliğimizi güçlendirsin

  NATO üssüne inen pilotlara eğitim verilecek

  Aksu: Hainler güvenlik kuvvetlerimizi yıldıramaz

  Metrocity'de yangın korkuttu

  Özkök’ün son MGK toplantısı bugün

  Türkiye’ye 70 bin kişilik hac kontenjanı

  Gazetecilere ilk yardım dersi

  Hükümlü kadınlara ‘aile eğitimi’

  Halk meclisleri devam ediyor

  Hasankeyf’e ziyaretçi akını

  Phaselis, mehter ve semaya hazırlanıyor

  Cami cemaatinden Kızılay’a kan bağışı

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004