Ayasofya’nın ibadete açılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, “Bunu bir Bakanlar Kurulu kararı ile yapmak hukukî ve teknik olarak mümkündür. Ama bu hükümetin bunu yapabileceğine ihtimal vermiyorum. Ancak ben, Ayasofya’da bir Cuma namazı kılmadan ölmek istemiyorum. İnşaallah bu duam gerçekleşir” dedi.
“Kiliseden Müzeye Ayasofya Camii” kitabının tanıtımı için düzenlenen basın toplantısında konuşan Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, hükümetin vakıf kanunu tasarısında tarihi bir hata yaptığını söyledi. “Hükümet iki noktada zaafiyette. Vakıf kanunu tasarısında, kilise, havra açılması konusunda tarihi hata yapılmış. Akademik veri eksik” diyen Akgündüz, tahrip edici amaçları olmadığı halde hükümetin bazı açıklamaları yapmaktan çekinmesini de bir zaafiyet olarak yorumladı.
Topkapı Eresin Otel’de gerçekleştirilen toplantıda, Ayasofya’nın müzeye çevrilmesinin sadece bir Bakanlar Kurulu kararı olduğunu da hatırlatarak, “Mustafa Kemal Ayasofya’nın müzeye çevrilmesiyle ilgili Bakanlar Kurulu kararını imzalamıştır. Eğer gerekçesi ortadan kalkarsa bu karar da birgün gelir değişir. Bugün, inkılabın temel kanunu olan Türk Medeni Kanunu bile değişmiştir, Türk Ceza Kanunu değişmiştir. Bunlar daha güzelini yapmak için değiştirilmiştir” dedi. İnönü hükümetinin aldığı bu kararın da tamamen hukuktan yoksun olduğunu ifade eden Akgündüz, herhangi bir hükümetin bunu Bakanlar Kurulu kararı ile değiştirmesinin, düşmanlık veya zıtlık olarak yorumlamaması gerektiğini söyledi.
Altı yüz yıl boyunca devlet başkanının imzası olmadan kilise ve havra açılmadığını da konuşmasında aktaran Akgündüz, “Şu anki kanunda yerel yönetimlerin, belediye başkanlarının ruhsatı yeterli görülüyor. Oysa cumhuriyet döneminde bile yeni mabed açılması konusunda önceki uygulama devam ettirilmiş” sözleriyle hükümetin vakıflar kanununda yaptığı değişikliği eleştirdi.
İbadete açılsın
Ayasofya’nın ibadete açılması gerektiğini söyleyen Akgündüz, “Bunu bir bakanlar kurulu kararı ile yapmak hukukî ve teknik olarak mümkündür. Ama hükûmetin bunu yapabileceğine ihtimal vermiyorum. Ama ben, Ayasofya’da bir Cum’a namazı kılmadan ölmek istemiyorum. İnşallah bu duâm gerçekleşir” şeklinde konuştu.
Ayasofya’da namaz AKP’nin tasarrufu değil
Kitabın hazırlayanlardan Doç. Dr. Said Öztürk de 4 Temmuz’da gazetelerde çıkan haberin doğru bilgi verme noktasında sorunlu olduğunu ifade ederek, “O yazıda düzeltilmesi gereken noktalar var. Ayasofya’nın bir kısmında (Hünkâr mahfili) namaz kılınması AKP’nin tasarrufu değildir. 1980 Ağustos ayınnda dönemin Kültür Bakanı Tevfik Koraltan’ın imzası ile namaza tahsis sözkonusudur. 12 Eylül askeri darbesinden iki gün sonra 14 Eylül’de yine tamirat gerekçesiyle kapatılmıştır. 10 Şubat 1991’de de dönemin Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek’in şifahi emriyle tekrar namaza açılmıştır. O günden beri ibadete açık durumdadır” dedi.
|