Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Kıbrıs konusunun, Türkiye’nin teknik müzakerelerine hiç karıştırılmadan kendi hattında devam etmesi gereken bir konu olduğunu belirterek, ‘’Kıbrıs’ı müzakere sürecinde adeta bir pazarlık olarak kullanmak AB’nin temel ilkeleri ile de çok bağdaşmıyor’’ dedi.
CNN TÜRK’te sorularını cevaplandıran Devlet Bakanı Babacan, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıs konusuyla ilgili ‘müzakereler durursa dursun’”şeklinde açıklamasının hatırlatılması üzerine Kıbrıs konusunun sürekli Türkiye’nin önüne getirilmesinden rahatsızlık duyduklarını kaydetti. Kıbrıs’ın 30 yılı aşkın süredir devam eden bir konu olduğunu dile getiren Babacan, şunları söyledi:
‘’Kıbrıs, nihai ve kapsamlı bir çözüme ulaşmadığı sürece hep önümüzde önemli bir konu olarak duracak. Kıbrıs konusunun, teknik müzakerelerimize hiç karıştırılmadan kendi hattında devam etmesi gereken bir konuyken, müzakere sürecinde adeta bir pazarlık olarak kullanmak, açıkçası AB’nin temel ilkeleri ile de çok bağdaşmıyor. Bize deniyor ki, siz Ankara Antlaşması’nı imzaladınız ve bunun gereği olarak da limanları ve havaalanlarını açmanız gerekiyor. Biz de bunu farklı yorumluyoruz. Biz de ‘bu anlaşma bize böyle bir yükümlülük getirmiyor’ diyoruz. Burada bir ihtilaf ve anlaşmazlık var. İhtilâf ve anlaşmazlığın olduğu bir konuyu çözebilmek için bambaşka bir sürecin adeta araç olarak kullanılmasını yaklaşım olarak çok yanlış buluyoruz. Güney Kıbrıs’ın da çözüm için kapsamlı adım atmasını bekliyoruz. Bu sadece bir tarafın isteğiyle çözülecek bir sorun değildir.’’
Bundan sonraki dönemde Kıbrıs ile ilgili tüm tarafların çok samîmî bir gayret göstermesi gerektiğini düşündüklerini söyleyen Babacan ‘’AB ile Türkiye ilişkilerinin sadece ve sadece Kıbrıs nedeniyle özellikle Güney Kıbrıs’ın bu tutumu sebebiyle sıkıntıya girmesi, Avrupa Birliği için çok yazık olur’’ dedi.
|