Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde bulunan ve yüksekliği sebebiyle, ‘Türkiye’nin çatısı’ olarak anılan Ağrı Dağı’nın zirvesinde görülen bulut, dikkat çekti.
Dün sabah saatlerinde manzarayı görenler, tefekkürlük manzaranın seyrine doyamadılar. Türkiye’nin yanı sıra İran, Ermenistan ve Nahçıvan’ dan da görülen Ağrı Dağı’nda dün güneş doğarken kartpostallık manzara ortaya çıktı.
Deniz seviyesinden 5 bin 137 metre yüksekliği ile Türkiye’nin en yüksek dağı olma özelliğini taşıyan, efsaneleri ve türküleri ile ünlü, kar ve sis eksik olmayan Ağrı Dağı’nın zirvesinde görülen sis bulutu dikkat çekti.
Yaratılış harikası manzarayı görenler seyrine doyamadı. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret edip, dünyaca ünlü dağcıların tırmanışına ev sahipliği yapan Ağrı Dağı’nda en son 2015 yılında benzer görüntü gözlemlenmişti.
***
TEFEKKÜR PENCERESİ...
Allah'ın Müzeyyin ((herşeyi eşsiz sanatıyla süsleyen, güzelleştiren Allah)) ve Cemil ((Sonsuz güzellik sahibi Allah)) isminin tarif edildiği Risale-i Nur'dan bir bölüm;
''...Semâyı dinle. Nasıl "Yâ Celîl-i Zülcemâl" diyor. Ve arza kulak ver. Nasıl "Yâ Cemîl-i Zülcelâl"diyor. Ve hayvanlara dikkat et. Nasıl "Yâ Rahmân, yâ Rezzâk" diyorlar. Bahardan sor. Bak, nasıl "Yâ Hannân, yâ Rahmân, yâ Rahîm, yâ Kerîm, yâ Lâtif, yâ Atûf, ya Musavvir, yâ Münevvir, yâ Muhsin, yâ Müzeyyin" gibi çok esmâyı işiteceksin. Ve insan olan bir insandan sor. Bak, nasıl bütün Esmâ-i Hüsnâyı okuyor ve cephesinde yazılı; sen de dikkat etsen okuyabilirsin. Güya kâinat azîm bir musika-i zikriyedir. En küçük nağme, en gür nağamâta karışmakla, haşmetli bir letâfet veriyor. Ve hâkezâ, kıyas et.''
Sözler, 24. Söz, Birinci Dal - Devamını Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/sozler/#534
***
"Ne kadar güzeldir" deme!
''Dünyayı ve ondaki mahlûkatı mânâ-yı harfiyle ((bir şeyin kendisini değil de, san'atkarını, ustasını, sahibini bilip tanıtan mana)) sev; mânâ-yı ismiyle ((birşeyin bizzat kendisine bakan ve kendisini tanıtan manası)) sevme. "Ne kadar güzel yapılmış" de. "Ne kadar güzeldir" deme. Ve kalbin bâtınına, başka muhabbetlerin girmesine meydan verme. Çünkü, bâtın-ı kalb âyine-i Sameddir ve Ona mahsustur.''
Risale- Nur, Sözler, Otuz İkinci Söz, Üçüncü Mevkıf
Risale-i Nur'dan Sözler isimli eserden 32. Söz'ü okumak için tıklayınız;
http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/sozler/#962
Tefekkürün faziletleri
Risale-i Nur, baştan sona bütün satırlarında tefekkürü ibadet haline getirmiş; “Bir saat tefekkür, bir sene ibadetten hayırlıdır.”6 Hadisinin feyiz ve bereketine mazhar olmuş bir tefekkür ummanıdır.
“Âyet, Hadis ve Risale-i Nur’a göre tefekkürün önemi nedir?”
Konuyla ilgili son derece önemli makalenin devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/suleyman-kosmene/tefekkurun-faziletleri_216654
***
Okumak için tıklayınız:
Bir sene ibadetten hayırlı amel: Tefekkür
Cassini’den son geçiş...
Son 12 yılın en güçlü patlaması
Tefekkür saati: Türünün ilk örneği ve Güneş'ten 100 bin kat büyük...
Kara delikler ve kara kabir
Aklın sınırlarını zorlayan bir tefekkür: Güneş’ten 21 milyar kat büyük ‘karadelik’
ABD'de tefekkür saati: Astronomi tarihinde bir ilk...
Tefekkür Saati: Hârika bir tasarrufu, lezzetli bir hayret ile seyir vakti...
Çünkü bizler için tasarlanan ve birçok vazife ile vazifelendirilen Güneş,
- Cenab-ı Hakk'ın Esmaü'l-Hüsnasından Nur ismine kesif bir ayine,
- Sema denizinin yüzünde ziyadar bir kabarcık,
- Dünya sarayının kubbesinde büyük bir elektrik lambası,
- Bahar ve yaz tezgâhında dokunan Rabbanî mensucat için bir mekik, gece-gündüz sahifelerinde yazılan Samedanî mektuplar için bir nur hokkası,
- Nuranî bir ağaç. Gezegenler onun hareketli meyveleri. Ağaçlara muhalif olarak güneş silkinir, ta o meyveler düşmesin. Eğer silkinmezse düşüp dağılacaklar,
- Meczub bir serzakir. Zikir halkasının merkezinde cezbeli bir zikir eder ve ettirir,
- Sema yüzünün gözü,
- Allah'ın emrine temessül eden ve herbir hareketini O'nun meşietine tatbik eden bir çöl paşasıdır. ve Cenab-ı Hakk'ın emri ve bilgisi dairesinde hareket etmektedir.
***
Konuyla benzer haber ve makaleler:
'Her biri, birer yörüngede akar, durur" Merkür'ün Güneş'in önünden geçişi...
9 Mayıs Pazartesi günü Merkür kendisine belirlenen yörüge doğrultusunda Güneş'in önünden geçti.
Devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/bilim-teknoloji/her-biri-birer-yorungede-akar-durur-merkur-un-gunes-in-onunden-gecisi_396284
Risale-i Nur penceresiyle bir tefekkür yolculuğu: 'Big Bang Teorisi' ve 'Yaratılış'
Bediüzzaman Said Nursi'nin 'Kainata değişmem dediği' değerli talebeleri, merhum Zübeyir Gündüzalp'in ''Okumak okumak yine okumak. Okumaktan yorulunca ne okuduğunu okumak veya kitab-ı kebir-i kainat(büyük kainat kitabını) okumak.'' şeklindeki veciz ifadeleri, hakikate ulaştıracak okumaların, tefekkürlerin önem derecesine vurgu yapmaktadır.
Bu doğrultuda Kur'an-ı Hakim'in hakikatli bir tefsiri olan Risale-i Nur penceresiyle Kainat Kitabı'nın okumaya devam ediyoruz.
Ve Cenab-ı Hakk'ın Kur'an-ı Mu'ciz-ül Beyan'ında da vurguladığı ''De ki: “Yeryüzünde dolaşın da Allah’ın başlangıçta yaratmayı nasıl yaptığına bakın. Sonra Allah (aynı şekilde) sonraki yaratmayı da yapacaktır. (Kıyametten sonra her şeyi tekrar yaratacaktır) Şüphesiz Allah’ın gücü her şeye hakkıyla yeter.” (Ankebut Suresi,20) fermanı ve Peygamber Efendimizin -Aleyhissalatu Vesselam- “Bir saat tefekkür, bir sene ibadetten hayırlıdır” hadis-i şerifleri doğrultusunda Cenab-ı Hakkın kainattaki zerrlerden yıldızlara kadar olan azim tasarrufatını tefekkür ediyoruz.
Devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/bilim-teknoloji/risale-i-nur-penceresiyle-bir-tefekkur-yolculugu-big-bang-teorisi-ve-yaratilis_364403
Mimar Sinan’ın ustalık imzası Selimiye ve Risale-i Nur'da Mimar Sinan...
Risâle-i Nur'da Mimar Sinan ismi, yaratılıştaki harika sanat ve maharete bağlamında zikredilirken; mevcudatın yaratılışı Cenab-ı Hakk'a verilmeyip kendi kendilerine verildiği zaman, her bir taşın, zerrenin Mimar Sinan kadar bir maharete malik olmaları gerektiğine işaret edilmektedir. (Sözler, s. 510)
Devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/foto-galeri/mimar-sinan-in-ustalik-imzasi-selimiye-ve-risale-i-nur-da-mimar-sinan_392688
Kainat 'biz biriz ve bir elden çıkmışız' diyor: Levh-i Mahfuz ve İnsan Hafızası
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/kainat-biz-biriz-ve-bir-elden-cikmisiz-diyor-levh-i-mahfuz-ve-insan-hafizasi_364034
***
Okumak için tıklayınız:
Tefekkür penceresi: Ağaçlardaki sistem hayret uyandırdı...
Dikkat çeken araştırma: Arılarla ilgili yeni bir tefekkür penceresi
Moğolistan'ın dev 'kaya kaplumbağa'sı ve Bakara Suresi'nin mucizevi ayeti
Kainat Kitabı'nın 5000 yıldır okunan güzel bir sayfası...
Bir saat tefekkür...
''Acaba bu serseri yıldız arzımıza çarpmasın mı?''
Gökte bir kuyruklu yıldızı görse...
Bir iğne ustasız, bir harf katipsiz, bir robot da 'mühendis'siz olmaz...
***
Yaratılış kavramı nasıl anlaşılmalıdır? İki yaratılış kavramı: İbda ve inşâ
“İbda-ihtira-inşa ne demektir?”
İKİ İŞARET FİŞEĞİ
Bu kavramlar, hilkat mu’cizesinin iki işaret fişeğidir:
1- İhtira ve ibda’
2- İnşa, terkip ve san’at.
Bediüzzaman, müşahede ettiği hilkat sahifelerini bu iki tür kavramla güncelliyor, gündemimize getiriyor.
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/suleyman-kosmene/iki-yaratilis-kavrami-ibda-ve-insa_336748
***
NASA'yı değil, anlattıklarını dinleyiniz!
...Fakat çok az kimse -eserden sanatkara geçmek- prensibiyle, muhteşem bir yaratılış, hikmet ve iradeyle konumlandırılan ve birçok amaca hizmet etmesi amacıyla vazifelendirilen Güneş'in ve bulunduğu Güneş Sistemi'nin yaratılışındaki harikalara dikkat çekti.
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/nasa-yi-degil-anlattiklarini-dinleyiniz_366749
***
''Acaba bu serseri yıldız arzımıza çarpmasın mı?''
(...) Fakat, meşhur bir münevverül-akıl denilen kalbsiz bir fâsık feylesof ise, gökte bir kuyrukluyıldızı görse, yerde titrer, Acaba bu serseri yıldız arzımıza çarpmasın mı? der, evhâma düşer. (Bir vakit böyle bir yıldızdan koca Amerika titredi. Çokları gece vakti hanelerini terk ettiler.)
Risale-i Nur'dan Sözler isimli eserden ilgili bölümün devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/sozler/
Bu doğrultudaki her gelişmeyi Büyük İslam Alimi Bediüzzaman Said Nursi'nin Risale-i Nur'da dikkat çektiği hakikatler çerçevesinde değerlendirerek ''Kainat Kitabı'nda Tasarrufat-ı İlahiyi( Cenab-ı Allah'ın tasarrufları) müşahede (gözlemleyerek) ederek tefekkür edebiliriz. Hârika bir kudret-i Samedâniyeyi ( Allah'ın Kudreti), lezzetli bir hayret ile seyredebiliriz.''
Bediüzzaman'ın Risale-i Nur'da dikkat çektiği ''İmân hem nurdur, hem kuvvettir. Evet, hakiki imânı elde eden adam, kâinata meydan okuyabilir ve imânın kuvvetine göre, hâdisâtın tazyikâtından kurtulabilir..." ifadeleri ve ''...Evet, tam münevverü’l-kalb bir âbidi, küre-i arz bomba olup patlasa, ihtimâldir ki, onu korkutmaz. Belki hârika bir kudret-i Samedâniyeyi, lezzetli bir hayret ile seyredecek.'' sözleri çerçevesinde tefekkür vesilesi haline getirerek hakiki imanı elde etmeye çalışmalıyız ve 'Harika bir Kudret-i Samedaniyeyi' 'lezzetli bir hayret ile seyretmeliyiz.'
***
Okumak için tıklayınız:
Beyaz Rahmetin Sahibi, Köse Dağı'na Müzeyyin ismiyle tecelli etti...
Kış geldi, hoş geldi: Beyaz Rahmetin Sahibi, Müzeyyin ismiyle tecelli etti..
***
Konuyla ilgili içerikler:
TEFEKKÜR PENCERESİ...
Kar, yağmur, dolu; gelmiyor gönderiliyor, yağmıyor yağdırılıyor...
Kur'an-ı Hakim'in hakikatli ve nurlu bir tefsiri olan Risale-i Nur'da Cenab-ı Hakk'ın zerrelerden yıldızlara kadar tecelli eden ismlerini ve azim tasarrufatını tefekkür etmeye devam ediyoruz.
'İlimlerin esası, ilimlerin şâhı ve padişahı, imân ilmidir.' hakikati çerçevesinde Kainat Kitabı'nda gerçekleştirilen herşeye mana-i harfiyle bakarak eserden sanatkara yönelerek Cenab-ı Hakk'a ulaşıyor, nazarlarımızı Esma-ül Hüsna'sının tecellilerine çeviriyoruz...
Özetle diyebiliriz ki; Hissiz, şuursuz olan kar, yağmur, dolu, toprak, otlar, ağaçlar ve benzeri nice sebep bizlere şefkat edip, rızık yetiştirmek kabiliyeti olmadığından, su gelmiyor, gönderiliyor; toprak kendi kendine açılmıyor; Birisi o kapıyı açıyor, nimetleri ellerimize veriyor, meyveler, hububatı yetiştirmekten pek çok uzak olduğundan, onlar bir Hakîm-i Rahîmin perde arkasından uzattığı ipler ve şeritlerdir ki, nimetlerini onlara takmış, zîhayatlara uzatıyor.
Tefekkür haberinin devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/kar-yagmur-dolu-gelmiyor-gonderiliyor-yagmiyor-yagdiriliyor_410925
***
Okumak için tıklayınız:
Kış geldi, hoş geldi: Beyaz Rahmetin Sahibi, Müzeyyin ismiyle tecelli etti...
Munzur Dağı'nda mevsimin ilk tefekkür kareleri...
Bu âleme tefekkürle bakarsan saadet olur
Kış geldi, hoş geldi: Beyaz Rahmetin Sahibi, Müzeyyin ismiyle tecelli etti...
DHA