Doğal Hayatı Koruma Geliştirme Sağlık Eğitim ve Kültür Başkanı Mine Eren, 1997 yılında açılan ve Başkent’te bir ilk olan Gölbaşı’nda bulunan Hayvan Mezarlığı’nın Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından kapatıldığını söyledi.
Büyükşehir Belediyesi’nin hayvan mezarlığını kapatmasına tepki gösteren Eren, “Çok çeşitli şikayetler geliyor, ama nedenin tam bilemiyorum. Kendilerine sormak gerekir. Ama şu bir gerçek yerel yönetimler, sivil toplum örgütleriyle birlikte çalışmak zorundalar.” dedi.
1997 yılında Gölbaşı Belediyesi ile protokol imzalayarak hazine arazisi üzerinde sokak hayvanlarının korunmasına, kısırlaştırılmasına yönelik bir barınak kurduklarını hatırlatan Mine Eren, 17 yıldır faaliyet gösterdiklerini belirterek, “Bu arada evlerinde köpek bakan hayvanseverlerin evlerindeki hayvanlar öldüklerinde gömecekleri hiçbir yerin olmadıklarını gördük. Hayvanseverlere kendimize göre hizmet sunmaya çalıştık.” diye konuştu.
Barınakta hayvanlar için mezar açtıklarını açıklayan Doğal Hayatı Koruma Geliştirme Sağlık Eğitim ve Kültür Başkanı, mezarlığın bir kısmını da dışarıdaki hayvanseverler için ayırdıklarını kaydetti. Eren, hayvan mezarlığını neden açtıklarını ise şöyle anlattı: “Evlerinde köpek besleyenler, kedi besleyenler o hayvanları artık ailenin birer ferdi olarak gördükleri için herhangi bir yere defnetmeyip belirli yerlerin olmasını istediler, biz de buna hizmet vermeye çalıştık. Ama şu anda sanıyorum o hizmet o barınakta verilmiyor. Biz bir süredir uzaktayız. Hayvanların yaşam hakkı yok, sokaktaki hayvanlar bir şekilde öldürülüyor. Büyük fedakarlıklarla evlerinde bahçelerinde hayvan bakan hayvanseverler de zorlanarak hayvanlarından ellerinden alınarak sokaklara salınıyor. Ama sokaklarda da yaşam hakkı yok.”
MEZARLIKTA KÖPEK VE KEDİNİN YANINDA KUŞ, HAMSTER GİBİ HAYVANLARDA YER ALIYOR
Mezarlıkta sadece kedi ve köpeklerin bulunmadığını farklı hayvanların da olduğunu dile getiren Mine Eren, ev hayvanlarının da oraya gömüldüklerini açıkladı. Mezarlığa kuş, hamster gibi hayvanlarında gömüldüğünü kaydeden Doğal Hayatı Koruma Geliştirme Sağlık Eğitim ve Kültür Başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Evde hayvan besleyenler hayvanlarıyla çok büyük duygusal bağ içine girerler. O artık ailenin bir ferdidir. Gömüldüğü yer belli olsun isterler. Gerçekten özel günlerde gelip ziyaret ederlerdi bizim zamanımızda. Şimdi oraya kabul edilmediğini görüyoruz. Hem de ihtiyacı karşılayacak bir yer olmadığı için bize çok başvuru var. Bu konuda çok şikayet var. Bizde şuanda çaresiziz.”
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 1997 yılında açılan hayvan mezarlığını kapattığını öne süren Eren, kapatılma nedenini bilmediğini açıkladı. Mine Eren, “Kapatılma ile ilgili çok çeşitli şikayetler geliyor, ama nedenin tam bilemiyorum. Kendilerine sormak gerekir. Ama şu bir gerçek yerel yönetimler, sivil toplum örgütleriyle birlikte çalışmak zorundalar. Bu iş birliği olmazsa tek başına ne belediyelerin ne sivil örgütlerinin yaptıkları işler yarım kalır. Bu bir bütünlük arz eder. Hayvanla göz göze gelmeden, hayvanın sıkıntılarını anlamadan hayvan severim denmez. Bunu açıkça söylüyorum.” diye konuştu.
Mevcut yasanın özüne uygun hareket edilmediğini düşündüğünü kaydeden Doğal Hayatı Koruma Geliştirme Sağlık Eğitim ve Kültür Başkanı, şunları kaydetti: “Şuandaki uygulama hayvanları koruma yasası değil de hayvanlardan kurtulma yasası şeklinde uygulanıyor. Çok sayıda hayvanseverlere yardım edilmeli. Bu çok zor meşakkatli bir iştir. Onlara destek olunması gerekir. Hayvanseverlerle yetkililerin işbirliği halinde yürütmeleri gerektiğini düşünüyorum.”
MEZAR TAŞLARININ ÜZERİNDEKİ YAZILAR
Hayvan mezarlığında mezar taşlarında “Sevgili Maço’muz biz seni çok sevdik, Asena; 12 yıl boyunca acısıyla, tatlısıyla benimle her şeyi paylaşan güzel gözlü ceylanım huzur içinde yat kızım, Toprak Uğur yakışıklı oğlumuz seni kalbimize gömdük, rest in peace little Peewit, Pafim seni çok seviyoruz.” yazıları dikkat çekti.
VATANDAŞLARIN TEPKİSİ
Hayvan mezarlığının kapatılmasına vatandaşlarda tepki gösterdi. Hayvan mezarlığında 3 köpeği bulunduğunu kaydeden Fulya Demirel isimli vatandaş, "1998 yılından beri Gölbaşı barınağında gönüllü olarak çalışıyordum. Hayvan mezarlığında 3 köpeğim var. Gönüllü olarak çalışmaya gittiğimde mezarlarını da ziyaret ederdim. Fakat son 1 yıldır ne gönüllü olarak çalışmak için ne de mezar ziyaretine kabul edilmiyoruz. Zaten son gittiğimizde sürekli baktığımız hayvanların da olmadığını gördük ve bizi zorla dışarıya çıkarmaya çalıştılar. Bu yasaklamanın nedeninin hayvanların bulunduğu olumsuz koşullar olduğunu düşünüyorum." dedi.
Öğretmen Esra Şahan da "Köpeğim Aylin'i 23 Kasım 2014 pazar günü kaybettim öğleden sonra Gölbaşı Barınağına 10 kişi huzurunda defnettik. O gün itibariyle her hafta köpeğimin mezarını ziyaret ediyordum. Haziran 2015'de 'yerel hayvan gönüllüsü kursuna katılacaksınız yoksa barınağa giremezsiniz' dediler. Katıldık fakat yine almadılar. Köpeğimin mezarı var onu ziyaret edeceğim dediğim de 'Yetkililer onaylarsa ancak alabiliriz' diyorlar. Köpeğimin kemiklerini almak istediğim de 'Köpeğinizin kemiklerini almak için resmi belge getirin.' deniyor. En son ziyaret etmek istediğim de içeri almadılar. Köpeğimin mezarına birçok çiçek ekmiştim hepsi kurudu. Bunu nasıl telafi edecekler." diye konuştu.