Erzik, yaptığı açıklamalarda, 3 Temmuz 2011'de Türkiye'de ortaya çıkan şike iddialarıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"3 Temmuz süreci Türk futbolunu geriye götürdü. Bu süreç ile ilgili ısrarla konuşmak istemedim. Çünkü gerekli kurullar hem UEFA hem UEFA'dan sonra gidilebilecek yerler, Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi (CAS) ve İsviçre Federal Mahkemesi'nde değerlendirildi. Kuvvetler ayrımı olduğu ve saygı duyduğum için konuşmadım. Konuşmayacağım da."

Erzek, Fenerbahçe'nin CAS'a açtığı davayı kendisinin geri çektirmediğini de vurguladı.

"Türkiye-İsviçre maçı bizim yüz karamız"

Dünya Kupası'na katılabilmek için Türkiye'nin İsviçre ile oynadığı baraj maçında İstanbul'daki rövanşta çıkan olayları Türkiye için "yüz karası" olarak değerlendiren Erzek, şunları kaydetti:

"2005'teki İsviçre maçı Türkiye için bir yüz karasıdır. Olaylardan gece geç saatte haberim oldu. Özel uçakla İstanbul'a geldim. Levent Bıçakçı anlattı. İsviçre maçı Türkiye için çok kötü oldu. Çünkü fiziki olaylar bize hiç yakışmadı. Bir de havaalanında olan olaylar var. Bunları unutmak istiyorum. Çünkü Türkiye olayların altında kaldı. En çok kalan da ben oldum. Benle beraber yaşasın gitsin ama o tahkim kurulundan dönen karar kolay olmadı." 

Mevcut başkan Michel Platini'nin UEFA başkanlığı için tekrar aday olacağını dile getiren Erzik, kendisinin ise artık UEFA'da görev almayacağını ifade etti. Erzik, FIFA'daki görevinin ise 2 yıl daha devam edeceğini aktardı.

Türkiye Futbol Federasyonu'na aday olup olmayacağı sorulması üzerine Erzik, "Bir suda iki kere yıkanılmaz. Sağ olsun, o zamanki Başbakanımız şu anki Cumhurbaşkanımız son seçimde teklif etti, anlayışla karşıladı. Ben TFF'de görevimi tamamladım" cevabını verdi.