Destici, “Toplumsal haklar genişletilsin ama terör ve şiddet olmadan. Bu Türkiye’yi yönetenlere bir ders olmuştur. Ama milletimizin de bunu görmesi lazım. 7 Haziran’da küçük bir ders verdi. Ben inanıyorum ki 1 Kasım’da dersin büyüğü verilecek.” dedi.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, TÜRK-İŞ’e bağlı Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası’nın (GÜVENLİK-İŞ) 2. Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı.

1984’ten bugüne kadar 31 senenin geçtiğini hatırlatan Destici, bu süre içinde Türkiye’de bulunan terörün 31 kere bitirebileceğine dikkat çekti. Şimdiye kadar terör ile ciddi mücadele edilmediğini anlatan Destici, konuşmasına şöyle devam etti:

“Son geldiğimiz noktada 13 yıldır iktidarı elinde bulunduran AKP iktidarı istese 13 kere PKK’yı bitirebilirdi. Ama bitirme yerine muhatap almayı, pazarlık olarak tercih etti. Biz o dönemde de kendilerini uyardık. Hainlerle masaya oturulmaz, tek başına bunlarla masaya oturulmaz. Eğer niyetiniz gerçekten çözümse bölgedeki bütün siyasi partilerin temsilcilerine korucuların temsilcilerin devletin yanında bulunan aşiretlerin temsilcilerini alın ve muhataplık heyeti kurun.” 

PKK ile ilgili konuda hükümeti uyardıklarını ifade eden Destici, PKK’yı muhatap aldıklarında bütün bölge insanının onların kucağına düşeceklerini orada hakim güç haline gelecekleri telkininde bulunduğunu açıkladı. Kendilerinin dinlenilmediğini vurgulayan Destici, konuşmasına şöyle devam etti:

“Büyükşehir yasası gündeme geldiğinde siz niye yasaya karşı çıkıyorsunuz dediklerinde cevap olarak -zaten kendi içinde çelişiyor- birinin büyükşehir olması için ekonomik gelişmişlik düzeyi olmasına rağmen bu özelliklere bakmadan sadece nüfusa göre karar veriyorsunuz. Yerinden yönetim diyorsunuz 200 km. uzaklıktaki ilçeyi nasıl yönetmeyi planlıyorsunuz? Siz dediniz ki bu bölgeyi BDP’li belediye başkanları değil, PKK’nın atadığı komiserler yönetiyor. Söz, o dönemin başbakanına ait.”

Çıkarılan yasa ile PKK’nın atadığı komiserlerin yetkilerinin artırıldığını söyleyen Destici, “Şimdi siz bu yasa ile 'bu komiserlerin yetkilerini artırıyorsunuz, bölgenin hakimi yapıyorsunuz' dedim 'orada haklısınız' dedi. Orada haklıysak konuşmaya gerek var mı? Çözüm süreci, kim çözüm sürecine karşı olabilir? Gerçek bir çözüm olsa hangimiz gözümüzü kapatıp sırtımızı dönüp gidebiliriz.” ifadesinde bulundu.

PKK’nın sınır dışına çıkacağının söylendiğini belirten Destici, ancak çıkmadıklarını kaydetti. Silah bırakılacağının da söylendiğine dikkat çeken Destici, PKK’nın silahsızlanmak yerine daha da güçlendiğini kaydetti. 

‘PKK ÇÖZÜM SÜRECİNDE GÜÇLENİRKEN, SİZ TAŞKENT’TE KİRAZ MI TOPLUYORDUNUZ’

PKK’nın asla silah bırakmayacağını ifade eden Destici, konuşmasına şöyle devam etti: “Özerklik, sonra devletleşme fikrinden vazgeçmeyecek. Şimdi hangimiz haklı çıktı? Başbakan bu çözüm sürecinde güçlendiler diyor. Başbakan siz ne yapıyordunuz o zaman? Taşkent’te kiraz mı topluyordunuz? Millet yetkiyi size vermiş. Siz nasıl seyrettiniz? Özel mahkemeler kurarken, vergi daireleri kurarken, başbakan yardımcısı diyor ki karakolların önünden geçerken silahlı askerlere selam veriyordu. Askerler dokunamıyordu kimin talimatıyla? Bu vebal Türkiye’yi yönetenlere aittir. Bugün konuştuklarının arkasında sonuna kadar dururlar ve PKK ile gerçekte anlamda bir mücadele ortaya koyarlar. Teröre ve şiddete bulaşmayan her fikrin konuşulmasından yanayız. Biz bireysel engellerin önündeki tüm hakların kaldırılmasını istiyoruz. Toplumsal haklar genişletilsin ama terör ve şiddet olmadan. Bu Türkiye’yi yönetenlere bir ders olmuştur. Ama milletimizde bunu görmesi ve 7 Haziran’da küçük bir ders verdi. Ben inanıyorum ki 1 Kasım’da dersin büyüğü verilecek.”