DSP Serik İlçe Başkanı Yusuf Öztürk, basın özgürlüğü ve kişi hak hürriyeti bakımında ülkenin geldiği noktanın askeri darbe dönemlerinden daha kötü olduğunu söyledi.
Son 2 yıl içinde siyasi iktidar tarafından sözde 'paralelle mücadele' adı altında basın özgürlüğü ve kişi temel hak ve hürriyetlerinin bir bir yok edildiğini belirten Yusuf Öztürk, "Ülkemiz maalesef askeri darbe dönemlerinden daha kötü bir dönemi yaşıyor. Siyasi iktidar kendine muhalif olan basın kuruluşlarını devletin bütün imkanlarını kullanarak yok ediyor. Ekranlarını karartıyor, kendisine biat etmeyen gazetecileri de Silivri'ye tıkıyor. Umarım 2016'da ülkemiz kaybettiği demokratik değerler ve insani erdemlere yeniden kavuşur." dedi.
DSP Manavgat İlçe Başkanı Ahmet Çakmak da yaptığı açıklamada, ülkenin basın özgürlüğü noktasında geldiği durumun içler açısı olduğunu söyledi.
Türkiye'nin basın özgürlüğünde dünyada 153.'lük ile bir çok Afrika ülkesinden geri olduğunu açık bir şekilde gösterdiğini vurgulayan Çakmak, "Dün ileri demokrasi diyerek anayasa değişikliği referandumuna gidenler bugün antidemokratik uygulamaları ile Kenan Evren'in 1982 Anayasa'sına rahmet okutuyorlar. Dün 28 Şubat postmodern darbesi mağduriyeti ile iktidara tırmananlar bugün uygulamaları ile 28 Şubat da neymiş dedirtiyorlar. Tutsak gazetecilerin acilen bırakılmasını istiyoruz." açıklamasında bulundu.