TBMM Genel Kurulu, 31 Mart yerel seçimleri dolayısıyla verdiği 45 günlük aranın ardından Salı günü çalışmalarına başladı.
Mahallî seçimlerinin değerlendirildiği ilk gün, emekliler için verilen önerge, AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi.
Grup başkanvekillerinin konuşmaları sırasında AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in muhalefetin Meclis’in çalışmalarına ara vermesinden “Oh, ne güzel kapattık” diye mutluluk duyduğunu söylemesi üzerine karşılıklı tartışma yaşandı.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, AKP ve MHP çoğunluğunun Meclis’i kapatmaması için yeterli olduğunu söyleyip, “17 bin lira emekli maaşını getirin, sabaha kadar çalışalım” sözlerini Zengin’in başka yöne çekmeye çalışması dikkat çekiciydi. O sırada AKP sıralarında çok az milletvekilinin bulunmasına dikkat çeken Günaydın, “sıralar boş” sözlerine, Zengin, “Merak etmeyin onlar vazifesini yapacak” diyerek karşılık verdi.
“İktidarın çoğunluğu olmasına rağmen Meclis’in çalışmalara ara veren kim oluyor?” sorusu cevapsız kalırken, tartışmalar arasında büyük geçim sıkıntısı çeken emeklilerin durumu da konuşulamadan başka konulara geçildi.
***
Tasarruf kâğıt üzerinde
Emeklilerin büyük çoğunluğu 10 bin lira maaş alırken, seçim öncesi “müjde” verileceği söylenmesine rağmen, devletin kasasında para olmadığı ortaya çıkmış ve emekliler hayal kırıklığına uğramıştı.
Milletten tasarruf etmesi beklenirken kamuda bırakın tasarrufu israf ve şatafatın devam ettiği görülüyor. Bütçe giderlerine yönelik veriler, israf harcamaları arasında gösterilen kiralama işlemlerinin de tam gaz devam ettiğini ortaya koydu. Kamunun mart ayı kiralama giderlerinin 1 milyar 813 milyon 445 bin TL olduğu ortaya çıktı. Toplam kiralama giderleri içinde 970 milyon 799 bin TL’lik harcama ile personel servisi kiralama gideri büyük yer tuttu.
Resmî açıklamalara göre, bütçenin faize de gittiği görülüyor. Ocak-Mart 2023 döneminde 100 milyar TL olan faiz gideri, Ocak-Mart 2024 döneminde yüzde 150’lik artış ile 250 milyar TL’ye çıkmış.
Önce şatafat ve israftan yöneticeler vazgeçecek ki, vatandaşa “tasarruf edin” diyebilsin! Ama “itibardan tasarruf edilmez” diyen iktidarın bundan vazgeçmeye hiç niyeti yok. Olan dar gelirliye ve topyekûn millete oluyor.
***
Milletin şamarı kime?
Meclis çalışmaya başladığı gün partisinin grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Bugün şımaranların yarın milletten şamarı yemeleri mukadderdir” demiş. Mahallî seçimlerin sonuçları ortada. AKP ilk defa ikinci sıraya düştü, birçok belediye başkanlığını kaybetti. Peki, Bahçeli “şımaranlar” diye kimi kastetti. 22 yıldır iktidarda olanlar ve 14-28 Mayıs’taki sonuçlarından sonra AKP ve kendi partisi mi şımarmıştı da milletin şamarını yedi? Merak ediliyor…
***
Kim haklı?
Mahallî seçimlerin ardından yeni seçilen bazı belediye başkanları Tayyip Erdoğan’ın resimlerini makam odalarından kaldırmalarına iktidar kanadı itiraz edince, “Erdoğan sadece Cumhurbaşkanı değildir, aynı zamanda AKP Genel Başkanıdır. Makam odamızda kendi genel başkanımızın fotoğrafı yoksa Erdoğan’ın olmaması da son derece tabiidir” diyorlar.
Sizce kim haklı?
***
Sızlamadı mı?
Meclis Genel Kurulu’nda, “İsrail’le ticaretin devam ettiğini her iddia edişimizde bizi burada Allah’tan korkmaz ettiniz, kuldan utanmaz ettiniz… Bakanlık eliyle itiraf ettiğiniz hâli ispata çalışırken burada, bir vekil can verdi bu kürsüde. Hiç mi ya hiç mi vicdanınız sızlamadı?” diyen İYİ Parti Tekirdağ Milletvekilli Selcan Hamşıoğlu’na, AKP Bursa Milletvekili Mustafa Varank, “Niye sızlasın? Kader diye bir şey var kardeşim” derken, İstanbul Milletvekili Ümmügülşen Öztürk, “Biz mi öldürdük?” demiş.
Hamşıoğlu ise “Millete havale ediyorum” diyerek cevap vermiş. Ne dersiniz?