"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dedesine benzeyen torun; Hz. Hasan

12 Aralık 2012, Çarşamba
Siyer Araştırmaları Merkezi’nin başlattığı 82 İl 82 Sahabî projesinin 30. programı, “Dedesine Benzeyen Torun Hz. Hasan” başlığı altında Elazığ’da yapıldı.
 Ev sahipliliğini Diyanet-Sen Elazığ Şubesinin yaptığı programa Kur’ân-ı Kerîm tilâveti ile başlandı. Şube Başkanı Murat Ergen’in selâmlama konuşmasını yapmasının ardından, kürsüye Muhammed Emin Yıldırım Hoca, sözlerine Hz. Hasan adına kurulan bu meclise icabet eden katılımcılara selâm ve duâ ederek başladı. Yıldırım, Hz. Hasan’ın, Peygamberimiz (asm) katındaki değerinden bahsederek, onun cennet gençlerinin efendilerinden biri olduğunu, Peygamber soyunu temsil ettiğini, Resulullah’ın (asm) onu nasıl sevdiğini çeşitli hadislerle ve örneklerle anlattı. Hz. Hasan’ın ilk üç halife dönemindeki hayatını da anlatan Yıldırım, onun babası Hz. Ali (ra) döneminde daha aktif olarak öne çıktığını söyleyerek, babasının şahadetinden sonra beşinci halife olarak kendisine biat edildiğini, ancak sadece altı ay bu görevi icra ettikten sonra Şam valisi Hz. Muaviye b. Ebî Süfyan’a bir antlaşma üzere hilâfeti bıraktığını ve bunu sadece ve sadece vahdet adına yaptığının altını çizdi.
 
KAL DEYİNCE KALABİLMEK
Sahabenin en büyük ahlâkının teslimiyet olduğunu söyleyen Yıldırım şöyle konuştu: “Onların her biri bir teslimiyet kahramanı idiler. Efendimiz (asm) onlara yürü dedi, yürüdüler. Kal dedi kaldılar. Öl dedi öldüler. Yat dedi, yattılar. Ancak bunlardan en zor olanı kal deyince yerinde kalabilmekti. Sahabe bunda çok zorlandı. İşte Hz. Hasan kalması gereken yerde, düşmanların alay etmesine, dostların eleştirmesine, cahillerin kınamasına aldırmadan; ümmetin daha fazla kanı akmasın diye kendi hakkından feragat etmiştir.” Hz. Hasan’ın, hilafet hakkından vazgeçmesinin iki büyük nebevî haberin gerçekleşmesine sebep olduğunu söyleyen Yıldırım, o iki hadisin şunlar olduğunu söyledi: “Hiç şüphe yok ki, benim bu oğlum bir seyyittir. Umulur ki, Allah onun sayesinde iki büyük mü′min grubu birbirleriyle barıştıracaktır.” Diğeri ise şu idi: “Benden sonra hilâfet otuz yıl sürer, sonra krallık yani saltanat başlar/başka bir rivayette ceberrut, kan emici saltanat başlar!”

UTANMAK, ATEŞTEN DAHA HAYIRLIDIR!

Hz. Hasan’ın ümmetin vahdeti adına attığı o adımın çok önemli olduğuna dikkat çeken Yıldırım: “Ne yazık ki bugün Müslümanlar Hz. Hasan’ın attığı bu adımın önemini halen tam manası ile kavrayamamışlardır. Hz. Hasan’ın kendisini feda ederek, masanın başına oturması en az Hz. Hüseyin’in Kerbelâ’daki kıyamı kadar önemli bir meseledir. Aslında iki güzelin yaptığı birbirinden netice itibari ile farklı değildir. Biri canını ve kanını ümmetin dirilişinin kefareti olarak vermiş, diğeri ise hayatını ve ömrünü ümmetin dirilişine vesile olsun diye feda etmiştir. Yaşatmak için yaşamanın en güzel örnekleri olarak biri Kerbelâ’nın meydanın da kılıçlarla doğranarak bu ümmetin kefareti olmuştur, diğeri ümmetin cahillerinin dilleri ile kınanma pahasına, İslâm toplumunda daha fazla kan akmaması için bu ümmetin kefareti olmuştur” şeklinde konuştu. Yıldırım, ayrıca, Hz. Hasan’ın kendisini kınayanlara verdiği cevabı hatırlatarak, “El-Ar, Hayrün Mine’n-Nar/ Utanmak ateşten daha hayırlıdır!” dedi.

ŞEHİD OĞLU ŞEHİD

Hz. Hasan’In nasıl hanımı tarafından zehirlendiğini de anlatan Yıldırım, vefat ederken bile ümmetin selâmetini düşündüğünü ve kısa hayatında bu âleme çok önemli izler bırakarak gittiğini söyledi.

Okunma Sayısı: 2921
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı