Denge ve Denetleme Ağı (DDA) seçim sonuçlarını değerlendirdiği açıklamasında ortaya çıkan tablonun bir denge denetleme talebine işaret ettiğine dikkat çekti.
Denge ve Denetleme Ağı (DDA), “Yeni dönem, yerindenlik ilkesi üzerine kurulu bir yerel yönetimler reformu başta olmak üzere, siyasî ve ekonomik reformlar için iyi değerlendirilmeli” açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:
Türkiye 31 Mart yerel seçimlerini geride bıraktı. Vatandaşlar olarak, yüzde 84,6 gibi yüksek bir katılım oranıyla yerel demokrasiye sahip çıktık, irademizi sandığa yansıttık. Anayasanın öngördüğü özgür ve adil bir seçim için gerekli iklimden bahsetmenin güç olduğu zor ve çekişmeli bir seçim sürecinin sonunda, 30 büyükşehir belediyesi, 51 il belediyesi, 922 ilçe, 32 bin 105 mahalle ve 18 bin 306 köyde yeni mahalli idareler belirlendi.
Öncelikle, bütün siyasileri ve vatandaşları, sandıktan çıkan sonuca saygı duymaya; kutuplaşmadan uzak, ayrıştırıcı değil, birleştirici bir dil kullanmaya davet ediyoruz. Sonuçları, güçlü bir denge denetleme talebi, siyasî ve ekonomik reform ihtiyacının beyanı olarak yorumluyoruz. En yakın seçim tarihi dört yıldan fazla bir süreyi işaret ederken, bu dönemi, uzun zamandır ertelenen reform gündemine geri dönmek için fırsat olarak görmemiz gerektiğine inanıyoruz.
YEREL YÖNETİMLER GÜÇLENDİRİLMELİ
Ülke olarak en acil reform başlıklarımızdan biri de yerel yönetimler. Türkiye’nin son yıllarda içinde bulunduğu merkezileşme eğiliminin tersine çevrilmesi, yerel yönetimlerin olgun demokrasilerde olduğu gibi güçlendirilmesi için, seçim sonrası dönemi bir olanak olarak görüyor, sesleniyoruz:
Seçilenler kendilerini kanıtlamalı, verdikleri sözlerde durmalı, katılımcı, şeffaf, hesap verebilir ve vatandaş odaklı bir yerel yönetim anlayışını hayata geçirmeli.
Merkezi idare ve TBMM, yerel iradeyi tanımalı ve teşvik etmeli; yerinden yönetim ilkelerine uygun, çağdaş, katılımcı bir yerel yönetim rejimi için reform süreci başlatılmalı. Bu seçimde birçok il ve ilçede, belediye başkanlığı ile yerel meclisleri farklı siyasi çoğunluklar kazandı. Bu durumu, demokrasi ve bir arada yaşam için fırsat olarak görmeliyiz.
Medya, özellikle de kamu yayıncılığı için tarafsızlık, çok seslilik, tüm adaylara eşit fırsat tanıma ilkelerinin önemi bir kez daha ortaya çıktı.
Vatandaşlar için ise önümüzdeki dönem, demokrasinin seçimler kadar yönetime katılım da olduğunu tecrübe etme zamanı. 269 örgütün gücünü birleştiren, Türkiye’nin en çoğulcu ve geniş sivil toplum platformu olarak, reform sürecine katkı sunmak için önerilerimizi dile getirmeye devam edecek, verilen sözlerin takipçisi olacağız.
İstanbul - Yeni Asya